Artan dolar karşısında iş adamı ne tedbir alabilir...
Son günlerde sık sık “Doların hızlı artışı konusunda ne yapabilirim?” sorusuyla karşılaşıyorum. Bende bir bankacı dostum ile uluslararsı yatırımları olan bir firma yöneticisine sordum. İkisinden de tekil önlem öneri gelmedi. Merkez Bankası’ndan faiz dahil gereken politika adımları atarak bir zihniyet değişikliği ortaya koyması gerektiği anlatıldı. Ayrıca yanıtlarda bir paket önerisi de var...
İş dünyasından bir çok dostum, “Doların bu hızlı artışı konusunda ne yapabilirim?” sorusunu soruyor. Ben bu soruyu benden daha iyi yanıtlayacağına inandığım bir bankacı ve önemli bir işletmenin yöneticisi iş adamı dostuma sordum. Aldığım cevapta “Reel kesimin 200 milyar doları aşkın borcu var. Ama bu zamana yayılmış durumda. Panikten uzak durulmalı. 3 aylık dönemde ödemeleri varsa, bunun bilançolarını bozacağını bilmeliler. Her kafadan bir ses çıkmamasını, ekonomiden sorumlu olan bakanının ve Merkez Bankası'nın karar alıcı olmasını önermelier” denildi.
'Geçmişten örnek verebilir misiniz?' soruma bankacı dostum şu yanıtı verdi:
“İş bu noktaya geldiğinde Merkez Bankası'nın öne çıkıp politika faizini geç likidite faizi seviyesine getirip, sadeleştirmeye gitmeli. İşleme, o seviyeden başlamalı. Bu bir zihniyet değişikliği olduğunu piyasaya gösterir, zaman kazandırır... Kısa zamanda olmasa da zaman içinde etkili sonuç verir.
Buna benzer bir dönem olan 1997 krizi sırasında Merkez Bankası gerekli önlemleri almıştı.Şimdi can havliyle varlık barışı gibi tedbirlerden söz ediliyor. Bu gibi tedbir açıklamaları yönetimde panik olduğu düşüncesiyle piyasada olumsuz tepkilere neden olur. Bize benzer kriz yaşayan ülkelerden bir kısmı Merkez Bankası faizlerini yüzde 14-18 seviyesine yükselttiler. Merkezin faizi, Arjantin gibi yüzde 40’a yükseltilsin, demiyorum.. Fakat hiç vakit kaybetmeden geç likidite faizi seviyesine yükseltilmeli.Bu zihniyet değişikliğini göstererek vakit kazandırır ve yeni önlemler alınmasına fırsat verir.”
Uluslararası yatırımları da olan iş adamı dostum da şunları söyledi:
“Yabancı kuruluşlar Türkiye ekonomisinde bir takım dengesizlikler bulunduğu konusunda benzer açıklamalar yapıp, önlem alınmazsa enflasyon ve cari açığın büyümesinin süreceğini belirtiyorlar.
Bizim yabancı danışmanımızın bize verdiği raporda da her şeyden önce ekonomik bir girdabın söz konusu olabileceği vurgulanıyor. Bu girdaptan kurtulmanın yolunun faiz artışına gidilmesi olduğu belirtiliyor. Bunun tek başına yeterli olmayacağı, ekonomiyi düze çıkaracak bir paketle birlikte sunularak piyasaya güven verilmesi gerektiğini vurguluyorlar.”
Görüldüğü gibi sorduğum sorunun karşılığı olarak firmaların tek tek yapabilecekleri konusundaki önlemlerle ilgili yanıt almadım. Doğrudan Merkez Bankası'nın yüzde 8’lik politika faizinin, geç likidite faizi seviyesine yüzde 13.50’ye çıkartarak, sadeleşmeye giderek, bir zihniyet değişikliği ortaya koyması gerektiği önerisini aldım.
Buarada, söz konusu önlemlerin zaman kazandıracağını ama yeterli olmayacağını, ayrıca 'inandırıcı' bir paket hazırlanması gerektiğini söylediler.