Banka emekli sandıklarının SGK’ya devrine sonsuz erteleme
Celal ÖZCAN
Bankalar, sigorta ve reasürans şirketleri, ticaret odaları, sanayi odaları, borsalar veya bunların kurdukları birlikler, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun yayımı tarihi (1.8.1964) öncesinde kendi personelinin malûllük, yaşlılık ve ölümlerinde yardım yapmak üzere, denek yada vakıf şeklinde özel sandıklar kurmuşlardı.
Özel emekli sandıkları kanunla kurulmuş sosyal güvenlik kuruluşu niteliğinde
506 sayılı Kanun’un geçici 20'nci maddesinde yapılan düzenlemeyle söz konusu sandıkların varlıklarını sürdürmelerine ve SSK kapsamı dışında kalmalarına imkan sağlanmış ve gerekli şartları yerine getirenler sosyal güvenlik alanında kanunla kurulmuş emekli sandığı niteliğini kazanmışlardır.
Bugün ülkemizde (zaman içinde SSK’ya devredilenler dışında) 506 sayılı Kanun'un geçici 20'nci maddesine göre kurulmuş ve halen faaliyetini sürdüren 17 özel emekli sandığı mevcuttur. Bu sandıklardan 10’u banka, 6’sı sigorta şirketi, 1’i de Türkiye Odalar, Borsalar Birliği mensuplarına aittir.
Özel emekli sandıkların kapsamında yaklaşık 375 bin kişi bulunmakta
506 sayılı Kanun'un geçici 20'nci maddesi kapsamında kurulmuş 17 sandıkta, 2014/Ağustos ayı itibariyle toplam, 133 bin 777 aktif sigortalı, 88 bin 173 pasif sigortalı ve 152 bin 550 bağımlı olmak üzere 374 bin 500 kişi bulunmaktadır.
Özel emekli sandıklarının genel sosyal sigorta sistemi dışında kalması çeşitli nedenlerle hep eleştiri konusu olagelmiştir.
Bu çerçevede, sosyal güvenlik reformu kapsamında çıkarılan 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu ile daha önce üç farklı kuruma (SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı) bağlı olarak sunulan sosyal güvenlik hizmetleri tek bir çatı (SGK) altında birleştirilmesi üzerine, 5510 sayılı Kanun'un geçici 20'nci maddesinde yapılan düzenlemeyle özel emekli sandıklarının da SGK’ya devri öngörülmüştür.
Özel emekli sandıklarının SGK’ya devri 5 yıldır ertelenmekteydi
5510 sayılı Kanun'un geçici 20'nci maddesinin birinci fıkrasında, söz konusu özel emekli sandıklarının SGK’ya devrinin maddenin yayımı tarihinden itibaren üç yıl içinde yapılacağı ve bu üç yıllık sürenin Bakanlar Kurulu kararı ile en fazla iki yıl daha uzatılabileceği hüküm altına alınmıştır.
Söz konusu 3 yıllık süre 08.05.2011 tarihinde dolmuş olmasına rağmen, önce 2011/1559 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla devir tarihi 08.05.2013 tarihine, sonra da 6283 sayılı Kanun ile 5510 sayılı Kanun'da yapılan düzenleme ve 08.04.2013 tarihli ve 2013/4617 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla 08.05.2015 tarihine kadar uzatılmıştır.
Yeni bir düzenleme yapılmadığı takdirde 2015 yılının Mayıs ayına kadar özel emekli sandıklarının peşin değer hesabının yapılarak SGK’ya devir işlemlerinin tamamlanması gerekmekteydi.
Özel emekli sandıklarının SGK’ya devri bilinmeyen bir tarihe erteleniyor
Ancak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanarak Bakanlar Kurulu tarafından 13 Aralık 2014 tarihinde TBMM’ye gönderilen “İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu İle Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Dair Kanun Tasarısı” ile özel emekli sandıklarının SGK’ya devri artık bilinmeyen bir tarihe ertelenmektedir.
Bu çerçevede, söz konusu kanun tasarısındaki düzenlemenin yasalaşması halinde, özel emekli sandıklarının SGK’ya ne zaman devredileceğini Bakanlar Kurulu belirleyecek. Ancak, yapılması öngörülen yeni düzenlemede devir tarihiyle ilgili herhangi bir süre kısıtlaması getirilmediğinden, söz konusu sandıkların SGK’ya devri tamamen Bakanlar Kurulu inisiyatifine bırakılmıştır.
Özel emekli sandıklarının SGK’ya devri 54.5 milyar lira ilave yük getirecek
Özel emekli sandıklarının SGK’ya devrinin sürekli ertelenmesi ve kısacası devir tarihinin bilinmeyen bir tarihe ertelenmesinin asıl nedeni, sosyal güvenlik sistemine getireceği ilave mali yükten kaynaklanmaktadır.
Zira, söz konusu özel emekli sandıkların SGK’ya devredilebilmesi için, sandıkların 5510 sayılı Kanun kapsamındaki sigorta kolları itibariyle gelir ve giderleri dikkate alınarak yükümlülüğünün peşin değerinin hesaplanması gerekmektedir.
5510 sayılı Kanun'un geçici 20'nci maddesinde sandıkların peşin değerinin aktüeryal hesabında kullanılacak teknik faiz oranı yüzde 9.8 olarak belirlenmiş olmakla birlikte, bu oranın reel yada nominal olduğuna ilişkin herhangi bir açıklayıcı ifadeye yer verilmemiştir.
SGK ve Sayıştay, yüzde 9.8 olarak belirtilen teknik faiz oranının nominal faiz oranı olarak anlaşılması, bu itibarla da, nominal faizden enflasyon oranının arındırılması ile bulunacak reel faiz üzerinden hesaplaması gerektiğini belirtirken, özel emekli sandıkları bu oranın reel faiz olduğunda ısrar etmektedirler.
Sayıştay’ın yaptığı hesaplamalara göre, yüzde 9.8 olarak belirtilen teknik faiz oranının enflasyondan arındırılması gereken nominal faiz olarak kabul edilmesi durumunda sandıkların yükümlülüğünün 59 milyar lira, sandıkların iddia ettiği gibi reel faiz olduğunun kabul edilmesi halinde sandıkların yükümlülüğünün 4.5 milyar lira olacağı, bu durumda ise, sosyal güvenlik sistemine 54.5 milyar lira ilave bir yük getireceğini ki, bunun da sosyal güvenlik sisteminin mali yapısını sürdürülebilir olmaktan çıkaracağı görüşündedir.
Sonuç olarak; özel emekli sandıklarının SGK’ya devrinin sürekli ertelenmesinin arkasındaki gerçek neden bu mali yük olup, SGK ve özel emekli sandıkları/bankalar teknik faiz oranı üzerinde mutabakata varamadıkça devir işleminin gerçekleşmeyeceği anlaşılmaktadır.