Bayrak meselesi memleket meselesi
Tarih 3 Mart 2017 – Yurt dışında bulunan veya yabancı bayrak çekilmiş olan gerçek ve tüzel kişilere ait yat, kotra, tekne, yolcu ve gezinti gemilerinin kayıt veya tescili amacıyla serbest dolaşıma girişimi sağlandı. İlk olarak Çeşme'de bağlı bulunan 790 yabancı bayraklı tekneden 609'u Türk Bayrağı'na geçiş yaptı.
Çeşme'deki marina ve barınaklarda bağlı olan yabancı bayrağa sahip tekneler, Türk Bayrağı'na geçiş için sağlanan avantajlardan faydalandı. Bu tebliğ ile, öncelikle ikinci el teknelere Türk Bayrağı'na geçiş imkânı tanındı. Yüzde 30 olan ithalat vergisi, yüzde 1'e düşürüldü. Yabancı bayraklı teknelere uygulanan marina bağlama zorunluluğu kalktı ve yasaklı bölgeler dışında istenilen yere demir atabilme imkanı tanındı.
Yabancı bayraklı teknelerde uygulanan beş yılda bir yurtdışı giriş-çıkış yapma zorunluluğu kalktı. Türk bayrağına geçecek olan teknelere uygulanan harçlar oldukça makul seviyelere çekildi. Türk bayrakları denizlerimizde ve dünya denizlerinde daha çok dalgalanmaya başladı.
Tarih 5 Mart 2019 – Türk bayrağına geçecek yat, kotra ve teknelerde KDV oranı %1’e indi.
Türk bayrağına geçecek yat kotra ve teknelerde katma değer vergisi (KDV) oranını yüzde 1'e indiren ve özel tüketim vergisini (ÖTV) sıfırlayan düzenleme etkisini gösterdi. Türk sahipli olmasına karşın yabancı bayraklı faaliyet gösteren 6 bin 208 tekne, düzenlemenin ardından "Türk bayrağı"na geçti. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının 2018 Yılı Faaliyet Raporu'na göre son 16 yılda denizciliğe yönelik önemli adımlar atıldı.
Sektöre ÖTV'siz yakıt desteği verilirken, deniz taşımacılığına yönelik destekler ve üreticiye sağlanan kolaylıklar da Türk denizciliğinin gelişmesine önemli bir katkı sağlamış oldu. Bu dönemde Türk deniz ticaret filosu, dünya deniz ticareti filosundan yüzde 110 daha hızlı büyüdü. Denizcilik sektörünün büyümesine yönelik çalışmaların yanı sıra, Türkiye karasularında ve marinalarında Türk sahipli olup yabancı bayrakla dolaşan teknelerin Türk bayrağına geçişini sağlayacak düzenleme de bu dönemde yapıldı.
Türk bayrağını cazip kılacak son adımla gümrük vergileri düzenlenmesine ek olarak olması gereken yapıldı ve KDV oranı yüzde 1'e indirildi. ÖTV, damga vergisi, ithalat vergisi benzeri bütün vergi, resim ve harçlardan muaf tutuldu ve süre kısıtlaması koymaksızın yabancı bayrak taşıyan teknelerin Türk sahiplerine, Türk bayrağına geçiş için fırsat tanınmış oldu. O dönemde 6 bin 208 teknenin Türk bayrağı takması birçok kesim tarafından bir milli mesele olarak yorumlandı.
Tarih 29 Mart 2022 – Daha önce %1’e inen Türk bayrağına geçecek yat, kotra ve teknelerde KDV oranı yeniden %18’e çıkartıldı.
29 Mart 2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 5359 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile KDV oranlarında değişikliklere gidildi. Daha önce %1 KDV oranına tabi olan yat, kotra, tekne ve gezinti gemileri tesliminde KDV oranı%18 olarak uygulanmaya başladı. Bayrak meselesi yerine konu vergi meselesi olarak yorumlandı, Türk bayrağına geçecek yat, kotra ve tekne sayıları yeniden düşüşe geçti.
Tarih 2 Ocak 2024 – Yurtdışında bulunan veya yabancı bayrak çeken teknelerin Türk bayrağına geçişi uygulaması tümüyle kaldırıldı.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, gerçek ve tüzel kişilere ait yat, kotra, tekne, yolcu ve gezinti gemilerinin kayıt veya tescili amacıyla serbest dolaşıma girişinin sağlanması amacıyla 3 Mart 2017'de yayımlanan tebliğle gerekli düzenlemelerin yapıldığını anımsattı.
Türk bayrağına geçiş talebinde bulunacak tekneler için 27 Ocak 2017'den önce iktisap edilme şartı getirildiğini belirten Uraloğlu, "Liman başkanlıklarına, bugüne kadar şartı sağlayan ve Türk bayrağına geçmesi beklenen tekne sayısının çok üzerinde sayıda başvuru yapıldı ve bu teknelerin Türk bayrağına geçiş işlemleri tamamlandı." ifadesini kullandı.
Bakan artık herhangi yeni bir başvurunun kabul edilmeyeceğini, yalnızca ikinci el gemi ve su araçları ile teknelerin yabancı bayraktan Türk bayrağına geçişlere izin alınmak suretiyle müsaade tanınabileceğini dile getirdi. Yani işin özeti, olumlu seyreden bir uygulama önce arttırılan KDV oranı ile kısıtlandı, ardından tümüyle kaldırıldı. Yorumlarımı araya serpiştirdiğim için, meselenin yalnızca bir vergi konusu olarak görülmesinin eksik ve yanlış bir bakış açısı olduğuna dair görüşümü anlamışsınızdır.
Yıllarca kıyılarımızda Türk bayraklı yerine Amerikan bayraklı tekneleri görmemizin, denizlerde seyir halinde Türk bayrağını dalgalandıramamamızın kök nedeni belli iken, bu kararın, yani geçişin tümüyle kaldırılmasının anlamını ve gerekçesini kavrayabilmiş değilim. Vergi artırımlarında ilk akla gelen kalemlerden birisi olarak görülmesini ne denli hatalı buluyor isem, geçişin tümüyle kaldırılmasını da aynı şekilde değerlendiriyorum. Konunun Türk bayrağının denizlerimizde dalgalanması olarak algılanması ile ancak bu karardan geri dönüleceğine inanıyorum.
Tabi bu yorumları yaparken, elbette asıl arzumuzun bu tür deniz taşıtlarının ülkemizde daha fazla üretilip, mümkün olsa ithal edilmesine hiç ihtiyaç duyulmaması, üreticilerin de kalite ve donanımlarını yabancı rakipleriyle rekabet edebilecek seviyeye çıkartmaları ve çok daha fazla ihraç eder hale gelebilmemiz. Ana hedefimizin bu olması tartışılmaz. Böylesi güncel bir gelişme olunca, farklı bir konuya gitmedi elim. Çünkü başta da söylediğim gibi bu bir bayrak meselesi. Ve tabi ki bayrak meselesi de memleket meselesi.