Bayramın huzuru, dünyaya, toplumumuza ve siyasete uğrasın...

Bugün bayram arifesinde hoş ve huzurlu bir ortam beklerken, aklıma İtalya’nın ve Malta’nın uluslararası hukuka aykırı olarak limanlaronı kapattığı sığınmacıları taşıyan gemi olayı geldi. Neyseki insanlığın unutulduğunu gösteren bu olay karşısında yeni İspanyol Hükümatinin sığınmacıları daveti insanlığın hatırlatılması umudu oldu. Bayrama bu umutla girerken siz okurlarımın bayramını kutlar, huzur içinde geçmesini dilerim.

İnsan yaşamının farklı dönemlerinde bayramdan farklı beklentiler içinde oluyor. Çocukken bayramdan beklentim, yeni takım elbise, kırmızı potin, iyi bir harçlık ve şeker olurdu. Büyüdükçe buna huzur içinde istirahat edecek tatil günleri eklendi.

Bugün bayram arifesinde beklentim ne diye düşündüğümde, ilk aklıma gelen toplumda huzur, siyasiler arasında seçim öncesi empati, dünyada barış ve unutulan insanlık değerlerinin yeniden hakim olması oluyor. Şu anda bu bayram öncesi en büyük isteğim her gün yeni bir olayla örselendiğine inandığım insanlık duygusunun toplumda yeniden hatırlanabilmesi.

İnsanlık duygusunun körelmesinin son örneğini İtalya’nın yeni aşırı sağ hükümetinin İçişleri Bakanı Matteo Salvani’nin uluslararası hukuk kurallarını çiğneyerek Afrikalı mültecileri taşıyan Acquarius gemisine “limanları kapatıyoruz” twiti ile engel olup, Malta’ya göndermeye çalışması ve Malta’nın da kabul etmemesi olayında yaşadık.

Libya’dan yola çıkmış gemide, aralarında yanlarında ebeveyni olmayan 123 çocuk ve 7 hamile kadının yer aldığı 629 Afrikalı sığınmacı bulunuyordu.

Bu ret olayı ile deniz ortasında gemide ne yapacaklarını şaşıranların imdadına İspanya’nın 17 bakanından 11'i kadın olan ve yeni güvenoyu alan azınlık Sosyalest İşçi Partisi hükümetinin lideri Petro Sanchez yetişti. Geminin kendi ülkesinde Valancia limanına gelebileceğini ve İspanya’ya sığınabileceklerini açıkladı.

Bunun üzerine fırtınalı geçmesi beklenen dört günlük yolculuk, Acquaritus’a iki İtalyan gemisinin refakatiyle başladı. Fransa da İspanyol hükümetinin kararını destekleyerek, ihtiyaç halinde Korsika Adası'na uğrayabileceklerini açıkladı.

Yaşanan bu insanlık dramı, İkinci Dünya savaşı sonrası 1948 yılında Birleşmiş Milletler'de kabul edilen Mültecilerin Hukukuna Dair Sözleşme'nin yetersiz kaldığını ve bazı ülkelerce uygulanmadığını gösteriyor. İtalya ve Malta’nın sığınmacıları geri çevirmeleri bunun son örneği oldu.

İşte bütün bu yaşananlar nedeniyle, bu bayram döneminde en büyük isteğim, yurtta ve dünyada unutulan insanlığın, hoşgörünün ve dayanışmanın yeniden yeşermesi.

Bütün dost okurlarımın yarın idrak edeceğimiz bayramlarını kutlar, sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.