Altında tuhaf işler oluyor

Özgür HATİPOĞLU
Özgür HATİPOĞLU DERİN BAKIŞ ozgur.hatipoglu@dunya.com

Altın piyasasında çok değişik işler oluyor. Son zamanlarda altın kontratlarında ve OTC sözleşmelerinde fiziki teslimat talep edilmesinden dolayı spot altın ile vadeli kont­ratlar arasındaki makasın olağan seviyelerin dışına taştığını gördük. Oldukça ilginç bir du­rum bu çünkü her ne olduysa birden long po­zisyon taşıyanlar fiziki altın almak için yanıp tutuşur hale geldiler.

Bunun arkasında birçok sebep olabilir; olası bir küresel çalkantı beklentisine karşı­lık, dijital sisteme güvenmeyenler altını fi­ziki olarak taşımak istemiş olabilirler ki bu en naif senaryolardan birisi. Bir diğeri ise Çin’den sonra ABD de altın rezervini artır­mak amacıyla alım yapıyor olabilir ki ben bu­nun mevcut verilere dayanarak biraz daha komplo teorisi olduğunu düşünürüm. Ancak şunu unutmamak lazım, geçmişte Rusya’nın Kırım’ı ilhak etmesinden önce altın rezerv­lerini artırdığını biliyoruz. Daha sonrasında Ukrayna ile savaşa girmeden önce elindeki petrolü yarı fiyatından hesaplayarak bütçe yapmıştı. Yani Rusya için bu tür durumlar sa­vaş hazırlığıydı.

Sonra artık hepimizin bildiği Çin’in altın alımları var. Acaba o tarafta da mı gelecekte gerçekleşmesi olası bir savaşın öncesinde re­zerv artırma çabası mı vardı? Ve şimdi acaba ABD’de böyle bir çaba mı var?

Diğer yandan bu hafta piyasayı meşgul eden konu ABD, hazinesindeki altını yeni­den değerleyerek, örneğin $2900’dan hesap­lar mı? Eğer böyle bir durum olursa piyasala­rın hali nice olur?

Arzın artması doları zayıflatır

Öncelikle şu kadarını söyleyeyim; bana gö­re böyle bir durum olması düşük bir ihtimal çünkü böyle bir karar USD’nin alım gücün­den faiz piyasasına kadar birçok kıymette çok büyük oynamalara neden olur. Bir kere şöyle düşünmek lazım, borçlu Amerikan ekonomi­si borcu daha da fazla artırmadan son derece ciddi bir kaynak yaratmış olur. Buna karşılık ons altın fiyatı kim bilir nerelere gider.

Çün­kü yapılan bu manevra para arzının artması­na neden olacaktır. Tarihsel olarak para arzı­nın arttığı dönemler ekseriyetle altın fiyatı­nın artışıyla örtüşmektedir. Bu seferin farklı olmaması gerekir. Peki altının artması, para arzının artması USD’nin değeri için ne de­mektir? Doğal olarak arzın artması doların değerini zayıflatacaktır. Hatta USD’nin değe­ri sadece altına karşı değil, diğer para birimle­rine karşı da düşecektir.

Bu durumda ABD’nin elinde nur topu gibi bir ucuz dolar olur ki bu da ihracat için rüya gibi bir durum demektir. Ehh… tabi paranın bol olduğu yerde harcamayı kontrol etmek bi­raz daha zorlaşacak ve enflasyonu destekleyi­ci bir ortam oluşacaktır. Bu durumda seneler­dir piyasaların bel kemiği olduğunu söyledi­ğim ve en kolay paranın kazanıldığı tahvilde piyasa satışa geçecektir. Fed ise harcamayı kontrol etmek için faizi artırma yoluna git­mekten başka seçenek bulamayacaktır.

Peki, yukarıda komplo teorisi olarak değer­lendirdiğim bu senaryo gerçekleşir mi? Bana sorarsanız bu önü, arkası düşünülmeden bah­si edilen bir senaryodur ve bu haliyle uygu­lamak hem Başkan Trump’ın, hem de Fed’in enflasyonla mücadelesine aykırıdır. Bu ne­denle en azından bu haliyle uygulanamaz.

Yine de piyasada oluşan altın sevgisi kalıcı olacak ve altın hemen her yerden alıcı bula­cak gibi görünüyor.

Avrupa, ABD’nin zoraki müşterisi

Avrupa – ABD ilişkilerinde son gelişme Trump’ın danışmanlarının ABD’nin NA­TO’ya yeni asker göndermeyeceği ama eğer Avrupa isterse ABD’nin savunma sistemleri ve çeşitli silahları satabileceğini açıklaması oldu. Bu gelişme aslında oldukça önemli.

Trump net bir şekilde NATO için harcama yapmayı keseceğini ve hatta diğer NATO ülke­lerine silah satabileceğini, bu ilişkiyi önemli bir gelir kapısına çevirebileceğini söylüyor. Aslında bu, bir süredir beklediğim ve çeşitli TV yayınlarında da paylaştığım bir görüştü. Henüz gerçekleşmedi ama kapılar aralandı.

Buna ek olarak bir de sıklıkla söylediğim LNG konusu var. Hali hazırda Avrupa’nın ısınmak için kullandığı gazın %45’ini ABD satıyor. %50 civarını Norveç ve geri kalanını çeşitli ülkeler satıyor. Ancak Trump buradan aslan payını almak istiyor. Büyük ihtimalle gümrük tarifelerini kullanarak Avrupa’nın uzun vadeli kontratlarla daha fazla ABD gazı­nın almalarını sağlamaya çalışacak.

Böylece hem silah ve LNG satarak büyüme­yi sağlayacak hem de enerji fiyatlarını kont­rol ederek enflasyonu baskı altında tutmak istediğini düşünmek gerek. Bakalım Avru­pa silah alımı işine nasıl bakacak ve Trump LNG’yi satmak için nasıl bir baskı unsuru kullanacak?

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
OPEC showa başladı 05 Mart 2025
Riskler rafa kalktı 27 Kasım 2024
Risk, risk, risk 20 Kasım 2024
Ne hafta ama!! 05 Kasım 2024