Ayçiçeğinde fiyat ve finansman çıkmazı
Tarımda hasat sezonu devam ediyor. En mutlu olması gereken hasat döneminde deyim yerindeyse çiftçi kan ağlıyor. Bütün ürünler için sorun aynı; maliyetler yüksek, fiyatlar düşük.
Hangi ürüne baksanız fiyatla ilgili ciddi sorunlar yaşanıyor. Yüksek girdi maliyetlerine rağmen çiftçi ürününü geçen yılın fiyatına bazen daha da altında bir fiyata satmaya zorlanıyor.
O ürünlerden birisi de ayçiçeği. Yıllardır ayçiçeği üretiminin artırılması gerektiği ifade ediliyor. Çünkü, Türkiye, ihtiyacı olan ayçiçeğini üretemiyor. İthalat yaptığı için dışa bağımlı.
Bu yıl üretim 2018'e göre daha iyi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2018 yılında 1 milyon 949 bin ton olan üretim, 2019 yılında 2 milyon 137 bin ton olması bekleniyor. Bunun 157 bin tonu çerezlik,1 milyon 980 bin tonu yağlık ayçiçeği.
Ticaret Bakanlığı verilerine göre, Türkiye, yağlık ayçiçeği ithalatında dünya lideri. Türkiye, 2017-2018 sezonunda 721 bin ton ayçiçeği ithal etti. 2018-2019 sezonunda ise 780 bin ton ithalat yapılacağı tahmin edildi.
İthal edilen sadece ayçiçeği çekirdeği değil, 2018-2019 sezonunda 550 bin ton ayçiçeği yağı ithalatı da yapıldı. Bu denli dışa bağımlı bir üründe üretim ve dış ticaret politikasının çok iyi tespit edilerek uygulanması gerekir. Üretimi ve üreticiyi koruyan bir politika uygulanmalı. Fakat bunun yapılamadığını görüyoruz.
Açıklanan 2500 liralık fiyat hayal oldu
Üretici yüksek girdi maliyetleri ile ithalat baskısı altında üretim yapıyor. Ürettiği ürünün karşılığını alırsa üretime devam edebilir. Bu nedenle ürüne verilen fiyat çok önemli.
Ayçiçeği alım fiyatını genel olarak Trakya Birlik, Karadeniz Birlik ve Pankobirlik açıklardı. Bu birlikler açıkladıkları fiyattan çiftçiden ürünü alır, değerlendirirdi.
Bu yıl ayçiçeği alım fiyatını birlikler değil, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli açıkladı. Pakdemirli standart yüzde 40 yağ oranlı ayçiçeği alım fiyatını ton başına 2 bin 500 lira olarak açıkladı.
Devletin müdahale alımı yapmadığı bir üründe Pakdemirli'nin fiyat açıklaması şaşkınlık yarattı. Birlikler yaptıkları açıklamalarla Pakdemirli'nin açıkladığı fiyatın uygulanacağını ilan ettiler. Beklentileri, bakanlığın, hükümetin açıklanan bu fiyatın arkasında durarak birliklere finansman desteği sağlamasıydı.
Bugün görülüyor ki fiyat hesaplanırken, açıklanırken doğru dürüst bir hazırlık yapılmamış. Piyasalar doğru analiz edilmemiş. Dünya piyasalarındaki gelişmeler göz ardı edilmiş.
Fiyat maliyeti karşılamıyor
Pakdemirli’nin, açıkladığı 2 bin 500 liralık fiyat deyim yerindeyse hayal oldu. Şu anda hasadın yoğun olarak devam ettiği Trakya'da piyasada ayçiçeği alım fiyatı ton başına 2 bin 300 liraya kadar düştü. Bu fiyat geçen yılın bile altında. Çiftçi haklı olarak, bir yılda gübre, mazot, ilaç, işçilik maliyetlerindeki artışın fiyata yansıtılmasını istiyor. Maliyetler artarken fiyatın aynı kalması hatta geçen yılın altına düşmesi üreticinin zarar etmesi demek.
