Bandırma penceresi
Bandırma Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Osman Kocaman ile Ticaret Borsası Başkanı Halit Sezgin'le bir araya geldiğimizde sıkı gözlemci ve takipçi bu iki insanın birikimi hemen sezilir. Geçen hafta bir kahvaltı toplantısında kendileriyle söyleşi yaptık, bildiklerimizi gözden geçirdik, bilmediklerimizi öğrendik.
Önce, "İstanbul-İzmir Otoyolu"nun akışlarda yaratacağı hızlanmanın Bandırma için ne anlama geldiğini değerlendirdik. Ulaşım ve iletişim altyapısının ileri düzeylere taşınmasının yurtiçi ve yurtdışından yatırımcıyı yöreye çekecek önemli bir "kaldıraç" olacağı kanısını paylaştık. Kent kanaat önderlerinin bu projeyi yakından izlemelerini çok önemli bir şans olarak değerlendiriyorum.
"Balo projesi ve Okçu göl Lojistik Merkezi" de yönetim kurulu içinde yer aldıkları bir diğer önemli proje… Halit Sezgin, projenin yönetim kurulunda görev almış; gelişmeleri birebir izliyor ve ayrıntıları hakkında bilgiye ve fikre sahip. Projenin hayata taşınmasının, kent için üreteceği yararlar ve olası sorunlar üzerinde tartışmaları izliyor; gerekli konumlanmayı yapabilmek için harekete geçebilecek potansiyele sahip.
"Osmaneli-Bursa Bandırma Yüksek Hızlı Tren Projesi"ni de çok ayrıntılı bilmeseler de, kente sağlayacağı katkının farkındalar. Projeyi daha yakından izleyerek, siyasi iradenin üzerine sivil inisiyatiflerin gözetim ve denetimini hissettirmenin önemini kabul ediyorlar. Bu projeyle ilgili Bandırma kanaat önderlerinin daha aktif olmaları gerekiyor.
"Bandırma OSB'sinin genişletilmesi" çalışmalarının da Bandırma'da yeni yatırımlar için uygun yer sağlayacağından kuşku yok… Benim bakış açıma göre bir eksik var: Artık karma OSB'lerin sorunu mevcut tesislere nitelik kazandırıcı yatırımlar olmalı… Bir alt teknolojiden, üst teknolojiye geçiş için odaklanılmalı. Bundan sonra "İhtisas OSB'leri" gündemde diri tutulmalı. Bandırma önderlerinin konuya biraz çalışmaları gerektiği kanısını dostça belirtmek isterim.
"Bandırma-Bursa yolu üzerinde sanayi tesislerinin" ihtiyaçlarının belirlenmesi, nitelik geliştirici yatırımlar için mekân ve izin sorunlarının en aza indirilmesi gelişmenin olmazsa olmazlarından bir diğeri. Kendiliğinden yerleşilmiş söz konusu sanayi alanını uzun dönemli geleceğe göre planlamak, yatırımcının önünü açmak Bandırma'da yerel yönetimlerin, sivil toplum örgütlerinin ve Ankara'nın temel görevi… Eğer yanlış anlamadıysam, bu konuda somut bir proje ortada yok… Kapsamalı bir proje dosyasını elimizin menzilinde hazır tutmanın sayısız yararı olacaktır.
Bandırma'nın üstün yanlarından biri de "üretim çeşitliliği"…Krizlerde, monokültür üretim alanlarının kırılganlıklarını hep birlikte yaşayarak öğrendik… Bandırma' da kendiliğinden oluşan üretim çeşitliliğini, nitelik artırıcı yatırımlarla derinleştirme güncel ve ivedi sorunlarımızdan biri…
Bandırma ve yakın çevresi turizm geleneği olan yerleşim alanı… Bu aşamadan sonra sağlıklı bir turizm hareketi için "stratejik plana" ihtiyaç var; bu planının dinamosu da yerel inisiyatifler ve kamuoyu olmalı… Özellikle otel ihtiyacı var; şehir oteli yatırımı yapanların Bandırma'yı ivedilikle incelemesi yararlı olur.
"Bandırma Ticaret Borsası" hububat, pamuk, fındık, zeytin ve zeytinyağı ve baklagillerin işlem gördüğü, lisanslı depo işletmeciliğinde yetkilendirilmiş olması, Türkiye'de 113 Ticaret Borsası içinde Bandırma Ticaret Borsası'nın ilk 10 arasına girmesi önemsenecek bir birikim…
Bandırma'nın "Tarım ve Hayvancılık Merkezi" olması da coğrafyanın yarattığı önemli bir imkan…
Gelecek 10 yılda lisanslı depoculuğun yaygınlaşması ve derinleşmesi gerekiyor… TMO'da alınan 18 bin 369 metrekarelik arsa yeni yapılanma için önemli bir olanak… Bandırma'da balıkçılıkla ilgili atılması gereken adımlar var… Balıkçılığı daha ayrıntılı bir dizi yazısında irdelemek gerekiyor.
Bandırma penceresinden baktığımızda gündem üç aşağı beş yukarı yukarıda başlıklar halinde gözetlenen konular etrafında oluşuyor… Bu gündemi canlı tutmak, ayrıntı bilgisiyle zenginleştirmek, doğru çözümler üretmek de hepimizin ortak sorumluluğu…