Belediyelerin şarj işine el atması şart
Son dönemde otomotiv sektöründeki tempo gerçekten çok yoğun. Birbiri ardına tanıtılan modeller, lansmanlar, elektrikliler, şarj edilebilir hibritler. Durmak yok.
Sayılar artmaya devam ediyor. Fakat şarj noktaları konusunda bence belediyelerin de elini taşın altına sokması lazım. Avrupa’da pek çok yerde sokaklarda noktaları var.
Bu işin zaten olması gereken kısmı. Yani illa bir şarj noktasına gitmenize gerek yok, sokaklarda park noktalarında tıpkı duvar tipi gibi şarjlar da var. Bu arada ben de kendi evime ABB’den bir şarj ünitesi taktırdım.
Elektrikli otomobil kullananların çok iyi bildiği yenilerin de öğrendiği detay şu, elektrikli aracınız varsa hızlı şarj sadece uzun yol ya da acil durumlar için, kalanlar AC ya da ev tipi uzun süreli şarjlarla şarj edilmeli ki ekonominin bir anlamı olsun. Yani belediyeler bu işe eğilmeli, şarj noktalarını artırmalı gelecek zaten geldi. Bu haftanın ikinci konusu da otomobil bulunurluğu, krediler böyle sıkılaşmaya devam ederse otomobil almak hayalden de öteye gidecek.
İhtiyacı olanlar zaten otomobile ulaşamıyor, vergiler yüksek, alt vergi dilimi diye bir şey kalmadı, ihtiyaç sahipleri böyle giderse otomobil alamayacak, rakamlar düşecek bu da sektör açısından ciddi sıkıntılar doğurabilir. Milyonları besleyen otomotiv sektörünü yıllardır vergi deposu olarak görmek yetmediği gibi önüne ciddi engeller çıkarmak pek akıllıca değil. Vergi alacağız diye yükselen bir sektörün önüne taş koymamak gerek.