Avrupa'da ulusal meclisler allak bullak oldu

Fikret AYDEMİR
Fikret AYDEMİR [email protected]

Dünyada 2024, savaşların ve ekonomik krizlerin gölgesinde bir de ‘seçim yılı’ olarak yaşandı. Avrupa Parlamentosu için 6-9 Haziran tarihlerinde yapılan seçimlerin etkileri, ulusal meclislere yansıdı.

Avrupa Parlamentosu seçimlerinden son­ra Avrupa Birliği’nin (AB) lokomotif ülkelerin­de yeniden seçimlere gidildi. Fransa, Almanya, Belçika ve İngiltere’de iktidarlar yerle­rini yeni partilere bırakmak zorunda kaldı.

AB’nin en büyük iki ekono­misi Almanya ve Fransa’da aşırı sağcı partiler 6-9 Hazi­ran tarihleri arasında yapılan Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde oylarını rekor seviyede artırdı.

AB’nin iki dinamo ülke­si Fransa ve Almanya’da ise gözler, bir sonraki seçim­lerde… Zira son anketler Al­manya’da aşırı sağ parti Al­manya için Alternatif Partisi (AfD)’nin yüzde 21 ile ikin­ci parti olduğunu gösteriyor. Fransa’da ise uzun süredir birinci parti olan Marine Le Pen’in yönetimindeki Ulusal Bütünleşme’nin (RN) oyları yüzde 29 civarında.

Avrupa’da aşırı sağın yük­selişi, sadece bilinen ülkeler­de değil sosyal demokrasinin beşiği İsveç, Finlandiya ve Letonya’da da aşırı sağ parti­ler hükümet içinde yer alıyor veya destekliyor.

Fransa’da siyasi kargaşa devam ediyor

Fransa’da AP seçimlerin­de aşırı sağın açık ara fark­la birinci ol­masının ar­dından Cum­hurbaşkanı Emmanuel Macron, ‘Ulusal Meclis’i fes­hederek erken seçime gidi­leceğini açıkladı. Fransa’da aşırı sağcı Ulusal Birlik Par­tisi’nin (RN) AP seçimlerin­de aldığı yüzde 31,5 oy ora­nıyla açık ara birinci parti oldu. Macron’un partisi Rö­nesans ise seçimlerde yüzde 15,2 oy aldı.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, AP se­çimlerinde alınan sonuçlar­dan sonra ‘baskın erken se­çim’e gitti. Aşırı sağcı Ulusal Birlik’in iktidara gelmesi, di­ğer bütün partilerin stratejik iş birliğiyle ancak önlendi.

Fransa’da sandık çıkış an­ketlerinden elde edilen ilk tahminlere göre, aşırı sağ karşısında dört sol partinin birleştiği Yeni Halk Cephe­si (NFP) seçimleri önde biti­rerek büyük sürpriz yarattı. Başbakan Michel Barnier, sağ partilerden oluşan ve aşırı sa­ğın dışarıdan destek verebile­ceği bir hükümet kurdu.

Muhalefet, Başbakan Mic­hel Barnier’nin, Anayasa’nın 49’uncu maddesinin 3’üncü fıkrasından doğan yetkisini kullanarak, Sosyal Güvenlik Bütçesi’ni oylatmadan geçir­mek istemesi üzerine, hükü­met hakkında iki ayrı gensoru önergesi verdi. Sol Parti’nin verdiği gensoruya ırkçı parti RN destek verdi. Barnier hü­kümeti, Fransa’da 1962’den sonra gensoruyla düşen ilk hükümet olarak tarihe geçti.

Cumhurbaşkanı Macron, Başbakan Michel Barnier’nin muhalefet tarafından verilen gensoru önergesiyle düşürül­mesinin ardından, merkez partisi Modem lideri 73 ya­şındaki François Bayrou’yu Başbakan olarak atadı.

Almanya’da ırkçı parti gölgesi

Avrupa Par­lamento­su’nda 96 sandalye ile en çok mil­letvekili­ne sahip Al­manya’daki AP seçim­lerinde Hı­ristiyan De­mokratik Birliği (CDU-CSU) yüzde 29,5 ile seçimden bi­rinci parti olarak çıktı. Oyla­rını yüzde 5 artıran aşırı sağ­cı Alternatif Almanya Parti­si (AfD) yüzde 16,5 ile ikinci parti oldu.

1 Eylül 2024 tarihinde Thü­ringen Eyalet seçiminde ırkçı parti Alternatif Almanya Par­tisi İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra ilk defa seçimlerden yüzde 32,8 oy alarak birinci parti oldu.

Berlin’de bulunan fede­ral hükümeti oluşturan sos­yal demokrat SPD, Yeşiller ve Hür Demokrat Parti FDP koalisyonu için Saksonya ve Thüringen’deki eyalet seçim­leri ağır yenilgiyle sonuçlan­dı. AfD, hem Saksonya hem de Thüringen’de koalisyon ortakları SPD, Yeşiller ve FDP’nin oylarının toplamı­nın iki katından fazla oy aldı.

Almanya’nın farklı eyalet­lerinde yapılan yerel seçim­lerde güç kaybeden koalisyon hükümeti başbakanı Alman­ya Şansölyesi Olaf Scholz, 23 Şubat 2025’te erken genel se­çim kararı aldı. Almanya Baş­bakanı Scholz, şubat ayında yapılacak seçimlerde bir yan­dan Hıristiyan Demokratlar Birliği CDU-CSU ile diğer yandan ırkçı parti AfD ile mü­cadele edecek.

