Atıl olanı ekonomiye kazandırmak için envanter gerekir

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

Bir dost grubuyla sohbetimde bir soru ortaya atıldı, “Ekonomimizde atıl olanın dökümünü bilen var mı?” Ardından sohbette bunun için tarımda sanayide ve turizmde bir envantere ihtiyaç olduğu konusunda görüş birliğine varıldı.

Önce sohbetimizde ortaya çıkan tarımdaki duruma bakalım:

1990’larda 38 milyon hektar olan tarım alanı, şimdilerde 27 milyon hektara düşmüş durumda ve bunun ancak 15 milyon hektarı işlenebiliyor.

Bunun doğal sonucu olarak tarım ürünleri açısından kendine yeterli ülke olma özelliğimiz eskilerde kalmış durumda. Son yıllarda 18 milyar doların biraz üzerinde tarımsal ürün ihracatımız söz konusu iken, hemen hemen onun kadar bir ithalat yapıyoruz.

Hayvancılıkta ise 14 milyon 325 bin büyükbaş ve koyun ve keçi olarak küçükbaş hayvan varlığımız 44 milyon 323 bin. Bu alanda da uygun maliyetli besicilik yeterli olmadığı için, fiyat artışını önleme yolunda sık sık et ithal kararları alınıyor.

Sohbetimizde bu konu ile ortaya çıkan sonuç, tarım ve hayvancılıktaki tablo kısa zamanda envanter hazırlanarak atıl olan alanlar için yeni geliştirici projeler hazırlanmasının önemini ortaya koyuyor.

Sohbette sanayideki atıl durumla ilgili görüşlerde dile getirildi:

Ülkemizde Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı kayıtlarına göre, 299 organize sanayi bölgesi bulunuyor. Bunların doluluk oranının yüzde 71 seviyesinde olduğu belirtiliyor. Ancak, dostlarımız sohbet sırasında birçok ilde kurulu OSB’lerde hem çok sayıda boş parsel bulunduğunu hem de çok sayıda kapalı fabrika söz konusu olduğunu belirttiler. Çalıştığı söylenen birçok fabrikada ise kapasite kullanımları çok düşük olduğuna tanıklıklarını ortaya koydular.

Ülkemiz ekonomisinin kılcal damarlarında yer alan KOBİ’lerin ise yaklaşık yüzde 90’ı mikro ölçekli ve rekabetçi yapıdan uzak olduğu tesbiti de yapıldı.

Bu tablo, ekonomimizin sanayi ayağında da atıl olanları ortaya koyacak bir envantere acilen ihtiyacımız olduğunu gösteriyor.

Dostlarla yaptığımız sohbette turizm alanında da kapasitelerinin çok altında çalışan turistik tesislerin olduğunu, bu konuda da var olan durumun net bir fotoğrafının çekilmesinin ekonomize faydalı olacağı belirtildi.

Bu sohbet sırasında ortaya çıkan tablo üzerine bir dostum, “Bu üç alanda doğru bir envanterle atıl olan yapıyı belirleyip, o alanlardan yararlanmaya imkan verecek bir proje üretebilirsek, GSMH’mızı en az yüzde 25 artırabiliriz. Böylece büyümemizi de yüzde 5’ler üzerine çıkarabiliriz” değerlendirmesini yaptı.

Bu sohbet sırasında atıl olanları ekonomiye kazandırmak için bu üç alanda süreklilik içeren bir envantere ihtiyaç olduğu soncuna vardım.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar