Altın ithalatında rekor üstüne rekor
Türkiye adeta işi gücü bıraktı, altın ithal ediyor. Son on yılın ilk çeyrek verilerine bakıyoruz, altın ithalatında tüm zamanların rekorunu kırmış durumdayız.
“Türkiye altın rafinerisi alanında dünyanın sayılı merkezlerinden biri haline geldi, bu yüzden de standart dışı ya da diğer bir ifadeyle hurda altın ithal ediliyor ve burada işlenerek külçe haline dönüştürülüyor.” Yüksek tutarlı altın ithalatına getirilen yorum ağırlıkla bu. Doğru da bu yorum. Birleşik Arap Emirlikleri’nin vergi uygulamalarından kaçınmak isteyenlerin sığınacağı liman da Türkiye oldu.
Ama bu etkenler Türkiye’nin altın ithalatını tümüyle açıklamaktan uzak kalıyor. Başka bir etken ya da bir takım etkenler var ithalatın böylesine yüksek gerçekleşmesinde.
Türkiye’nin hurda altın ithalatı normal koşullarda ihracata yansır, değil mi. Bakın bu yılın ilk çeyreğinde 1.9 milyar dolarlık hurda altın ithal edip belli ki bunu külçeye çevirmişiz. Buna ek olarak 2.8 milyar dolarlık da külçe altın ithal etmişiz. Toplam ithalat böylece 4.9 milyar doları bulmuş.
Buna karşılık külçe altın ihracatımız ne kadar, yalnızca 420 milyon dolar. Yani ilk çeyrekte ithal ettiğimizin yüzde 10’u kadar bile ihracatımız yok.
Demek ki bu altın Türkiye’de kalıyor. Kalıyor da bu kadar altını kim topluyor?
Adres Ankara
Türkiye ihracat düşüldükten sonra üç ayda yaklaşık 4.4 milyar dolarlık net altın ithal etmiş durumda. Bu miktarda ithalatı halkın talebiyle açıklamak mümkün değil. Hem zaten altında en büyük alıcının kim olduğu da belli; Merkez Bankası.
Merkez Bankası uzunca bir süredir rezervinde çeşitlendirmeye gitmek adına altın topluyor. Bu zaten bir sır değil. Hem bu durumu Merkez Bankası bilançosunda da izlemek mümkün.
Merkez Bankası altın rezervini iki yolla güçlendirebilir. Bunlardan biri Merkez Bankası yurtdışından doğrudan altın alabilir ve bu ithalatta görünmez. Diğeri ise Merkez Bankası’nın ithal edilmiş altını yurtiçinden temin yoluna gitmesidir.
İşte son dönemde yoğun olarak yaşadığımız da bu. Merkez Bankası gerek külçe olarak ithal edilen, gerek hurda olarak ithal edilip külçeye dönüştürülen altında en büyük alıcı olarak piyasada ve böylece altın rezervini güçlendiriyor; bu durum Türkiye’nin altın ithalatının da rekor üstüne rekor kırmasıyla sonuçlanıyor.
İhracat çok düşük
Türkiye altın ithalatında en azından ilk çeyrek itibarıyla tüm zamanların rekorunu kırarken, ihracatta 2011’den bu yana olan dönemin en düşük gerçekleşmesi söz konusu.
2011’in ilk çeyreğindeki altın ihracatı 301 milyon dolar olmuş, bu yıla gelinceye kadar ilk çeyrekte milyar dolar sınırının altına hiç inilmemişti.
Geçen yılın ilk çeyreğinde de 1.9 milyar dolarlık bir ihracat vardı.
İhracatın böylesine hızlı bir gerileme göstermiş olması acaba “kağıt üstünde yürütüldüğü” öne sürülen ihracata artık gerek duyulmuyor olmasından mı kaynaklanıyor?
Kim bilir belki; biz nereden bilelim!