Amacımız 'Toplantı Enflasyonuna katkı' değildi…
Organik tarımda, işini çok iyi yapan ziraat mühendisi arkadaşım anlatmıştı: “Önemli bir kamu kurumumuzun, önemli bir yarışmasında, bir projemizle ilk 10’a kaldık... Çok heyecanlandık... Toparlanıp İstanbul’a gittik... Toplantının kokteylinde, 500-600 kişi vardı... 10 üretici, bir kenara sıkıştık! Yüzümüze bakan, ‘Neyi, neden, nasıl üretiyorsunuz?’ diye soran yok… 3 konuşmacı da kurumu anlattı zaten… Eğildim ortağımın kulağına; “Bunlar kokteyl yapmaya bahane arayıp, bizi alet ettiler galiba” dedim.
***
Yaklaşık 10 yıldır, ihtiyaç olan/olabilecek ürünleri belirleyip fabrikasının bazı bölümlerinde üretimini yapmaya çalışan arkadaşım anlatmıştı: “Dayanıklı cam üretip, ihraç etmeyi hedeflerken; ‘ödül trafiği’ni görünce ‘cam plaketler’ de yapmaya başladık... Bugün, “En kârlı işin hangisi?” diye sorarsan, “Plaket üretimi yatırımı” derim!
***
Uluslararası bir şirketin CEO’suyla, Düsseldorf ’taki ofisinde sohbet etmiştik… Ödedikleri vergiyi duyunca dudağımız uçuklamış ve “Büyük ödüller vermeliler size” demiştik… Anlam veremedi ödül işine ve anlattı: “Yönetim, o vergilerle limanı, demiryolunu geliştiriyor… Altyapı yatırımları yapıyor… Maliyetlerimizi düşürüyor… Belediye o vergilerle fuarlar düzenleyip, müşterilerimizi ayağımıza getiriyor…”
***
“Doğru. O destekler sayesinde yarattığınız katma değerin küçük bir bölümüyle, kendinize ‘plaket’ fabrikası kurabilirsiniz!” demiştim…
VELHASIL
“Bir toplantı neden/nasıl/hangi hedefle yapılmalı?” sorusunun yanıtına… Ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın, “Medyanın görevi ve sorumlulukları var” cümlesine kafa yorarak İklim Zirvesi’ni düzenledik…
***
Sorunu ayrıntılarıyla ortaya koymak önemliydi… Çözüm yollarını “uygulamalarıyla sorun çözmüş yerli/yabancı kişiler/kuruluşlar”dan dinlemek/ dinletmek daha önemliydi… Karar alıcıların konuşup gitmesi değil, önerileri dinlemesi/öğrenmesi çok daha önemliydi…
***
Toplantı sonrasında, toplantının katılımcılar/sonuçlarını okuyanlar üzerinde yaratacağı değişimi/etkiyi görmek, anlamak ve tüm çıplaklığıyla/gerçekliğiyle “taraflara anlatmaya devam etmek” ise DÜNYA Gazetesi çalışanları için çok çok daha önemli… Bu nedenle “üretenin sesi” olmak için tüm şehirlerde, 44 yıldır alandayız…