Beyaz Kitap’ta 2030 uyarısı
Geçen yüzyılın sonlarında iki kutuplu dünyadan tek kutuplu dünyaya geçiş yaptığımız günlerde hayatımıza giren en önemli iki kelime perestroyka ve glasnost oldu. Özellikle ekonomik sorunlara son vermek amacıyla başlatılan ‘açıklık’ anlamına gelen glasnost ve siyasi ve ekonomi sistemini ‘yeniden yapılandırma’ anlamına gelen perestroyka kelimelerinin yanı sıra bir de küreselleşme (globalization) kelimesi hayatlarımızın odak noktasına oturdu.
Küreselleşme sözcüğü, sadece ekonomik bir kavram olarak değil aynı zamanda günümüzde uluslararası sistemi tanımlamak için de kullanılır hale geldi. Küreselleşmeyle birlikte dünya bir köy halini aldı. Yeni köyün elbette yeni sorunları da ortaya çıktı böylece.
Yeni bir dünya kurulduğunu hatırlatan Avrupa Birliği (AB), İkinci Dünya Savaşı sonrası dünyanın görülmemiş bir şekilde değişime sahne olduğunu hatırladı. Hemen harekete geçmenin önemini hatırlatan AB Komisyonu Dış ilişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas “Uluslararası düzen 1945’ten bu yana görülmemiş bir boyutta değişime sahne oluyor. Avrupa'nın güvenliği bakımından dönüm noktasındayız” açıklaması ile Avrupa’nın öz savunmasını kurması gerektiğini söylüyor.
Yeni savunma planı
AB Komisyonu Savunmadan Sorumlu Komiseri Andrius Kubilius ise “Stratejik özerklik ve küresel bir aktör olmanın gerekliliği olarak Avrupa kendi savunması için sorumluluk üstlenmek zorunda. 450 milyon AB vatandaşı olarak, 38 milyon Ukraynalıyı yenemeyen 140 milyon Rus’a karşı kendimizi savunmak için 340 milyon Amerikalıya muhtaç olmamalıyız” açıklaması yaptı.
AB, 2030 yılına kadar askeri ve savunma yetkinliklerini güçlendirmek, dış tehditlere karşı caydırıcılığını pekiştirmek için yeni bir yol haritası olan 23 sayfalık yeni savunma planına ‘Beyaz Kitap’ adını verdi.
Avrupa’nın güvenlik mimarisini yeniden inşa etme hedefiyle kaleme alınan, savunmanın yol haritası Beyaz Kitap, 800 milyar euroluk silah alımı ve ortak savunma projeleriyle ABD'ye olan bağımlılığı azaltmayı ve Rusya tehdidine karşı kıtanın güvenliğini garanti altına almayı hedefliyor.
‘Tam ölçekli savaş’
AB’nin Beyaz Kitabı’nda “Avrupa için yeniden silahlanma zamanı gelmiştir” denilerek, yeni bir dünya düzeninin inşa edildiği bir süreçten geçildiği ve caydırıcılık güçlendirilmediği takdirde 2030 yılında ‘tam ölçekli savaş yaşanabileceği’ uyarısına yer veriliyor.
Avrupa’nın kendi savunmasını güçlendirmek için harcamaların devasa boyutta artırılması, savunma sanayisinin güçlendirilmesi ve bu yolla Avrupa’nın savunmasının yeniden şekillendirilmesi gerektiği vurgulanan Beyaz Kitap’ta, “AB’nin, Rusya ile büyük çaplı bir savaş olasılığına acilen hazırlanması gerektiği, Ukrayna’daki hedeflerine ulaşması halinde Rusya’nın saldırılarını daha geniş bir coğrafyaya yaymak isteyebileceği” belirtiliyor.
Beyaz Kitap’ta ayrıca, Rusya kaynaklı tehditlere karşı ‘en kötü senaryoya’ hazırlık yapılması, silah ve mühimmat üretiminin hızlandırılması ve cephane stoklarının artırılması isteniyor.
Türkiye’ye ‘Kıbrıs’ hatırlatması
AB’nin savunma için yol haritası olan Beyaz Kitap’ta Türkiye’ye, ‘Ortaklıklar yoluyla güçlendirilmiş güvenlik’ başlıklı bölümde yer verildi.
NATO, ABD, İngiltere, Norveç ve Kanada ile iş birliği seçeneklerinden sonra Türkiye için “Türkiye, AB’ye aday ülke ve Ortak Güvenlik ve Savunma Politikası alanında eski bir ortak. AB, Nisan 2024 tarihli Avrupa Konseyi kararları doğrultusunda, Türkiye’nin eşit taahhüdüne dayalı olarak, tüm ortak çıkar alanlarında, her iki tarafa yarar sağlayan bir ortaklık geliştirmek için yapıcı bir şekilde angaje olmaya devam edecektir” deniliyor.
AB, Nisan 2024 kararlarında Türkiye’ye “AB, Kıbrıs çözüm sürecinin tekrar başlatılmasına ve ilerleme kaydedilmesine kayda değer bir önem veriyor. Bu AB ile Türkiye işbirliğine de önemli katkı sağlayabilir” hatırlatması yapmıştı.
Küresel dünyada yüzyıl sonra ülke sınırları yeniden çizilirken, Türkiye’nin tavrı, konumu ve yol haritası merak konusu. Ortadoğu’da Filistin, Irak ve Suriye’nin sınırları çizilirken Türkiye’nin tavrı büyük bir muamma. Avrupa’nın Beyaz Kitabı’nda da ‘Türkiye bilinmezliği’ devam ediyor…