ASBİS'le ikinci ele kayıt

E-Devlet projesi kapsamındaki projelerden bir tanesi de ikinci el araç satışlarında gerçekleştirilmişti. İkinci el satışlarına çeki düzen verebilmek, sistemi hızlandırmak ve bununla birlikte söz konusu satışları kayıt altına alabilmek adına uygulamaya geçirilmesi planlanan projeye Araç ve Sürücü Bilgi Sistemi kısaa ASBİS adı verildi. Söz konusu projenin omurgasını bu tip araçların el değiştirdiği yerde kayıt altına alınması oluşturuyordu. Yani devrin gerçekleştiği noterler, bir nevi trafik tescil görevi görecektir. Yeni araçların bayide plakalanmasını da içeren bu sistem yakın henüz tam olarak işleme geçmedi. Fakat, noterlerde ikinci el konusunda önemli rol üstlendi ve bayağı yol alındı.

Burada toplanan verilerden elde edilen bilgiler bize sıfır araç satışlarını da tetikleyen unsur olan ikinci el pazarının haritasını çıkartmada ışık tutuyor. Otomotiv Sanayi Derneği'nin açıkladığı rapora göre, 2010 yılında toplam otomotiv pazarının yaklaşık beş katı bir büyüklükte yani yaklaşık 3.6 milyon adet ikinci el araç el değiştirdi. Söz konusu araçların 2.6 milyonunu otomobiller oluştururken otomobilleri yaklaşık 700 binle kamyonetler onu ise yaklaşık 140 binle kamyonlar oluşturdu.

İkinci el satışlarındaki en yüksek değişimi ise tabii ki yüksek araç parkı nedeniyle FIAT ve Murat otomobiller yani bir başka deyişle Hacı Murat ve Kuşlar oluşturdu. 692 bin Kuş serisi ve Hacı Murat el değiştirirken, 632 bin adet Renault marka araç yeni sahiplerine devredildi.

İthal otomobillerdeki en yüksek değişim ise 194 bin otomobille Opel'de gerçekleşti.

İkinci eldeki bu kayıt düzeni birçok kanunsuzluğu da önleyecek gibi görünüyor. Eski sistemde otomobillerin yıllarca el değiştirmesine rağmen belki de ölmüş kişilerin üzerine kayıtlı olması gibi çarpıklıklar bulunuyordu.

Hoş bu çarpıklıklar halen devam etse de eskisi işlemlerin kolaylaşmasıyla birlikte zamanla azalacaktır diye düşünüyorum. Lakin o kadar da çabuk değil...

Yerin dibine girdiğim an

Engellilerin yaşadığı aşina bir insanım. Amcam, hemen hemen bütün hayatını protez bacakla geçirmek zorunda kaldı. Talihsiz bir deniz kazasının ardından çok genç yaştan itibaren tek bacağında protez kullanıyor. Dolayısıyla onun yaşadıklarını zaman zaman birinci elden şahit oldum. Bu yüzden engellilere yönelik yapılan kampanyalara ya da çağrılara çok dikkat etmeye çalışırım.

Otoparklarda, otobüslerde engelli işareti gördüğüm anda dururum. Lakin geçen gün yaşadığım bir olay beni resmen yerin dibine batırdı. Malum, işimiz otomobil. Geçtiğimiz günlerde de irice bir 4X4 kullanıyordum. Bir marketin önüne parkettim. Alışverişimi yaptım. Çıktığımda motorlu bir elektrikli sandalyede oturan ortaya yaşlı bir adamın sağa sola bakındığını gördüm. Başta bir anlam veremedim, paketleri araca koydum. Yerden yükseğe konuşlandım, geri geri gitmeye başlamıştım ki bir anda o adamın benim aracımı kaldırmamı beklediğini anladım. Zira ben onun yola çıkışını sağlamak için konulmuş rampanın önüne havalı otomobilimi parketmiştim. Gözlerine bakmak istedim ama bakamadım. Allah'tan güneş gözlükleri vardı da gözlerini görmedim. Ama bana iyi bakmadığını biliyordum.

Ben de kimseye belli etmiyordum ama o gözgöze geldiğimiz anda yerin dibine girmiştim.

Bilmeden yaptığım ufak bir hata. Belki o an için hata bile değildi. Fakat, o adam için büyük bir engel yaratmıştım.

Lütfen biraz dikkat edelim diye klişe bir cümle yazayım diyorum ama bilmem fayda sağlar mı?

Ancak, ben o bakışı unutamayacağımı biliyorum.