Ayrıntı dinamikleri daha kolay mı?

Resul KURT
Resul KURT İŞ HUKUKU VE SOSYAL GÜVENLİK [email protected]

Canlı yaşamda ayrıntı dinamiklerinin önemli olduğunu kanıtlayan değişik gözlemlerimiz olmuştur.

Entelektüel anlamda  ayrıntı dinamiklerini belirleyici rolünü  Şerif Mardin'in bir incelemesinden öğrendim: Olguların ayrıntıdaki dinamiklerini kavramayanların, "olumlu"  ya da "olumsuz" yönde  "komplo teorileri" üreteceklerini söylüyordu.

"Şeytan ayrıntı da saklıdır" anlatımını, çok değişik ortamlarda, çok değişik konular için kullanıyorum.

Barabassi 'nin "Bağlantılar" adlı kitabı dilimize aktarılınca, 20'inci yüzyılda bilim yaklaşımın  bölmeye, parçalara ayırmaya, parçalardan bütüne gitmeye ağırlık veren yaklaşımının "indirgemeci mantığı" beslediğini, insanların " Ağacı görürken, ormanı gözden kaçırarak" kaynak israf ettiğini fark ettim.

Einstein'den Hawking'e  en küçükle en büyüğü kapsayan iki  kuram yerine, bütün evreni açıklayabilen "tek kuram" arayışı için  bilim insanlarınınharcadıkları entelektüel çabayı da  bu alanda uzman  olanların yazılarında öğreniyorum.

Geçenlerde iki deneyimli gazeteci, bir şirketin üst düzey yöneticisi ile yemekli söyleşide, "…ekonomide ayrıntıyı gözleme fırsatları yaratan teknoloji, iş süreçlerini kontrol altına almada  giderek  artan fırsatlar yaratıyor. Ben yıllardır Şişecam'da çalıştığım, bu konularla ilgili olduğun halde, cam şişenin analiz edildiğinde  bin 959  adımdan oluştuğunu bilmiyordum" dedim.

Bin 959 adım çok abartılı mı?

Deneyimli gazeteciden itiraz geldi; "…haydi elli yüz adım olağan da, bin 959 adım çok fazla, abartılı …" dedi.

Sofra nezaketi nedeniyle yanımda olan bilgisayarımı ve arşivimi açıp kaynak göstermedim.

İşe döner dönmez  arşive baktım: Daniel  Goldman'la ilgili haber  Radikal Gazetesi'nin 5 Hazirana 2010 günkü sayısında yer almıştı. İnsanlığın kentler oluşturup kültür inşa ederken kullandığı zekasını yeni bir uygarlık yaratabilmek için kullanabileceğini söylüyordu. Yaşam içinde kullandığımız tüm ürünlerin "…onları bizzat üreten kişiler üzerindeki etkileriyle ilgili bir mirasa"  sahip olduğunu belirtiyordu.

Bir ürün, dönüştürülmeye başlandığı andan çöp haline gelinceye kadar bütün süreçte varlığını koruyor.Tüm teknolojilerin kullanıldığı "yaşam dönüsünün analizi" şimdi çok geniş bağlamlarıyla izlenebiliyor.

Goldman süreçte iki noktaya gönderme yapıyor: Birincisi yaşam döngüsü analiz sürecinin herhangi  bir noktasındaki aylak izinin çok ötesine gidebiliyor. Örneğin bir cam şişe analiz edildiğinde bin 959  adımdan oluştuğu saptanıyordu. Her adımın  çevre, sağlık ve insanla  karşılıklı bağımlık ilişkisi var.Bu etkileşimin boyutlarını şimdi daha ayrıntıda, daha geniş alanlarda ve  daha yoğun biçimde analiz edebiliyoruz. İkincisi de, bilgiye sadece "dönüştürme sürecinde" değil, satış aşamasında da erişebiliyoruz

Bilinçli yurttaşlık

Çoğu kez  ilgi alanımızda olmayan, temel kavramlarını bilmediğimiz, bileşenleri hakkında net bir fikre ulaşamadığımız, bağlamları üzerinde hiç düşünmediğimiz bir şey söylendiği  zaman, onu küçükseme  eğilimi vardır.Bu eğilim sıradan insanlarda sakınca yaratmaz; ama topluma yön  verme iddiasını taşıyan ya da toplumu yönlendiren bir işte  konumlanmış birinin  yakasına yapışmışsa, kitleler adına bir "ayıplı tutum" vardır.

Ayrıntıdaki dinamikleri anlamamıza yardımcı olacak araçlar hızla gelişiyor… Ama genel doğruların yarattığı  eğilimleri bir erken uyarı mantığı ile algılama, eğilimleri daha belirgin hale gelmeden  kavramak olan "bilinçli  yurttaşlık"  daha zor gibi…Bu nedenle yönetim kalitesi ilgili olanlar,yeni eğilimlere dikkat etmezlerse, eksik iş yapmış olurlar.

Diyorum ki, "akla nazar değseydi" de  herkes kendini  akıllı sanma paranoyasına yakalanmasaydı…Belki dünyanın sorunları bugünkü kadar olmazdı!

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Kötüniyet tazminatı 20 Eylül 2019