Almanya’dan gelen sinyaller ve Çin
Piyasalar ve yorumcular olası bir ABD resesyonu ile obsesif bir şekilde uğraşırken global ekonominin diğer ana merkezlerinde çok daha reel bir sorun kendisini gösteriyor.
Çeyrek bazda (QOQ) karşılaştırdığımızda İtalya 2018’in ikinci çeyreğinde yüzde 0.16 büyürken 3. çeyrekte yüzde 0.15 civarında küçüldü. Avrupa Komisyonu ile bütçe tartışmalarının yaşandığı 4. çeyrekte de küçülme söz konusu olabilir. Söz konusu İtalya olunca zayıf ekonomik performans kanıksanmış durumda. Yine de İtalya’yı çok daha fazla konuşacağımız günler çok uzakta değil.
ECB’nin varlık alımlarını tamamladığı bir ortamda İtalya’nın borçlanma maliyetleri hızlı bir yükselişe girerse cari büyüme, enflasyon ve borç oranı dinamikleri ile bir kaza kaçınılmaz hale geliyor. Ancak bölgenin ana ekonomisi Almanya da resesyona doğru ilerliyor olabilir. Zayıf PMI verilerinden sonra 8 Ocak'ta açıklanan endüstriyel üretim verisi de hayal kırıklığı yarattı. Aylık bazda karşılaştırıldığında yüzde -1.9, yıllık bazda yüzde -4.7 gibi ciddi zayıf rakamlarla karşı karşıyayız. Dahası daha önce zayıf PMI verileri için bahane edilebilecek otomotiv, ticaret savaşları gibi unsurların dışında bir zayıflık olduğunu detaylarda görebiliyoruz. Enerji ve inşaat gibi iç piyasa ile doğrudan ilişkili kalemlerde de çok büyük gerilemeler söz konusu. Aralık ayında veri biraz toparlanabilir ama Almanya’nın çok zayıf bir 4. çeyrek geçirdiğini söylemek olası. Aynı veri Fransa özelinde de aylık bazda yüzde -1.3 ve yıllık bazda yüzde -2.1 olarak gerçekleşti. Daha önemli bir nokta ise bütün bunlar olurken ECB varlık alımlarını henüz bitirmemişti.
Fed’in varlık alımlarını bitirdiği dönemde enflasyondan büyümeye kadar pek çok gösterge ya yüksek seviyelerde stabilize olmuştu veya yukarı momentuma sahipti. Euro bölgesinde ise çok daha zayıf bir performans görüyoruz. Bu durumda sadece Fed’e odaklanmış bulunan piyasanın ECB’nin de 2019 yılı içinde faiz artırmasının zor olduğunu görmesi çok uzun sürmeyecektir. Öte yandan Apple’ın Çin pazarına yönelik yaptığı açıklama benim açımdan Apple’dan ziyade Çin hakkında önemli bilgiler içeriyordu. Çin zannedilenden çok daha yavaş büyüyor ve ticaret savaşından çok daha negatif etkileniyor. Ancak Avrupa Birliği'ne oranla Çin’in çok büyük avantajları da var. Her şeyden önce kapalı bir ekonomi olması nedeni ile sorunları profesyoneller arasında yıllardır biliniyor olmasına rağmen spekülatif bir saldırı düzenlemek çok zor. Dahası hükümet, doğru bir strateji olmasa da, büyük bir yatırım paketi açıklayarak veya çok daha büyük faiz indirimleri, vergi indirimleri gibi adımlar atarak büyümeyi geçici bir yükseliş patikasına çekebilir. Euro bölgesinde ise kriz başladığında çok ciddi bir spekülatif saldırı ve müdahale araçları sınırlı bir ECB ile baş başa kalınacak.