Amerikan bankalarının yapısı ile bizimkilerinki farklı

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN [email protected]

Başbakan Yardımcısı Babacan , önceki gün teşviklerle ilgili olarak basına bilgi verirken bir soru üzerine, bankalara mevduat toplama konusunda getirilebilecek sınırlamalardan söz etti.

Bu konuda ABD'de Başkan  Obama'nın bankalar için getirmeyi tasarladığı sınırlamalardan  esinlenildiği anlaşılmaktadır.

Ancak ABD'deki sorunlar ile bizim sorunlar arasında fark vardır.

- ABD Bankaları klasik bankacılık işlemlerinden çok türev işlemlerine ağırlık vermekte ve riskin büyüğü bu türev işlemlerinden kaynaklanmaktadır.

- ABD Bankalarında  yöneticiler, yıllık primlerini yükseltebilmek için riskli işlenlere ağırlık verebilmekte veya gerçek olmayan kâr rakamları   açıklıyabilmektedir.

İşte bu nedenle Obama'nın yapacağı düzenlemeye göre:

1) Bankaların, müşterilerin doğrudan talebi olmadan ellerindeki kaynakları yatırım aracına dönüştürüp kullanmaları yasaklanacak,

2) Bankalar hedge fon ve özel yatırım bankacılığı faaliyetlerine son verecekler,bu konulara yatırım yapamayacaklar

3) Bankaların büyüklükleri sınırlanacak.  Büyüklükler borç yükünden aktif büyüklüklere kadar geniş bir kapsam içerisinde belirlenecek.

4) Bankacılık sektörüne yönelik yeni bir vergilendirme sistemi uygulanacak.

Bu vergilerden 2020'ye kadar Hazine'ye 90 milyar doların akması planlanıyor.

 Bu çerçevede mevduat kabul eden ticari bankalar;

*Kaynaklarını kullanarak bono ve hisse senedi gibi finansal araçları alıp satamayacaklar.

* Hedge fonlar ya da benzeri gölge bankaların sahibi ve sponsoru olamayacaklar.

Gelelim Türkiye'deki şartlara:

1- Bizim bankalarımız türev piyasasında aktif değiller ama  bono satın alıyorlar. Hazine bonolarını alıp satıyorlar.

2- BDDK Bankaları uzun süredir iyi denetlediğinden bankaların sermaye yeterlilik rasyoları yükseldi. BDDK devamlı risk analizi yapıyor.

3- Bizde bankalar henuz  gelişmiş ülke bankalarına göe ufak boyutta. Mevduatdan aldıkları pay bankaların büyüklük ölçüsü olamaz. Önemli olan aktif büyüklüğüdür.

4- Türk bankaları mevcut aktif büyüklüğü ile  dış piyasalarda aktif oyuncu olabilecek çizgiye henuz ulaşamadı.

5- Mevduat banka sisteminin ana kaynağı.Mevduat toplamadan bankaların büyümesi imkansız. Türkiye'nim mevduat havuzu küçük. Büyümesi zaman alacak. Bu havuzdan  alınacak  payın sınırlandırılması bankaların büyümesinin sınırlandırılması anlamına gelir.

6- Kriz döneminde faizin gerilemesine dayalı olarak  bankaların kârlarının yüksek çıkması banka sistemine karşı olumsuz değerlemelerin artmasına yol açmıştır.

7- Bankalara şube başı getirilen yıllık vergiden sonra  mevduat konusunda da sınırlamalar getirilmesi sitemi önemli ölçüde rahatsız edecektir.

Hükümetin şu dönemde bankaların  kolunu kanadını kıracak tedbirler yerine bankaların reel sektöre kredi akıtmalarını kolaylaştıracak tedbirlere öncelik vermesi ekonomiye iyilik getirecektir.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018