Avrupa’da e-mobilite ve sürdürülebilirlik
ACEA'nın en son yayınladığı “Avrupa Yollarındaki Araçlar” raporuna göre, Avrupa genelinde araçlar yaşlanırken, en temiz ve en çevreci modellere geçişi teşvik etmek için daha fazla çalışmak ve proje üretmek gerekiyor.
Elektrikli otomobiller, 2023’te yeni otomobil alıcıları için neredeyse %15'lik pazar payıyla üçüncü en popüler tercih olmasına rağmen, henüz AB yollarındaki araçların yalnızca %1,2'sini temsil ediyor.
Avrupa’da eski araçların daha temiz ve daha yeşil teknolojilerle donatılmış yenileriyle değiştirilmesinin birkaç yıl, hatta on yıllar alabileceği öngörülüyor. Eski araçlar genellikle daha az verimli teknolojilere sahipken daha fazla emisyona ve kirliliğe neden olabiliyor. Dolayısıyla Avrupa’da eski araçların hızla otomotiv endüstrisinin yoğun yatırım yaptığı en yeşil ve en temiz modellerle değiştirilmesini sağlamak daha önemli hale geldi.
Avrupa’da da araç yaş ortalaması halen çok yüksek
ACEA raporunda şu anda AB yollarında yaklaşık 290 milyon aracın bulunduğu ve tüm araç türlerinin ortalama yaşının artmaya devam ettiği belirtilirken, AB genelinde otomobillerin yaş ortalaması 12,3’ei, Yunanistan ve Estonya'da olduğu gibi bazı ülkelerde ise 17 yıla kadar ulaşabiliyor.
Kamyonların yaş ortalaması da AB genelinde 13,9 yıl iken hem otobüs hem de kamyonetlerin ortalaması 12,5 yıl olarak hesaplanıyor. En önemli konulardan biri de, 2018'den bu yana tüm araç türlerinin ortalama yaşının yaklaşık bir yıl artması olarak dikkat çekiyor. Yollarda yaşlanan araçların sayısının artması, Avrupa'da elektrikli ve diğer sıfır emisyonlu modellerin hızlanarak benimsenmesinin önemini güçlendiriyor.
Rapor, yasal hedeflerin değişimi yönlendirmeye yardımcı olabileceğini, ancak bunun karayolu taşımacılığını karbondan arındırma bulmacasının yalnızca bir parçası olduğunu gösteriyor. Avrupa'nın talebi canlandırmak ve yollardaki araçları en temiz ve en yeşil modellerle doldurmak için şarj altyapısı, satın alma ve vergi teşvikleri gibi daha geniş çerçeve koşullarına ihtiyacı var.
Türkiye’de Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı 2024 Şubat ayı sonu itibarıyla 30 milyon adede yaklaştı. TUİK verilerine göre 2024 Şubat ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı itibarıyla 29 milyon 142 bin 942 oldu. Trafiğe kayıtlı taşıtların %52,9'unu otomobil, %17,9'unu motosiklet, %15,6'sını kamyonet, %7,5'ini traktör, %3,3'ünü kamyon, %1,8'ini minibüs, %0,7'sini otobüs ve %0,3'ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.
2023 sonu itibariyle Türkiye’de trafiğe kayıtlı taşıtların ortalama yaşı
TÜİK verilerine göre, Türkiye'de 2023 yılı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 28 milyon 740 bin 492 adet motorlu kara taşıtı için ortalama yaş 14,5 olarak hesaplandı. Ortalama yaş otomobillerde 14,1, minibüslerde 15,8 , otobüslerde 15,8, kamyonetlerde 13,6, kamyonlarda 17,9 oldu.
Türkiye’de e-mobilite
ODMD verilerine göre Mart ayında otomobil ve hafif ticari araç pazarı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 5,7 artarak 109 bin 828 adet olarak kaydedildi. Türkiye otomobil ve hafif ticari araç toplam pazarı, 2024 Ocak-Mart döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 25,2 oranında artarak 295 bin 519 adet olarak gerçekleşti. Otomobil satışları, 2024 Ocak-Mart döneminde geçen yıla göre yüzde 33,05 oranında artarak 233.389 adet, hafif ticari araç satışları ise yüzde 2,6 artarak 62 bin 130 adet olarak gerçekleşti. Bu dönemde 16.556 adet de elektrikli otomobil satışı gerçekleşti.
Türkiye'de şarj istasyonları sayısı artıyor
EPDK'nın verilerine göre, 2023 yılının başında Türkiye çapında 1.719 şarj istasyonu bulunurken, bu yıl ocak ayı sonu itibarıyla bu sayı 6.058'e, soket sayısı ise 13.160 adede yükseldi.
Elektrikli araçlara elektrik enerjisi temini sağlayan şarj ünitesi ve istasyonlarının kurulması, şarj ağı ve şarj ağına bağlı şarj istasyonlarının kurulması, şarj ağı ve şarj ağına bağlı şarj istasyonlarının işletilmesi ile şarj hizmetinin sunulmasına ilişkin usul ve esasları belirleyen "Şarj Hizmeti Yönetmeliği" çerçevesinde, Ocak sonu verilerine göre 181 adet şirkete şarj ağı işletmeci lisansı verildi. Özellikle elektrikli araçların daha fazla kitleye ulaşması için de bir yöntem olarak, şehirlerdeki e-mobiliteyi hareketlendirmek daha da önemli hale gelecek.
Her ne kadar son dönemde elektrikli araç üretim ve sayılarında farklı haberler gelse de, yeni otomotiv ekosisteminin elektrikli araçlarla hızlı değişimi 2030'a kadar yoğun şekilde devam edecek. Otomotiv sektörünün karbon-nötr ve sürdürülebilirlik yaklaşımında çevresel ayak izini azaltmak için elektrikli araç gelişimini hızlandırmaya yönelik atılan adımlar, ülkelerin de önemli destekleriyle artarak devam edecek.