Avrupa Reform Merkezi Direktörü Tomas Valasek: Obama'nın Türkiye�
Center for European Reform (CER- Avrupa Reform Merkezi) Dış Politika ve Savunma Direktörü Tomas Valasek, Barack Obama'nın zaferinin transatlantik ilişkilerin olumlu yönde gelişimi açısından çok önemli olduğunu söylüyor. İran, Afganistan, küresel ısınma gibi konularda AB ve ABD'nin beraber hareket etmesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Valasek'in dikkat çektiği bir diğer konu da Türkiye. Valasek'e göre Obama'nın Türkiye'ye ayrı bir dikkat göstermesi ve Türkiye'nin desteğini kaybetmemesi gerekiyor. Valasek, Türkiye'nin çok önemli bir ülke olduğunu söylüyor.
İşte Valasek'in Obama'ya yazdığı mektuptan dikkate alınması gereken başlıca satırlar:
- "Avrupa'nın desteklediği adaydınız. Amerikan halkı 4 Kasım'da sizi seçtiği için mutluyuz. İyi niyetlerimizi diliyoruz ve bununla birlikte temel güvenlik konularında transatlantik işbirliğinin yeniden inşası için bir fırsat penceresi açılmasını diliyoruz.
- Finansal piyasalardan Irak ve Afganistan'daki savaşlara kadar önünüzde sonsuz bir krizler zinciri olduğunu görüyoruz. Kuzey Kore'nin nükleer programı durdurmak gibi bazı konularda size az da olsa yardımımız olabilir. Fakat İran, Rusya, küresel ısınma gibi konularda ilerleme kaydedebilmek için güçlü bir ABD-AB işbirliği gerekiyor. Dış politikaya yönelik transatlantik işbirliğini yeniden inşa etmekte başarılı olup olmayacağınız, zorluklara karşı farklı yaklaşımlar denemekteki istekliliğinize bağlı. Avrupa'nın sizden beklentisi ABD dış politikasının yapısını ve tarzını değiştirmeniz.
- Başkanlığınız döneminde transatlantik ilişkilerin temel konusu ekonomik kriz olacak. Krizi akıllı bir şekilde yöneteceğinizi umuyoruz çünkü kendi refahınız da buna bağlı. Fakat korumaca baskılara yenik düşmenizden endişe ediyoruz. Banka iflasları ile başlayan süreç, ciddi bir ekonomik yavaşlamaya dönüştü ve ekonominin tüm sektörlerini iflasa çekiyor. Borçları olan bankaların yeni borçlar bulmaları imkansızlaşıyor. Öncelikli görevlerinizden birisi General Motors ve ABD otomotiv sanayiinin önde gelen markalarının yok olmalarına izin verip vermeyeceğiniz. Korumacılık çağrılarına dayanmanız gerekli. Eğer ABD ithalata bariyerler koyarsa, Avrupa ve diğerleri de bunu izler. Son yıllarda küresel ekonomik büyümenin motoru olan ticaret, daha da yavaşlayacak. Bu ekonomilerimizin ihtiyacı olan son şey; hükümetlerin büyümeyi desteklemeleri gerekir.
- Küresel ısınma sizin büyük önceliklerinizden biri olacak ve biz bu alanda bir hayal kırıklığı yaşanmasından endişe ediyoruz. Aralık 2009 Kopenhag toplantısı karbon emisyonlarının nasıl kısılacağına dair yeni bir küresel anlaşmanın oluşturulması açısından önem taşıyor. Fakat küresel finans krizinin işinizi zorlaştıracağının farkındayız. Eğer ABD Kopenhag toplantısında karbon gazı emisyonlarını kısmayı kabul etmezse, Avrupa için Çin ve Hindistan'ın bu anlaşmayı kabul etmelerini sağlamaları mümkün olmaz. Dünyanın en kalabalık ve en hızlı büyüyen ekonomileri karbon emisyonlarını azaltmayı denemedikleri takdirde, küresel ısınma ile mücadele etmemiz imkansızlaşır. Dolayısıyla bu yolda dayanıklı olmanızı umuyoruz.
- Önceliklerinizden birinin de Afganistan olmasını anlıyoruz. Ülkeye daha fazla birlik yerleştirmeyi düşündüğünüzü söylediniz ve Avrupa'dan da aynı şekilde davranmasını bekliyorsunuz. Her ne kadar Avrupa hükümetlerinin çok fazla ordusu ve parası bulunmasa da, bazılarımız sizin gibi hareket edecek.