Hollanda’da ırkçı lider

İtalya’da Giorgio Meloni, Macaris­tan’da Vic­tor Orban, Portekiz’de Robert Fi­co’dan son­ra Hollanda’da da ırkçı parti lideri Geert Wilders’in Özgür­lük Parti’si (PVV) seçimler­den birinci parti olarak çıktı.

Hollanda’da dörtlü koalis­yon hükümetinin çökmesi­nin ardından istifasını açık­layan ve dört ayda ülkesini erken genel seçimlere taşı­yan Başbakan Mark Rutte, 16 yıl sonra aday olmayacağını açıkladı. Rutte, Türkiye’nin 1952’den beri üyesi olduğu Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) Genel Sekre­teri olarak göreve başladı.

Liberal sağ Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi (VVD) lideri Mark Rutte’nin yerine gelen Türkiye köken­li Dilan Yeşilgöz-Zegerius seçimlere girdi. Hollanda’da 2023 yılının sonunda yapılan genel seçimleri kazanan Ge­ert Wilders, ülkenin başına geçmek için koalisyon müza­kerelerini yürütmek istediği­ni duyurdu.

Wilders’in Özgürlük Parti­si’nin (PVV) yanı sıra Merkez sağ Özgürlük ve Demokrasi için Halk Partisi (VVD), popü­list Çiftçi Vatandaş Hareketi (BBB) ve merkez Yeni Sosyal Sözleşme Partisi (NSC) koa­lisyonun hükümetini Tem­muz 2024’te kurabildi. Bağım­sız Başbakan Dick Schoof’un kurduğu hükümet, 2 Temmuz 2024 tarihinde göreve başladı.

Belçika’da altı ay geçmesine rağmen hükümet kurulamadı

Avrupa ülkeleri 6-9 Haziran tarihlerinde Avrupa Parlamentosu seçimlerine giderken, AB’nin ev sahibi ülkesi Belçika’da, 9 Haziran’da yerel ve yasama seçimleri bir arada yapıldı.

Belçika’da yapılan seçimlerde ülkenin Güney’inde liberaller (MR) ve Sosyalist Parti (PS), seçimlerden ülkenin kuzeyinde ise aşırı sağcı Yeni Flaman İttifakı N-VA, son bir manevrayla seçimleri ırkçı parti Vlaams Belang’ın önünde tamamladı.

Belçika’da federal ve bölge parlamentolarına toplam 15 Türk kökenli milletvekili seçildi. Belçika İşçi Partisi PVDA-PTB’den Ayşe Yiğit ve Kemal Bilmez, sosyal demokrat parti Vooruit’ten Funda Oru ve Yeşiller Partisi Groen’dan Meyrem Almacı Federal Meclis’e, Yeni Flaman Birliği NV-A’dan Zuhal Demir, sosyal demokrat parti Vooruit’ten Burak Nallı Flaman Parlamentosu’na milletvekili olarak seçildi.

Sosyal demokrat parti PS’ten Özlem Özen Valon Parlamentosu’na, Liberal parti MR’den Sadık Köksal ve Hennan Oflu, sosyal demokrat parti PS’ten Hasan Koyuncu, Şevket Temiz, İbrahim Dönmez ve Yusuf Yıldız Brüksel Parlamentosu’na seçildi. Hıristiyan demokrat parti Les Engages’ten Emel Köse ve Flaman sosyal demokrat parti Vooruit’ten Zeynep Balcı ise milletvekili olmak için hükümetinin sonucunu bekliyor.

Belçika, 13 Haziran 2010 seçimlerinden sonra tam 540 gün hükümet kuramadı. Sosyal demokrat Elio Di Rupo, 541. günde 6 partiden oluşan bir koalisyon hükümeti kurarak bu rekorun daha fazla uzamasının önüne geçti.

Yeni Flaman İttifakı Genel Başkanı Bart De Wever, Belçika Kralı Phillippe tarafından hükümeti kurmakla görevlendirildi. Seçimlerin üzerinden yaklaşık altı ay geçmesine rağmen Belçika’da hâlâ hükümet kurulamadı.

İngiltere’de sosyal demokratlar 20 yıl sonra döndü

 Demokrasinin beşiği olarak da bilinen İngiltere’de merkez sağ Muhafazakâr Parti, temmuz ayındaki seçimlerde 1832’den beri en kötü sonucu elde etti ve rakip İşçi Partisi 14 yıl aradan sonra iktidar oldu. Temmuz ayında yapılan seçimlerde siyasi deprem yaşandı. Sosyal demokrat İşçi Partisi 2005 seçimlerinden sonra ilk defa seçim zaferi yaşadı. Büyük Britanya Kralı Charles, 61 yaşındaki Keir Starmer’i hükümeti kurmakla görevlendirdi. Avam Kamarası’nda 650 sandalye şu şekilde dağıldı: İşçi Partisi 412, Muhafazakar Parti 121, Liberal Demokrat Parti 71, ayrılıkçı İskoç Ulusal Partisi (SNP) 9, göçmen karşıtı Reform Partisi ise 7 sandalye.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
O ağacın altı… 01 Ocak 2025
Göç edebiyat taşır 18 Aralık 2024
AB’nin takımyıldızı 13 Kasım 2024