Banka hisselerinde pozitif momentum kısa vadede devam edebilir
Sadrettin Bağcı / Yatırım Finansman
Bir önceki Dünya Gazetesi yazımızda (22 Şubat 2012), banka hisselerinde kısa vadede sınırlı kar satışları görülebileceğini yazmıştık. Takip eden üç haftalık periyotta bunun kısmi de olsa gerçekleştiğini gördük, ama açıkçası geri çekilme beklediğimiz kadar da güçlü bir şekilde gerçekleşmedi.
Bundan sonra ne olabileceğine dair beklentimiz ise kısa vadede, muhtemelen Mayıs ayının ilk yarısında banka karlarının açıklanacağı döneme kadar, pozitif momentumun devam edeceği yönünde. Buna temel olarak da dört ana neden sıralayabiliriz.
i. Bankacılık sektörünün 2012 yılının ikinci çeyreğindeki büyüme rakamlarının ilk çeyreğe göre daha yüksek gerçekleşeceği beklentisi ve bunun fiyatlara yansıması ,
ii. Kredi kalitesinin zayıf büyümeye rağmen korunabiliyor olması,
iii. Kötü haber olmayışının iyi haber olarak algılanması ve,
iv. Likidite bolluğunun devam ediyor olması.
Hisse senedi seçiminde ise (i) sermaye yeterliliği yüksek olan, (ii) kredinin mevduata dönüşüm oranı daha düşük olan ve, (iii) portföyünde enflasyona endeksli tahvillere daha fazla yer veren bankaların ön plana çıkmasını bekliyoruz.
Büyük bankalar arasında bu üç temel kriteri birarada sağlayan banka olarak karşımıza Garanti Bankası'nın çıktığını görüyoruz. Hissenin sene başından bu yana görülen pozitif momentumdan görece daha az etkilendiği de dikkate alındığında, önümüzdeki dönemde hisse fiyat performansının piyasaya göre daha iyi olması beklenebilir.
Küçük bankalardan ise katılım bankalarının, daha özelde ise Bank Asya'nın performasının daha iyi olmasını bekliyoruz. Her ne kadar yukarıda sıraladığımız üç ana kritere uymuyor olsa da, BDDK'nın yayımladığı Ocak ayı istatistiklerine göre geçtiğimiz yıla kıyasla en yüksek kar artışının katılım bankalarında olduğu göze çarpıyor. Katılım bankacılığının doğası gereği bu yılın ilk yarısının katılım bankaları için daha iyi bir dönem olabileceğini ve faiz marjlarını artırabileceklerini düşünüyoruz. Bunun yanısıra kredi kalitesini de koruyabildiklerini, en azından yılın başlarında beklenildiği kadar bozulmadığını, görüyoruz. Bunun da operasyonel performanslarına olumlu yansıması beklenebilir. İMKB'de işlem gören iki katılım bankası hissesinden birisi olan Bank Asya'nın da bu nedenle son iki yıldır piyasanın altında gerçekleşen performansının bu veriler doğrultusunda tersine dönebileceğini ve piyasanın üzerinde bir hisse fiyat performansı yakalayabileceğini düşünüyoruz.
BDDK Başkanı Sayın Tevfik Bilgin'in vedasının olası etkileri
Bizce BDDK kuruluşundan bu yana Türk bankacılık sektörüne oldukça pozitif katkı sağlamıştır. Her ne kadar kurum dönem dönem regülasyon baskısı yaratıyormuş gibi görünse de ve bu anlamda eleştiri de almış olsa, 2001 krizinin ardından bugün itibari ile gelinen noktada Türk bankacılık sektörünün gücü net bir şekilde ortadadır. Sayın Tevfik Bilgin'in de geçtiğimiz dokuz yıllık dönemdeki duruşu da bu güce erişimde önemli bir katkı sağlamıştır. Beklentimiz piyasanın yeni gelen BDDK başkanına belli bir süre vereceği yönündedir. Kurumun özerk yapısının devamı Türk bankacılık sektörüne güvenin devamını da beraberine getirecektir.