Ayrışma efsanesi sekteye uğradı

UZMAN GÖRÜŞÜ
UZMAN GÖRÜŞÜ [email protected]

Alper Koç / Yatırım Finansman Menkul Değerler

"Türkiye'nin kısa-orta vadede dünya piyasalarından ayrışması, daha önce de beklediğimiz bir gerçek, orta- uzun vadede ise bu görünümün devamı şimdilik bir soru işaretidir. Bu noktada büyük resme bir kez daha bakarsak; orta vadede önümüzde bundan sonra iki alternatifin olduğunu düşünüyorum. Birincisi; orta vadeli tepki yükselişi şimdilik TL bazında 45.500'de bitti, % 61.8 geri alış seviyesi olan 44.300'lerin üzerinde kalma çabaları başarısız olacak ve bu noktalardan başlayacak geri çekilme orta vadeye yayılacak. İkinci alternatif; USD bazında % 50 geri alış seviyesi olan 31.000-31.500 bölgesinden başlattığı kısa vadeli geri çekilmeden sonra endeksin son bir atakla USD bazında % 61.8 geri alış bölgesi olan 35.000- 36.000 aralığına, ya da bu aralığa yakın noktalara ( TL bazında 47.000- 48.000 )  kadar bir kaç ay içerisinde savrulması ki bu noktalar bugünkü USD kuruyla 51.000- 53.000 aralığına tekabül ediyor. Ardından yine başlayacak bir düşüş dalgasıyla orta vadede daha da sert ve derin satışların yaşanması olasılığı yüksek olacak."

Yukarıdaki paragraf, bu köşedeki 12.08.2009 tarihli yazımızdan bir alıntı. O tarihten sonra yurtdışı ve yurtiçinde, IMKB 100'de iyimser algılamaların sürdürülmesiyle IMKB 100'de başlayan son uzatma dalgası, Ekim ayı içerisinde USD bazında 35.600 seviyelerine kadar devam ederek o noktalarda sonlandı. Böylece, IMKB 100'ün büyük resminde, uzun vadeli ayı piyasası içerisinde orta vadeli tepki yükselişi özelliği gösteren bu geri alış çabası da son bulmuş oldu. Nitekim, Ekim ayında oluşan son zirvenin ardından başlayan dönüş, bir kaç gün içerisinde iki aylık yükselişin tamamına yakınını geri vererek başladı. Ardından 49.000'lere kadar süren zayıf tepkiden sonra yine bir kaç günde, Kasım başında gördüğü en düşük seviyelerin altına sarkan IMKB 100, önümüzdeki dönemde düzeltmenin derinleşeceğinin sinyallerini de üretmiş oldu. İçeride hisse senetleri piyasasında tüm bunlar yaşanırken, yurtdışında önemli borsalar son bir yılın en yüksek noktalarını deniyorlardı. Böylece "IMKB 100'ün orta-uzun vadede yurtdışı piyasalardan olumlu yönde ayrışacağı" öngörüsü sekteye uğradı. Öte yandan, fiyat ve zaman hedefi olarak önemli noktalara ulaşan ABD hisse senetleri piyasalarında, yakın zamanda ayıların oyuna katılması yüksek olasılık. Bu piyasalarda ani ve sert şekilde yaşanabilecek dönüşler, IMKB 100'deki düşüşlerin derinleşmesine neden olacaktır. Bundan sonra TL bazında 48.000- 49.000 aralığı, her vadede IMKB 100 için çok önemli direnç görevi görecektir. Dünya Dolar Endeksi'nin, 74.5-75 destek noktalarından aşağılara gidememesi, aynı şekilde yurtiçinde USD/TL kurunun 1.48 seviyelerinden aşağıya doğru uzaklaşmaması, petrolde varil fiyatlarının 80 USD seviyelerini geçemeyerek tekrar zayıflamaya başlaması, gelecekle ilgili çeşitli iyimser  beklentiler döneminin sonuna gelindiğinin işaretlerini üretiyor.

Altında son dönemde yaşanan yükseliş ayrı bir tartışma konusu. Altındaki fiyatlamanın, güvenli liman arayışları çerçevesinde, yakın gelecekle ilgili deflasyonist beklentiler nedeniyle mi, yoksa enflasyonist beklentiler, hatta daha da ötesi; stagflasyonist beklentiler nedeniyle mi yapıldığı sorusunun cevabının, piyasa aktörleri tarafından henüz bulunduğunu düşünmüyorum. Her olasılıkta Altın iyi bir hedge enstrümanıdır, fakat orta-uzun vadede son olasılık devreye girerse, bu durumda uzun vadede Altın fiyatlarının, çoğu kimsenin tahmin edemeyeceği seviyeleri görmesi kaçınılmaz hale gelecektir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Euro nereye koşuyor? 03 Ağustos 2017