Bay BRIC'e göre, 2013 Hindistan ve Brezilya'nın değil, Çin
BRIC kavramını bulan O’Neill, Meksika, Endonezya, Güney Kore ve Türkiye’yi temsil eden “MIST” için, “Bu ülkelerin BRIC’ten daha iyi olması için bir neden yok” diyor.
Bugün bir çok yatırımcı 2013 yılına yönelik endişeleri arasına, yavaşlama sürecindeki Çin ekonomisini dahil ediyorlar. BRIC kavramının yaratıcısı Jim O'Neill ise bu konuda istisna oluşturuyor.
Goldman Sachs Portföy Yönetimi Başkanı O'Neill, 2001 yılında Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin'den oluşan yükselen ekonomileri tanımlamak amacıyla ilk kez BRIC kavramını kullanmıştı.
O'Neill, o tarihten tam 12 yıl sonra bugün hala Çin ekonomisine inanmaya devam ediyor ve önümüzdeki on sene boyunca piyasalara Çin ekonomisinin hakim olacağını söylüyor.
BRIC ülkelerindeki büyümenin yavaşladığını dile getirenleri ise kinayeli bir şekilde eleştiren O'Neill; "Mantıklı bir insan, Çin'in hala yüzde 10 büyümeye devam etmesini nasıl bekleyebilir?" sorusunu yöneltiyor.
O'Neill, Çin'in tersine, Brezilya ve Hindistan konusunda endişeli. Bu endişe, Hindistan'ın yeterince yabancı yatırımcı çekememesinden; Brezilya'nın ise yeterince rekabetçi olamamasından kaynaklanıyor. Brezilya'nın aşırı değerli olan dövizi de bir diğer endişe unsuru.
Küresel ekonomiye yönelik beklentilerinde olumlu bir tablo çizen O'Neill, imalattan tüketime geçiş sürecinde yumuşak bir iniş öngörüyor.
Borsada en fazla Çin'in kazanacağına inanan O'Neill, Meksika, Endonezya, Güney Kore ve Türkiye'yi temsil eden MIST ülkeleri konusunda ise, "MIST günümüzün en moda hikayesi, ama bu ülkelerin BRIC'ten daha iyi olması için bir neden yok" diyor.
O'Neill'in Fortune dergisinde yer alan söyleşisinden bazı satır başlarına bakalım:
Çin, beklediğimden daha iyi
"Çin ekonomisinin 2010-2011 yıllarında yavaşlamasının nedeni, kısa bir süre boyunca hedeflerin çok üzerinde seyreden enflasyon endişesi ve konut fiyatlarındaki büyük artış oldu. Ekonomiyi isteyerek yavaşlattılar. Çin, şehirleşme sürecinin henüz yarısına ulaşmış durumda. Öte yandan insanların 'Çin yaşlanıyor; önemli bir nüfus sorunu ile karşı karşıya' yönündeki yorumlarına, 'Son on senedir neredeydiniz?' diye cevap vermek istiyorum. Bu, Çin'i yakından takip edenler ve Çinli politika yapıcılar tarafından uzun süredir bilinen bir gerçek. Bu yüzden dolayı daha kaliteli bir büyüme sürecine odaklandılar; şehirleşen nüfus oranını artırmak yerine, verimliliklerini artırmayı hedeflediler. Brezilya ve Hindistan ekonomileri endişe edici unsurlara sahip; ama Çin beklentimin üzerinde bir tablo sergiliyor."
Hindistan ve Brezilya endişe verici
"Hindistan, hiçbirşey yapmadan yüzde 8 büyüyebileceğine inanıyor. Çin'den farklı olarak, Hindistan'da politika değişimi gerçekten çok zor. Ülkede verimliliğin artması için çok daha fazla yabancı yatırıma ihtiyaç var. Brezilya'nın ise en büyük sorunu aşırı değerli bir dövize sahip olması. Bu soruna ek olarak, ülke ekonomisi de yeterince rekabetçi değil. Emtia dışında kalan sanayileri güçlendirmediği sürece, Brezilya'nın zor zamanlar yaşaması kaçınılmaz. Bu arada dövizi aşağı çekmek için bazı adımlar atmaya başladıklarını söyleyebilirim. Bunlar riskli olsa da, önemli adımlar."
MIST'in BRIC'ten daha iyi olması için neden yok
"MIST, günümüzün en moda hikayesi, ama bu ülkelerin BRIC'ten daha iyi olması için bir neden yok. Büyüyen ekonomilerden bahsederken, BRIC'in yanı sıra, bu dört ülkeyi de gündeme getirdik. Bu kısaltmanın oluşturulmasının nedeni de bu. Meksika, Endonezya, Güney Kore ve Türkiye ilginç ülkeler ve mutlaka başarılı olacaklar. Çin'den daha hızlı büyüyecekleri kısa dönemler olabilir; fakat yine de bunun çok olası olmadığını düşünüyorum. Güney Kore'nin nüfusu Çin'den daha yaşlı. Meksika, Endonezya ve Türkiye çok genç nüfusa sahip ülkeler, ama onların da farklı sorunları var."
Çin'in dönüşüm süreci Meksika'ya yarayacak
"Çin, ihracat ekonomisinden tüketim ekonomisine dönüşecek. Bu sürecin en büyük kazananı Meksika olacak, çünkü Çin 15 sene öncesinde olduğu gibi, artık düşük katma değerli ürünlerde rekabet edemez. Meksika bu süreçte oldukça zorlanmıştı. Çin'in tüketim ekonomisine dönüşmesinin diğer kazananları ise İtalyan lüks sektörü ve Almanya olacak. Çinli tüketici son on yılın en büyük yatırım hikayesini oluşturuyor. Bu süreçten ABD de yarar sağlayabilir. Örneğin Apple'ın satışlarının yüzde 20'si Çin'de gerçekleşiyor. ABD, güç merkezi olmaya devam edecekse, bunu Çin sayesinde yapacak."
Yazara Ait Diğer Yazılar
Tüm Yazılar