- İran konusunda doğrudan Tahran hükümeti ile konuşacağınızı ifade ettiniz. Bu ABD'nin İran politikasına yönelik olumlu bir değişim olacak. AB 2003 yılından bu yana İran'la iletişim kuruyor. Ticaret engellerinin kaldırılması, teknoloji transferi gibi sayısız girişimimiz oldu; fakat İranlılar ABD'nin dahil olmadığı girişimleri reddetmeye meyilli. Dolayısıyla ABD dahil olmadığı girişimlerin başarılı olmamasından endişe ediyoruz.
- Rusya konusuna gelince; Moskova'nın taktik oyunu açık görünüyor. AB üye ülkelerini bölmek ve Rusya dostu Avrupa başkentleri ile ABD arasına bir sınır koymak istiyor. Öncelikli olarak Rusya'ya yönelik AB ve ABD politikalarını birbirine yakınlaştırmanız gerekiyor. Bunun için iki unsur gerekli: ABD'nin Rusya'yı provoke etmeyeceği yönünde Berlin, Paris, Roma ve diğer başkentleri ikna etmesi gerekiyor. Dolayısıyla, ABD'nin Ukrayna ve Gürcistan için NATO Üyelik Hareket Planı yönünde baskı yapmayı sürdürmemesi gerekli.
- Türkiye'ye de özel bir dikkat göstereceğinizi umuyorum. Şu ana kadar ülke batı tarafında yer alan bir ülkeydi. Fakat Irak savaşı Türkiye'nin ABD'ye sırtını dönmesine neden oldu. Biz de bu konuda yardımcı olamıyoruz. AB'nin Türkiye'nin üyeliğine yönelik ilgisinin azalması, Türklerin Avrupa'ya olumsuz bakmasına yol açtı. Bu kötü bir haber: Türkiye önemli bir ülke. Türkiye, Batı'nın Müslüman dünyasındaki imajını etkileyebilir; güney Kafkaslardaki çatışmaları engelleyebilir; ve batının enerji konusunda Rusya'ya olan bağlılığını azaltabilir. Zaferiniz ABD-Türkiye ilişkilerinin gelişmesine yardımcı olabilir. Türkiye, Irak savaşına karşı olduğunuzu dikkate alacaktır. Fakat ABD hükümetinin aynı zamanda Ankara'nın Kürtler konusundaki endişelerini dikkate alması gerekir. Türkiye'nin güvenlik yapısı, ABD'nin Kürt terörizmini engellemek konusunda daha etkin olması gerektiğini düşünüyor. Son aylarda Kürt terörizmi konusunda Türkiye-ABD ilişkilerinde bir gelişme olduğu kesin. ABD'nin Irak'tan çekileceğine yönelik planlarınızdan Türkiye'ye bahsedeceğinizi umuyorum.
- Avrupa'da çok popülersiniz ve herhangi bir konuda yardım istediğinizde hayır dememiz zor olacak. Örneğin İran konusunda daha sert olmaya hazırlanmamız gerekiyor. Eğer ABD'nin geleneksel "transatlantik toplumun lideri" rolünü yeniden oluşturabilirseniz, bundan biz de yararlanırız. Siz olmadan, İran'ı nükleer silahlanmadan vazgeçirmemiz veya fakir ülkeleri karbon gazı emisyonlarını azaltmaları yönünde ikna etmemiz imkansız. Bunlar bizim için önemli konular, dolayısıyla bu alanlarda gerçek ilerleme kaydedememek bizim için kötü olur.
- Siz isteseniz de istemeseniz de, dünyanın geri kalanı Avrupa'yı ABD ile eşit tutuyor. Dünya ABD hakkında iyi düşünmediğinde, Avrupa da kendi düşüncelerini kabul ettirmekte zorlanıyor. Sizin zaferiniz, ABD ve AB'nin dış politikalarının en yakın olabileceği bir süreç umudu veriyor bize. Siz Beyaz Saray'dayken bir çok konuda anlaşmalara varmamız gerekiyor. Nükleer konusunda Tahran ile konuşmaya ikimiz de hazırız. Aynı zamanda karbon gazı emisyonunu azaltmak konusunda yeni bir küresel anlaşmaya yakınız. Sizden çok fazla beklentimiz olduğunun farkındayız, dolayısıyla kaçınılmaz olarak bazı hayal kırıklıkları da olacak. Obama etkisinin Avrupa'nın küresel konumunu da güçlendireceğini düşünüyoruz."