Baba ve çocuk

Dr. Uğur TANDOĞAN
Dr. Uğur TANDOĞAN NOT DEFTERİ tandogan2007@gmail.com

Bir pazar sabahı yürüyüşten dönüyordum.  Karşıdan gelen adam ilgimi çekti. Sol kolunda bir bebek vardı, sağ elinde de ekmek poşeti. Bebek bir aylık vardı veya yoktu; fırından çıkmış ekmek kadar taze idi kokusu. "Bebeği de poşete koymadılar mı?" demek geçti içimden.  Ama "Demek babası ile ekmek almaya çıktı" demeyi tercih ettim.  "Evet" dedi baba, sonra da kolundaki bebeğe baktı. Bakışı  "Bakalım sen  ne zaman alacaksın ekmeğimizi?"  der gibiydi.

Bir haber

Eğer yukardaki olay pazar değil de bir iş gününde ve İsveç'te geçse idi, baba ebeveynlik  izninde derdim.  Ünlü Amerikan gazetesi The New York Times makalesine (In Sweden, the Men Can Have It All; June 9,2010) göre İsveç'teki babalara çocuklarına bakmak üzere işlerinden ücretli izin veriliyormuş.

İsveç, gelişmiş bir ülke. Başka ülkelerde çalışan kadının doğum izni mesele olurken, İsveçliler 1974 yılında doğum izni yerine  ebeveynlik iznini  getiren yasayı geçirmişler. Çocuğuna  bakmak için izin alan babalarla ilk yıllarda "Kadife Baba" diyerek dalga geçmişler. Ama Vikinglerin ülkesinde bu uygulama artık oturmuş. İsveçli babaların %85'i çocuklarına bakmak için izin alıyormuş.

Yasa,  çocuk doğduğunda anne ve babaya 390 günlük bir ücretli izin bütçesi veriyormuş. Bu bütçenin çocuğun sekizci yaş gününü kutlayıncaya kadar kullanılması gerekiyormuş. Anne ve baba kendi aralarında anlaşarak, bu 390 günü aylık, haftalık ve hatta saatlik olarak, taksitle kullanabiliyormuş.

Bu uygulama işyerleri için zorluklar getiriyormuş. Taksit taksit ortadan kaybolan eleman meselesi ile uğraşmak kolay değil. Ancak iyi bir planlama ile bunun da üstesinden geliyormuş işyerleri. Baba olup izne çıkınca boşalan yere geçici elamanlar alınarak denemeleri yapılıyormuş.

Avrupa'da  İsveç uygulamasına yanaşan çok ülke yok. Doğumda babanın zorunlu izin alması sadece Portekiz için geçerli, ama sadece 1 hafta imiş. İzlanda ise 3 ay baba, 3 ay anne ve 3 ay da anne ve baba için birlikte izin varmış. Almanya da İsveç modelini almış. 14 aylık izinin 2 ayını babalar için ayırmış.

Bir yorum

Yukarda ana hatlarını verdiğim İsveç uygulaması, uygar bir ülkede çocuğa verilen önemi gösteriyor. Gelişmişlik demek, uzun dönemli düşünmek  ve geleceği düşünmek demektir. Çocuklar bir ülkenin geleceğidir. Onların özenle yetiştirilmesi gerekir ki, gelecek güzel olsun. İsveçli yasa koyucu, ebeveyn izni programı ile bir taşla birkaç kuş vurmuş oluyor; hem çocuğu koruyor hem de bir toplumun temel direği olan kadınları. Çocuk için de gelişme döneminde en sıcak kucak,  anne ve babasının kucağı. Babayı da gündeme getirerek  yetişme döneminde çocuğa baba kucağını açıyor. Öte yandan,  ailede sorumluğu paylaştırarak annenin de iş dünyasından kopma süresini azaltmış oluyor. Böylece kadının da kariyeri korunmuş oluyor. Örneğin, babaların da devreye girerek kadının kariyerinin daha az kesintiye uğraması üzerine İsveç'te kadınların ortalama gelirinde artış gözlenmiş.

Kadın, bir toplumun direğidir. Eğer güçlü bir toplum istiyorsak, kadınımızı iyi eğitmemiz gerekir. Kadının eğitimi için de  kadının çalışma yaşamına girişi teşvik edilmelidir. Örneğin, iş gücüne büyük talep patlamasının yaşandığı 1960'lı yıllarda çoğu Avrupa ülkesi göçmen işçilere yönelmiş. İsveç, daha değişik bir yaklaşım sergilemiş.  Kadın nüfusu iş pazarına sokmaya çalışmış. Bunda da başarılı olmuş. Nüfus azalmasının yaşandığı ülkeler bugünlerde İsveç modelini mercek altına almışlar.

Çalışma yaşamına girmiş kadın iş yaşamından çok şey öğrenir, görgüsü artar. Çocuklarını daha iyi yetiştirir. Öbür taraftan ekonomik bağımsızlığını elde ettiği için ezilmez.  Ama hem iş dünyasında çalışan, hem de evi yöneten anneye destek çıkılmalıdır. En az üç çocuk demekle iş bitmiyor. Anne adaylarımızı önce iyi eğitmeliyiz, meslek sahibi yapmalıyız.  Sonra iş dünyasında yer almasını sağlamalıyız. Anne olduğunda da onları korumalıyız. Kadını evde kapalı kapılar ardında tutup, onu kuluçka makinesi gibi çalıştırmak bir insanlık suçudur.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Sülale boyu nepotizm 24 Ekim 2019
Müşteriden misafire 12 Eylül 2019