Alttan yetenek gelmiyor!
Sanayide ara eleman sıkıntısı artık herkesin malumu. Buna son dönemde beyaz yaka pozisyonlar da eklendi. Hangi şirket ile görüşsem en önemli dertleri “yeni kuşakları şirkete çekmekte zorlanıyoruz, çeksek de elde tutamıyoruz” oluyor. Artık 80, 90 ve 2000’lerde olduğu gibi yeni mezunların iş gücüne hızlı bir şekilde entegre olduğu günlerin çok uzağındayız.
Genç yetenekler, kurumsal hayatı öncelikle tercih etmiyor
Bu durum şirketlerin yetenek bulma, alım ve elde tutma süreçlerinde ciddi zorluklar yaşamalarına yol açıyor. Peki, bu durumun arkasında yatan sebepler neler ve şirketler yetenek çekme sürecinde ne yapmalılar? Bu iki soruya verilecek cevapların önemli olduğunu düşünüyorum.
Sebepler Neler?
Gördüğüm kadarıyla yeni kuşakların iş dünyasına olan bakışları özgürlük, yaratıcılık ve anlam odaklı şekilleniyor. Kurumsal yapılar içerisinde sıkı hiyerarşik düzen, katı çalışma saatleri ve geleneksel iş yaklaşımları, onlar için çekici değil.
Kendi yeteneklerini sergileyebilecekleri, öğrenebilecekleri ve büyüyebilecekleri alanlara daha fazla ilgi duyuyorlar. Kurumsal hayat yerine, bu beklentilerini sağlayabilecek ve bir takım maddi kazanımlar sağlayabilecek startup’lar kurabiliyor, startup’larda yer alabiliyor, e-ticaret yapabiliyor, sosyal medyada içerik üretebiliyorlar. Yani çok çeşitli alternatiflere sahipler.
Yeni nesil çalışanlar, işlerinden sadece maaş beklemiyor; onlar için işin anlamı, şirket kültürü, esnek çalışma saatleri ve kişisel gelişim fırsatları da büyük öneme sahip. Ayrıca, şirketlerin sosyal sorumluluk projeleri, ESG yaklaşımları ve etik değerlere sahip olmaları da tercihlerinde rol oynuyor. Tabi bizim kurumsal yapılarda, hadi diyelim ki pek çoğunda, bu konular ikincil önemde. Maaş veriyoruz çalışacak tabi anlayışı, katı hiyerarşiler, şirket içi klanlar, katılaşmış sorgulanmayan kültürler hala hakim. Gençler bu yapılar içinde olmak istemiyor.
Bu sondan bir önceki cümlede saydıklarım, kurumsallık anlamına gelmiyor. Bürokrasi, hiyerarşi, prosedür eşittir kurumsallaşma değil. Genç yetenekler çalışmak için ciddi manada kurumsallaşmış yapılar istiyorlar. Bazı şirketler, işe alım ve yetenek yönetimi konularında yeterince profesyonel ve kurumsal değiller. Bu da genç yeteneklerin, kariyer gelişimlerine yeterince önem verilmeyeceği endişesine kapılmalarına neden oluyor.
Ayrıca net görev tanımları, süreç yönetimi, katılımcılık, fikirden projeye inovasyon modelleri, vb olmayan şirketlerde, kurumsallık bulamıyorlar. Eskiden kurumsallık politika ve prosedür, çok katmanlı hiyerarşi demekti, bugün kurumsallık inovasyon yapabilmek, mavi okyanuslar bulabilmek, müşterileri tutku ile bağlayabilmek anlamına geliyor. Bu son cümle üzerinde düşünmenizi rica ediyorum.
Ne yapılabilir?
Şirketlerin bu yeni nesil yetenekleri çekmek, işe katmak ve elde tutmak için atacakları adımlar, gelişen dünya düzenine ayak uydurmak zorunda olduklarını anlamalarına bağlı. Bazı önerilerimi kısaca paylaşmak isterim. Elbette yapılacak daha çok iş var ama bunlardan başlanabilir: Şirket Kültürünü Geliştirmek: Açık iletişim, yaratıcı düşünmeyi teşvik etmek ve çalışanlara değer vermek, sağlıklı bir şirket kültürünün olmazsa olmazlarıdır.
Esnek Çalışma Koşulları Sunmak: Yeni nesil, iş ve özel hayat dengesine önem vermektedir. Bu nedenle, esnek çalışma saatleri veya uzaktan çalışma gibi olanaklar sunmak cazip olabilir. Kariyer Gelişimi Fırsatları Yaratmak: Çalışanların kişisel ve profesyonel gelişimlerine yatırım yapmak, onların şirketle uzun vadeli bağ kurmalarına yardımcı olabilir. Etik Değerlere, Sürdürülebilirliğe ve Sosyal Sorumluluğa Yatırım Yapmak: Şirketlerin topluma ve çevreye olan sorumluluklarını yerine getirmesi, genç yetenekler için bir tercih sebebi olacaktır.