Anafikir

UZMAN GÖRÜŞÜ
UZMAN GÖRÜŞÜ [email protected]

Murat Berk / Yapı Kredi Yatırım

Büyük resme baktığımızda euronun temel tasarım kusurları olduğu net olarak görülüyor. Ünlü iktisatçı Milton Friedman euronun ilk Avrupa resesyonu sonrası dağılacağını öne sürmüştü. Öyle olmadıysa da Prof. Friedman'ın ana fikrinin doğru olduğunu düşünüyoruz.

2010 yıl sonundan itibaren Avrupa'daki sorunların daha da kötüleşme olasılığına dikkat çekmeye çalışıyoruz. Geldiğimiz noktada maaelesef öngörülerimizin büyük oranda gerçekleştiğini görüyoruz.

Piyasalar, geçen hafta da, önceki haftalara benzer şekilde hafta sonuna Avrupa liderlerinin ve IMF'nin somut tedbirler alacağı beklentisi ile girdi. Hatırlanacağı gibi, önceki hafta toplanan AB Ekonomi ve Maliye Bakanları Konseyi'ne (ECOFIN) yönelik umutlar piyasaları desteklemişti.

Nitekim piyasaların çok şey beklediği bu toplantıda somut ve koordineli aksiyona yönelik bir görüş birliği oluşmadığı anlaşılıyor. Hatta Finlandiya'nın Yunan yardımı karşılığı teminat isteği sorunu bile çözülemedi.

Önceki haftalarda olduğu gibi, bu haftasonu gerçekleşen toplantı ile ilgili beklentilerin biraz abartılı olduğu anlaşıldı. Nitekim hafta sonu boyunca IMF yıllık toplantılarında, G 20 maliye bakanları ve merkez bankası başkanları toplandı. IMF'den yapılan açıklamayla IMF yönetim kurulu "küresel ekonomi çok tehlikeli bir döneme girmiştir" diyerek gerçeği kabul etti ve euro bölgesi ülkelerinin, krizi çözmek için gerekli olanı yapmakta kararlılığını ifade etti. Ayrıca IMF güçlü bir destek vereceğini, dünya liderlerinin küresel ekonomiye katkıda bulunacağını ve tırmanan euro krizini önlemek için ortak eylem gerçekleştirileceğini açıkladı.

Fakat bu açıklamalarla politika önlemlerine yönelik herhangi bir yeni somut adım atılmaması ve açıklamalarda herhangi bir detay yer almaması piyasaları tekrar hayalkırıklığına uğratabilir.

Bu arada, AB'li yetkililerinin, üye ülkelerin eurodan çıkışı gibi tabu sayılan bir konudan bahsetmeye başlamalarının da istenmeyen sonuçlar doğurma olasılığı var. Geçen sene başlayan olası bir temerrüt durumunda özel sektörün maliyete katılımı tartışmalarının risk primlerini artırması gibi, eurodan çıkış tartışmaları da Avrupa piyasalarında bu risk primlerini artırabilir. Bundan sonraki herhangi bir politika duyurusu da bunları bizce tamamen ortadan kaldıramayabilir. Yükselen bir eurodan çıkış risk primi ile öngörülebilir. Gelecekte bazı Avrupalı ülkelerin resmi para akımlarına (AB, IMF kaynakları gibi) fazlasıyla bağımlı hale gelebilir.

Avrupa'da yaşananlarla ilgili önceki yorumlarımızda önemli bir değişiklik olmadı. Orta vadeli yatırım stratejimiz temkinli olmaya devam ediyor. Hafta içi piyasaların aşırı satım nedeniyle tepki denemelerinde bulunma olasılığı var. Fakat trendi tersine çevirmek için bizce küresel bazda koordineli somut tedbirlerin gelmesi gerekiyor. Hafta içi Avrupa bölgesi gelişmeleri ana gündem maddesi olmaya devam edecek.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Euro nereye koşuyor? 03 Ağustos 2017