Altında parite baskısı sürüyor
Bir tarafta, borç krizinden kurtulmaya çalışan ancak; aldığı önlemlerin yeterliliğine kendisi de inanmayan bir Euro Birliği diğer tarafta, büyümedeki yavaşlamaya çareler ararken, Avrupa'nın borç sorunu ile burun buruna gelen bir Amerika, küresel piyasaları sallamaya devam ediyor. Özellikle; talebin daralacağına yönelik artan endişeler, emtia fiyatlarını aşağı çekerken, azalan risk iştahı nedeniyle güvenli liman arayışında olan yatırımcılar, doları tercih etti. Geçen hafta; dolar ve uzun vadeli Hazine bono fiyatları yükselirken altın ve grubu maden fiyatları yine geriledi. Dolar, euro karşısında %2.10 değer kazanırken altının ons fiyatı, %2.45'lik düşüş yaşadı. Kıymetli maden, temel metal ve enerji fiyatlarının yanı sıra küresel borsa endekslerinin de ciddi şekilde gerilediği gözlendi.
Geçtiğimiz haftaya, 1723 dolar/ons seviyesinden giriş yapan altın, Avrupa piyasalarının açılışıyla birlikte düşüşe geçti. Bölge'ye ait açıklanan doğrudan net yatırımların oldukça azalması, piyasaların bozuk moraline tuz biber ekti. Aynı gün ABD kanadında, federal bütçe açığını azaltılmasına yönelik görüşmelerin sonuçsuz kalması, piyasalarda olumsuz hava yaratırken altın, 1666.60 dolar/ons'a kadar gerileyerek son bir ayın en düşük seviyesini gördü. Salı günü düşen fiyatları fırsat bilen yatırımcıların alımları ve ABD'den açıklanan 3. çeyrek büyüme verisi, beklentileri karşılayamayarak borsaları kırmızıya çevirirken altın, 1700 dolar/ons'a yükseldi. Diğer taraftan; yıl sonuna yaklaşılması nedeniyle fonların pozisyon kapatmaya başlaması, altının yükselişinde baskı oluşturmaya başladı. Hafta ortasına geldiğimizde Çin'in fabrika imalat rakamları 32 ayın en düşük seviyesinde açıklanırken, küresel büyümeye dair korkular daha da alevlendi ve parite, rezerv para lehine fiyatlandı. Çarşamba günü, Avrupa Bölgesi için oldukça kötü geçti. Avrupa'nın kilit ülkesi Almanya'nın tahvil ihracına talep, maksimum beklentinin yüzde 35 altında kalarak piyasa oyuncularının canını sıkarken, bölgenin Kasım ayı imalat sektörü ve yeni fabrika siparişleri gibi kritik verilerindeki sert düşüş, doların ekmeğine yağ sürdü ve pariteyi 1.332 seviyesine kadar çekti. Perşembe günü ABD borsalarının kapalı olması nedeniyle altın, 1.690-1.700 dolar/ons bandında yataya yakın bir seyir gösterdi ancak; Avrupa tarafında, kredi derecelendirme kurumları ülke puanlarını düşürmeye devam ederken Merkel, ortak eurobond fikrine sıcak bakmadığını, Sarkozy ise önlem alınmazsa tehlikenin yaklaşacağını söylemesi, mali birliğin sağlanması konusunda endişeleri artırdı. Haftanın son işlem gününde altın, özellikle paritedeki gevşeme nedeniyle Avrupalı yatırımcıların satışlarına maruz kalırken, kurtarma fonuna, özel sektör katılımının sonlandırılacağı haberleri, borsalara yukarı yönde hareketlilik getirirken, parite ve altın ABD piyasalarında toparlanmaya başladı. Altın, 1.700 dolar/ons'u tekrar zorlarken parite 1.3230'dan 1.3300'e tırmandı ancak; bu spekülatif hareket kısa sürdü ve parite 1.3239 seviyelerine dönerken haftalık bazda dolar, euro karşısında %2.10 değer kazandı. Dolar ve enstrümanlarının kazançlı çıktığı haftada parite baskısı, altın ve diğer emtia fiyatlarını aşağıya çekti. Kapanışı 1681.80 dolar/ons'dan yapan altın, haftalık bazda %2.45 düşüş yaşarken, grubu emtialardaki düşüş daha sert oldu. Gümüş %3.40, platin %4.08, paladyum %6.10 değer kaybetti. Temel metal fiyatlarında da ciddi düşüşler yaşanırken, Nymex ve Brent türü ham petrol fiyatı ortalama %1 geriledi.
Altın bir süredir gel-gitler yaşıyor. Küresel endişelerle, 1.650 dolar/ons'un altına düşmüyor ancak, parite ve yıl sonu pozisyon kapamaları nedeniyle de, 1750 dolar/ons direncine yaklaşamıyor. Sadık yatırımcılarının sayesinde 1.700 dolar/ons seviyesinden fazla uzaklaşmayan altının üstünde, Ortadoğu'nun savaş rüzgarları esmeye başladı. Artan küresel endişeler ve jeopolitik riskler, altının üstündeki parite baskısını zayıflatarak yükseliş yolunu açabilir. Bu hafta altının 1.700 dolar/ons'un üstünde bir yer edinmeye çalışacağını tahmin ediyoruz.