Ayrıcalıklı ortaklığa doğru
Türkiye’nin son olarak, 31 Ocak 2019 tarihinde Bükreş’te yapılan Avrupa Birliği Dışişleri Bakanları gayri resmi toplantısına (Gymnich) 5,5 yıl aradan sonra ilk kez yeniden davet edilmesini “AB ile Türkiye ilişkileri açısından son derece olumlu bir başlangıç. Ama sadece bir başlangıç…” diye bitirmiştim yazımı.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 5,5 yıl aradan sonra altı ayda bir yapılan AB ülkeleri gayri resmi dışişleri bakanları toplantısına katıldı.
Brüksel görüşmelerini Anadolu Ajansı’na değerlendiren Bakan Fidan, “Bugün, AB’li meslektaşlarımın neredeyse tamamı, Türkiye’yle dış politika, güvenlik ve savunma politikaları başta olmak üzere tüm alanlarda yapısal ve düzenli diyalog ile istişarelerin sürdürülmesi gerektiğini vurguladılar. Rusya-Ukrayna, Gazze’deki savaş, Suriye, Irak, Orta Doğu, Afrika ve Güney Kafkasya konularında Türkiye’nin önemli bir rol oynadığını söylediler. Türkiye ile AB’nin daha yakın ve daha derin istişare yapmasının ve ortak politika oluşturmasının önemine değindiler” ifadelerini kullandı.
Bakan Fidan, toplantıda ayrıca Türk vatandaşlarına yönelik Schengen ülkelerinde vize serbestisi ve Kıbrıs sorununun da gündeme geldiğini belirtti.
Türkiye’nin Gymnich toplantısına katılmasını değerlendiren İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Genel Sekreteri Çiğdem Nas, AB’nin Türkiye’ye yaklaşımının “aday ülkeden stratejik ortaklığa doğru evrildiğine” dikkat çekti.
Doç. Dr. Nas, “AB’nin son dönemde, özellikle bölgesel aktörlerle ortaklıklar oluşturmaya çalıştığını görüyoruz. Türkiye bir yandan Kopenhag kriterleri üzerinden siyasi olarak eleştiriliyor ama diğer yandan da bölgesel olarak önemli bir aktör, AB komşu ülkesi ve AB’nin stratejik çıkarları açısından önemli bir ülke olarak görülüyor. Göç ve mülteci konusu gibi önemli konular bunun içine giriyor. Güvenlik iş birliği, terörle mücadele, enerji gibi stratejik fayda gördüğü konularda AB, Türkiye ile angaje olmak ve işbirliği yapma ihtiyacı duyuyor” ifadelerini kullandı.
AB’nin yargı reformu talebi
Geçtiğimiz mayıs ayında Ankara’da temaslarda bulunan AB Komisyonu Komşuluk ve Genişlemeden Sorumlu Komiseri Oliver Varhelyi, “Türkiye bir aday ülkedir, üyelik müzakerelerini yürütmektedir. Ancak bu müzakereler AB Konseyi kararıyla askıya alınmış durumdadır. Müzakereler hukukun üstünlüğü alanındaki bazı gerilemeler sebebiyle askıya alınmıştır. Müzakerelerde ilerleme sağlayabilmek için hukukun üstünlüğü alanında reformlar yapıldığını görmek gerekiyor” diye konuşmuştu.
2,4 milyar euroluk doğrudan yatırım
AB ile Türkiye arasında ekonomik ilişkileri de arttırmak istediklerini belirten Varhelyi, “Geçen yıl ticaret hacmi açısından rekor kırdık. AB - Türkiye arasında geçen yılki ticaret hacmi 206 milyar euro. Türkiye, AB’nin 5’inci en büyük ticaret ortağı. AB de Türkiye’ye gelen yabancı doğrudan yatırımın en önemli kaynağı olmaya devam ediyor.
Bu ticaret hacmini sürdürebilmek ve daha da büyütmek için daha fazla yatırımın Türkiye’ye yapılması konusunu ele aldık. AB - Türkiye Yatırım Platformu’nun işlevsel hale gelmesi için yapılan çalışmaların bitmesini bekliyoruz. Gelecek yıl itibarıyla projelerin ortaya çıktığını göreceğiz. Bu operasyonla 2,4 milyar euroluk doğrudan yatırımı mobilize etmeyi amaçlıyoruz” demişti.
Yeniden ‘ayrıcalıklı ortaklık’
AB Komiseri Varhelyi’nin “müzakerelere dönülmesi için hukuk reformu şartı”nı hatırlatması ve Brüksel’deki 'Gymnich toplantısı'ndan sonra yapılan açıklamalardan anlıyoruz ki, AB ile Türkiye ilişkileri “tam üyelikten ayrıcalıklı ortaklığa doğru” ilerleniyor.
AB’nin Türkiye İlerleme Raporu 2022’de, “Türkiye'nin siyasi, ekonomik, enerji ve dış politika açısından stratejik öneme sahip bir ülke, kilit bir ortak olduğu vurgulanarak, AB-Türkiye ilişkilerinin uzun vadeli bir vizyona dayanması ve iş birliği üzerine inşa edilmesi” çağrısını da unutmadan.
Özellikle Almanya’nın başını çektiği ülkeler tarafından dile getirilen ‘ayrıcalıklı ortaklık’tan 2002 yılında vazgeçilip ‘tam üyelik’ müzakerelerine geçildi.
Ve şimdi 2024 yılının sonuna doğru, bir dönem ‘imtiyazlı ortaklık’ veya ‘stratejik ortaklık’ olarak da adlandırılan ‘ayrıcalıklı ortaklık’ tartışmaları yeniden başlamış durumda…