Bankacılar alkışladı, gazeteciler cevap alamadı!

Alaattin AKTAŞ
Alaattin AKTAŞ EKO ANALİZ [email protected]

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, 2014’ün ilk enflasyon raporunu dün açıkladı. Toplantı enflasyon raporuyla ilgiliydi ama tüm dikkatler akşam saatlerinde gerçekleştirilecek (gerçekleştirilen) Para Politikası Kurulu’nun olağanüstü toplantısındaydı. Başçı, toplantıyı açarken, akşamki toplantı dolayısıyla daha temkinli davranmak durumunda olduğunu vurgulama gereği duydu.

Enflasyon raporu çerçevesinde en dikkat çeken ayrıntı kuşku yok ki 2014 yılı enflasyon tahmininin öngörülen düzeye göre 1.3 puan artırılmasıydı. Başçı, yüzde 5.3 olarak öngörülen 2014 enflasyonunun yüzde 6.6 olarak tahmin edildiğini açıkladı. Buna göre, 2014 enflasyonu orta noktası yüzde 6.6 olmak üzere yüzde 5.2 ile yüzde 8 arasında bekleniyor.

Enflasyonda hedefe göre ortaya çıkan 1.3 puanlık farkın 0.5 puanı döviz kurundaki artıştan, yine 0.5 puanı vergi oranlarındaki artıştan, 0.3 puanı da gıda maddelerinin fiyatındaki yükselmeden kaynaklanacak.

Tuhaf bir toplantı

Merkez Bankası enflasyon raporunun tanıtımı amacıyla düzenlenen toplantıları, “basın toplantısı” olarak tanımlıyor. Daha önce de değindik, basın toplantılarına, adı üstünde basın mensupları katılır. Bir süredir bu ilke terk edildi, basın toplantılarına finans kesimi temsilcileri de katılır oldu.

Finans kesimi temsilcilerinin de katıldığı “basın” toplantılarında soru sorma önceliği ne gazetecilerde olurdu, ne diğer katılımcılarda. Dünkü toplantıda bir basamak daha öteye geçildi. Toplantıda çok sayıda yabancı finans kesimi temsilcisi vardı. Ve soru-cevap bölümü başladığında öncelik finans kesiminden katılanlara, onlar arasında da yabancılara verildi. Gerekçe de, bu kişilerden teknik soruların geleceğiydi.Yani, gazeteciler teknik sorular soramazdı. Ayrıca, toplantı basın toplantısıydı, teknik soru sorulacak akademik bir toplantı değildi.

Bitmedi… Finans kesimi temsilcileri sorularını sordu, yanıtlarını aldı; yani tek tek gidildi. Üstelik ikinci tur da yapıldı, ikinci kez soru sormak isteyenlere sınırlama getirilmedi.

Sıra basın mensuplarına geldi. Başta bir kural konuldu, ikinci tur yapılmayacağı söylendi. Birinci gol atılmıştı gazetecilere! Finans kesimi temsilcileri sorularını sorup yanıtlarını alırken, gazetecilerin soruları toplulaştırıldı. Üç gazeteciden soruları alındı, yanıtlar birlikte verildi; sonra diğer üç gazeteciye geçildi ve yanıt verildi. Bu da ikinci goldü!

Aslında gazetecilere yanıt verildiği de söylenemezdi ya! Her üç gazeteci ikişerden altı soru sordu; ama Başkan Başçı’nın verdiği yanıtlar hiç tatmin edici olmadı, hatta bazı sorulara hiç yanıt verilmedi.

Neler neler sorulmadı ki Başçı’ya…

• Geçen hafta PPK’nın olağan toplantısını yaptınız. Aradan bir hafta geçti, şimdi olağanüstü toplantı yapacaksınız. Bu bir haftada siz mi piyasayı test ettiniz, yoksa piyasanın sizi test ettiğini mi düşünüyorsunuz?

• Faiz lobisi var mı, siz faiz lobisinden ne anlıyorsunuz?

• Siyasilere mesajınız olacak mı, onlarla bir istişareniz oldu mu?

• Siyasiler zaman zaman faiz kararlarına müdahale ediyormuş izlenimi veren açıklamalar yapıyorlar. Onlara bir çağrıda bulunmayı ister misiniz?

• Merkez Bankası faiz çeşitliliğinden vazgetip sadeleşmeye gitmeli şeklinde düşünceler dile getiriliyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Bu soruları yönelten gazeteciler, umdukları yanıtları alamadılar. Hem dedik ya, sorular topluca alındı, bir soru yanıtlanmışsa, üç beş soru yanıtsız kaldı.

Sonuçta ne oldu; Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı basın toplantısı yaptı!

Ama alkış eksik değildi yine. Toplantı bitti, bulundukları ortamın idraki içinde olmayan bazı finans kesimi temsilcileri, sanki bir konferans izlemişler de konuşmacıyı alkışlıyorlar gibi, Başkan Başçı’yı alkışladılar. Komik mi, trajikomik mi, tanımlamak zordu doğrusu!

Yanlışlar, yanlışlar!

Bir; bu bir basın toplantısıysa, ki duyuruya göre öyle, basın mensupları dışında orada kimsenin bulunmaması gerekir.

İki; olmaması gereken bir tercihte bulundunuz, bankacılara, finans kesiminin diğer temsilcilerine de toplantıya katılma olanağı tanıdınız, bari soru sordurmayın, dinlesinler.

Üç; haydi soru da sordurdunuz, hiç olmazsa önceliği onlara vermeyin, hele hele teknik soruları yalnızca onların sorabileceği, gazetecilerin soramayacağı gibi bir ifade kullanmayın.

Dört; bunu da yaptınız, düzenlediğiniz bir basın toplantısı olduğuna göre, hem soru sorma önceliği gazetecilerde olsun, hem de gazetecilerin sorularını topluca almak, ikinci tur hakkı tanımamak gibi kısıtlamalar getirmeyin, bir basın toplantısında gazetecilere üvey evlat muamelesi yapmayın!

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar