Avrupa Merkez Bankası para musluklarını açtı
Serdar Pazı - FİNANSINVEST
Piyasalar tarafından merakla beklenen ECB faiz kararı toplantısında önemli hamlelerin geldiğini gördük. Aylık tahvil alım miktarının 60 milyar euro’dan 80 milyar euro’ya çıkartılması, politika ve mevduat faizlerinde indirime gidilmesi, tahvil alım programının kapsamının banka dışı kurumların yatırım yapılabilir tahvillerine uygulanacak şekilde genişletilmesi ve haziran ayından başlamak üzere 4 yıl vadeli 4 adet kredi finansman programlarının (TLTRO) devreye alınacak olması kurumun alışılageldik muhafazakar yapısının oldukça dışında cesur adımlar olarak değerlendirilmekte. Son toplantılardaki hayal kırıklıklarının ardından Başkan Draghi yaptığı açıklamalarda bu toplantıda bir dizi önlem gelebileceğini daha kesin bir şekilde belirtmişti. Piyasada da kararlar öncesinde bu hamlelerin olumlu seyirle belirli ölçüde fiyatlara dahil edildiğini gözlemledik. Ancak kurumun tüm silahları aynı anda devreye alması piyasa beklentisini de aştığı için iyimser seyrin devam ettiğini görüyoruz. Tabii daha orta uzun vadeli olarak değerlendirildiğinde Avrupa Merkez Bankası aynı Japonya’da olduğu gibi inandırıcılığını yitirmeye başlar mı ya da ekonominin görünümü piyasanın algıladığından daha mı kötü şeklinde sorular aşırı iyimserliği sınırlayacaktır. Finansal piyasalara yansımalarına bakacak olursak risk iştahında kaydedilen artışın gelişmekte olan ülke piyasalarını olumlu etkilediğini görüyoruz. Endekste 80 bin seviyesi önemli direnç konumunda, faizlerde ise olumlu görünüm ve TCMB fonlamasının da ılımlı gevşeme eğilimi içinde olması itibariyle tek haneye doğru iniş sürebilir. Ancak nisan ayı sonrasında enflasyonda tekrar artış beklentisi faizlerde kalıcı düşüş görmemiz önünde engel teşkil ediyor. Dolar kurunda ise 2.90 seviyesi altında kalıcı denge oluşmasının zor olduğunu düşünüyoruz, ancak kısa vadeli iyimserlik ve dışarıdan gelen fon akımları ile TL lehine görünüm bir süre daha devam edebilir.