Bartın'da ne yapmalıyız?
YÖNETİM VE PERFORMANSIMIZ / Rüştü Bozkurt Tam bir yıl öncesinde Bartın'a giderken, ülkemiz gelişme coğrafyasında ters tarafa düşmüş bu şirin Karadeniz kentinde ne konuşmam gerektiğini uzun uzun düşünmüştüm. Geçtiğimiz cuma günü yola koyulduğumuzda, aynı endişelerin zihnimi sarıp sarmalamasına izin vermedim. BARGİAD'ın gazetemiz DÜNYA ile ortaklaşa düzenlediği toplantıda neleri söylemem gerektiğini biliyordum. Bir de ne istediğini, ne yaptığını, bugün ve yarın için ne yapmaları gerektiğini bilen BARGİAD üyesi genç arkadaşların varlığına tanıktım. Önce söylediklerimi özetlemeliyim: Küresel ekonominin yarattığı fırsat eşitliğini, fiyat ve kalite homojenliğini, erişebilirlik olanaklarını, sürdürülebilir büyüme ile fiyat istikrarı adasındaki ilişkileri, kâr marjlarındaki daralma eğilimini, yeniliğe dayalı verimlilik artışlarını, esnekliğe dayalı yeni rekabet gücü yaratma koşullarını, jenerik emekle kendi kendini programlayan emek arasındaki farklılığı, işyerlerinde yönetim anlayışında, ölçekte ve teknik donanımda değişme ihtiyacını anımsattım. Dünya genelindeki eğilimlerin yarattığı fırsat ve tehlikeleri gözlemenin; kendi olanak ve kısıtlarımızla eğilimler arasında denge kurma sorumluluğunun altını çizdim. Hızlı gelişmeler karşısında hangi tepki stratejilerinin insan ve sermaye kaynaklarını en etkin biçimde kullanmamıza imkan vereceği üzerinde durdum. Ve "proje-odaklı çalışma aşamasına" geçmedikçe, yapılan toplantıların verimli olamayacağına değindim. Projeler üretmeliyiz Bartın'a katkısı olabileceğini düşündüğümüz projelerden söz ettim. Bantın'da ariziler ülkemizdekinden daha da küçük parçalara ayrılmıştır. Bu nedenle, tarımsal potansiyeli gerektiği gibi değerlendirmenin imkanı yoktur. Toprakları birleştiremiyorsak, hizmetleri birleştirelim: "İster sat, ister kiraya ver ister ortak ol" formülünü kullanarak, rekabet edebilir ürün yetiştirmeye elverişli toprak büyüklükleri yaratalım. Bartin limanı Belediye'nin mülkiyetinde. Eğer seçilmiş ve atanmışların yönettiği bir alyapı hizmet kalitesi ve maliyetinde yeterli olamıyorsa; hep birlikte bir araya gelerek, bu limanın işletilmesini daha verimli kılacak yol ve yöntem arayalım. Bartın Limanı'nın yılda 5 milyon ton yük elleçleyecek kapasiteye ulaşması için, yanaşma iskeleleri, liman destek hizmetleri, arka plan oluşturulması, askeri salanın sivil kullanıma devri gibi bir dizi konuyu bir bütün içinde fayda ve maliyetlerini hesap eden bir projeye dönüştürelim. Neleri yapabileceğimizi, neleri yapamayacağımızı ak kağıt üzerinde kara lekeler şeklinde belgeleyelim. Bartin Limanı ile demiryolu bağlantısının bir fizibilitesini yapalım; böyle bir yatırımın ne kadar para gerektirdiğini, bu paranın yatırılmasının fizibil olup olmadığını kimsenin itiraz edemeyeceği bir açıklıkla ortaya koyalım. Bartın Çayı üzerinde yat imalatının geliştirilmesi ve yat limanının yapımının talebini iyi analiz edelim; söz konusu yatırımlar için gerekli kaynağı nereden ve nasıl bulacağımızı netleştirelim. OSB'nin bugünkü yapısını uzun vadeli bir plan içinde ele alalım; dışarıdan yatırımcı çekebilecek gerçek anlamda bir OSB hizmeti sunan altyapıyı oluşturalım; yeni gelişme alanlarını eksiksiz hale getirerek, ihtiyaç olanlara sunalım. OSB'yi daha ileriye götürelim Bartın'da küçük baş hayvan yetiştirme projesi geliştirelim; köylülerle ortaklaşa yonca üretimi ve peletleme tesisi kurmanın imkanlarını araştıralım. Defne yaprağı işlemede başarılı şekilde yürütülen güçbirliğini daha bir dizi alana taşıyalım. Organize büyük baş hayvancılyık için ülkemizdeki iyi örneklerden yararanarak, Bartın'ın olanak ve kısıtlarını dikkate alan çözümleri üretelim. Kapama kiraz bahçelerindeki atılımı ileri boyutlara taşıyalım, kapama ceviz tarlaları oluşturmanın projelerini geliştirelim. Çevredeki termik santralların buharlarını kullanark, modern seralar geliştirerek, üretim çeşitliliğini artıralım. Geçin yıl önerdiğimiz süs bitkileri konusunda,bu güne kadar yapılanları taklit etmeden,bölgenin özelliklerine en uygun olanı bulmak için mevcut örnekleri inceleyerek yeni bir proje geliştirelim. Yöremizin ciddi bir envanterinin yapılmasında bütün sorumlular birlikte hareket edelim. Atanmışlar, seçilmiş ve STK yöneticilerinin desteği ile bir "yerel liderliği" nasıl geliştireceğimiz üzerinde kaf yoralım. BARGİAD yöneticileri ve üyelerinin içten tutumunu biliyorum. Benim çok özet olarak aktardığım işlerin projelendirilmesinde biz üzerimize düşeni yapacağız. Ama herkes de eteğindeki taşı mutlaka dökmesini bilmeli.