Bakanlık açıklanan fiyatın arkasında durmayınca sadece üretici değil, Tarım Satış Kooperatifleri de zor durumda kaldı. Tüccar beklenen oranda alım yapmadığı için piyasada fiyat düştü. Üretici, Trakya Birlik'e yöneldi. Herkes ürününü Trakya Birlik'e satmak istiyor. Şimdiye kadar aldığı ürün miktarı 280 bin tona ulaşan Trakya Birlik'in finansman sorunu var. Ayçiçeği alıyor ama fiyat düştüğü için satamıyor. Bu nedenle üreticiye ödemeleri iki taksitte yapacağını duyurdu. Bu da üreticiye ikinci bir darbe oldu.
Trakya Birlik'in finansman ihtiyacı var
Trakya Birlik Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akgün'ün yaptığı açıklama yaşanan sorunun boyutlarını ortaya koyuyor. Açıklamada öne çıkan ve satır aralarında devletten beklentileri şöyle sıralayabiliriz:
1- Trakya Birlik bugüne kadar 280 bin ton ayçiçeği alımı yaptı. Hasat dönemi sonuna kadar alımlar 320-330 bin tona ulaşacak. Bu, Türkiye rekoltesinin yüzde 20'sine denk geliyor. Bu oranda ürün alımı için finansman desteğine ihtiyaç var. Bu desteğin sağlanması gerekir.
2- Açıklamada fiyat kaosuna dikkat çekilerek, "piyasada oluşan fiyat kaosundan en ufak bir kaygı duymadan üreticiden ürün alımına ve hizmete devam edildiği" belirtiliyor. Devamında, "Devlet büyüklerimiz bu hizmetten ötürü Trakya Birlik’in zarar görmesine izin vermeyecektir." denilerek isim verilmese de, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ve ilgili bakanlardan destek isteniyor.
3- Piyasada oluşan ton başına 2 bin 300 liralık fiyatın Trakya Birlik'in rekabet gücüne dolayısıyla sürdürülebilirliğine zarar verdiği vurgusuyla Trakya Birlik'in çiftçilere her sezon lazım olacağı ifade ediliyor.
4- Geçmiş yıllarda sezon başında tonu 360-370 dolar seviyesinde olan ithal ayçiçeği fiyatının 340 dolar ile son 10 yılın en düşük seviyede olduğuna dikkat çekiliyor.
5- Hasat devam ederken Eylül-Ekim dönemi için 100 bin tona yakın ithalat bağlantısı yapıldığı haberleri hatırlatılarak, yerli üretim ayçiçeği yurt içinde tüketilmeden hiçbir şekilde ithalata izin verilmemesi isteniyor.
6- İthalatta gümrük vergisi oranının iki düzenlemeyle yüzde 13’ten üst sınır olan yüzde 27’ye çıkarıldığı, 31 Ocak 2020’de tekrar yüzde 13'e düşecek olması nedeniyle tüccar ve sanayiciyi stokunu dikkatli oluşturmaya ittiği hatırlatılıyor. Trakya Birlik'in böyle bir lüksü olmadığı gelen ürünü almak zorunda olduğu bunu da özsermayesi ile yapmasının mümkün olmadığı vurgulanarak mali destek sağlanması talep ediliyor.
7- Son olarak yaşanan olumsuz fiyat hareketleri nedeniyle 2020 Nisan ayına kadar ithalatın engellenmesi için acil olarak ithalatta uygulanan asgari gözetim fiyatının yükseltilmesi isteniyor.
Özetle, ayçiçeğinde fiyat ve finansman krizi yaşanıyor. Bundan en çok zarar gören ise üretici ve Trakya Birlik. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'nin açıkladığı fiyatın geçerli olabilmesi için Trakyabirlik'e acil olarak finansman desteği sağlanması, ithalatın Nisan 2020'ye kadar gündemden çıkarılması isteniyor.