Ava giden avlanır!

Uğur CİVELEK
Uğur CİVELEK ARKA PLAN [email protected]

Küresel düzeyde finansal piyasalarda yaşaan eğilimlere bakarak belirsizlik ve kırılganlığın azalmaya başladığını veya günü kurtarmik için öyle gösterilmeye çalışıldığını düşünebilirsiniz. Taban tabana zıt bu iki seçenekten hangisinin söz konusu olduğunu tespit etmak karar alma durumundakiler açısından hayati önem taşıyor; eğer gerçekten belirsilik ve kırılganlık azalıyor ise her şey daha iyiye gidebilir ve bu durumu erken teşhis etmenin getirisi büyük olabilir. Yok eğer sadece görüntü böyle fakat gerçeği yansıtmıyor ise taşıdığınız riskleri azaltmak için son fırsatı kaçırmak üzere olabilir ve çaresizlik bataklığına bir daha çıkamamak üzere düşecek olabilirsiniz. Finansal piyasalardaki görünümün gerçeği yansıtın yansıtmadığını anlamak için özellikle bakmamanız gereken tek değişken söz konusu piyasalardaki eğilimler ve onlar tarafından yönlendirilen yorumcuların analizleridir!.. Eğer aksini yapıyor iseniz kısa vadede pek bir şey fark edemezsiniz, fakat yanlış yaptığınızda durumu düzeltme veya telafi etme şansını tümüyle tükenmiş olabilir. Özellikle gelir dağılımının bozulduğu, rekabet koşullarının olumsuzlaştığı, zorunlu ihtiyaç maddesi fiyatlarının yükseldiği ve talepte daralma yönlü büyük dalgalanmaların yaşandığı dönemlerde bu konu hayati önem taşır. Etkili ve yetkili kesimler algılarınızı köreltmek ve sizi kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirebilmek için her yolu deneyebilir.

Makro ekonomik göstergeler ve bunlar konusunda kanaat oluşumunu destekleyen anket sonuçları da güncel durumu göstermeyebilir veya gerçekleri algılamanızı geciktirmek adına özellikle hesaplama yöntemlerinde değişiklik söz konusu olabilir. Bu durumu dikkate almaz ve finansal piyasaların ekonomideki beklentileri fiyatlıyor olmasından hareketle makro verilere odaklanır iseniz yine yanılabilirsiniz. Zorunlu ihtiyaç maddesi fiyatlarının yükselmesi çok ciddi bir belirsizlik olmasına rağmen diğer ürün fiyatları gerilediği için enflasyon düşük görünebilir. Para ve maliye politikası uygulamaları sürdürülemezliği algılamanızı engelleyebilir. işsizlik ve büyüme açısından geleceğin geçmişten farklı olabileceğini farkında olmadan ihmal edebilirsiniz.

Bazı kesimlerin özellikle görmezden geldiği detaylar ve pek tartışılmayan bazı analizler gerçeği algılamanız veya görüntü ile gerçeğin farklılaştığını algılamanız açısından çok önemli olabilir. İçinde yaşadığımız koşullar bu nitelikte bol örnek sunuyor. ABD Merkez Bankası New York biriminin verilerine göre, ABD'li büyük bankalar son beş çeyrekte açıkladıkları dönem sonu raporlarında borç seviyelerini geçici oolarak düşük göstermiş! Yani sermaye piyasalraınnı fiyatlama için dikkate aldığı raporlar gerçekleri yansıtmıyormuş ve bu uygulama kurallara uygunmuş!.. Avrupa Birliği bölgesinde otomotiv ve hava taşımacılığı alanında birleşme görüşmeleri sonuç vermeye başlamış, bu durum söz konusu firmaların bir süre için ayakta kalmalarını sağlayabilir, ancak işsizliği, büyümeyi ve talebi nasıl etkiler?.. Sermaye piyasaları birleşme haberlerini şampanya ile kutlarken ekonomideki sorunların ağırlaşması nasıl bir çelişkidir?.. Veya Çin'e parasını değerlendirmesi için yapılan ve sonuç veremeyen baskılar ne anlama geliyor? Yoksa, belirsizlik ve kırılganlığı azaltma yönündeki çabalar sonuçsuz kalıyor ve sorunlar ağırlaşmaya devam mı ediyor?..

Bu gibi haberleri sorguladıktan sonra finansal piyasalardaki eğilimlerin gerçeği yansıttığına ve işlerin kalıcı olarak düzelmeye başladığına itibar eder misiniz?

Ülkemizdeki durum da oldukça ilginç, bir yandan maliyet kökenli enflasyon baskısı artıyor, diğer yandan en önemli ihracat pazarımız durumundaki Avrupa Birliği bölgesinden gelen olumsuz haberlerin ardı arkası kesilmiyor. Bu gelişmeler yerli ürünlere yönelik iç ve dış talebin yeniden daralması ihtimalini güçlendiriyor. Ekonominin daralması, işsizliğin artması, bütçe açığının büyümesi, sorunlu kredilerin artması gibi güçlenen olasılıklar etkili ve yetkili kesimlerin uykularını kaçırıyor. Herkes her şeyi bilse ve kimse kimseyi aldatmasa, başka bir deyişle finansal piyasalra bu durumu görmezden gelmek yerine fiyatlasa, gerçeğin izdüşümü farklılaşacak. Türk Lirası ve sermaye piyasaları satış baskısı altında kalacak, günü kurtarıp sorunları ağırlaştıran yaklaşımlardan vazgeçilmek zorunda kalınacak; herkes ne ekti ise onu biçecek. Fakat böyle olmuyor, gerçekleri toplumdan gizlemek adına finansal piyasalar manipüle ediliyor ve aldatılan insanlarımızın sırtındaki kambur büyütülüyor. Adaletin yerini keyfiyet alıyor ve çaresizlik bataklığı genişliyor. Durumun farkında olmayan insanlarımız ava giderken av olmaktan kurtulamıyor...

Yapay fiyatlama yolu ile insanları tuzağa düşürüp avlamak, cebini boşaltmak serbest piyasa anlayışına aykırıdır, hırsızlıktır, bir çeşit örgütlü suçtur. Bu kapsamdaki bir yaklaşım devletten destek görüyor ise niteliği değişmez, ciddi bir politika sayılamaz. Ancak değişen koşullar ve uyumayı engelleyen kabuslar her kesimi yozlaştırıyor ve daha kötüye gidiş kaçınılmazlaşıyor. Yunanistan'da olduğu gibi geleneksel yatırımcıların riskten kaçınması krizin sebeplerinden biri olarak görülebiliyor. Amaçla aracı, sebeple sonucu kendi çıkarına göre kurgulayıp, geniş kesimleri yönlendirmeye çalışmak, ancak insanlık ve adaletten nasibini alamayanların tercihi olabilir!..

Av olmak istemiyorsanız tedbirli olun ve belirsizlik gerçekten azalana kadar avcılığa soyunmayın...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar