Almanya sil baştan

Fikret AYDEMİR
Fikret AYDEMİR fikret.aydemir@dunya.com

Avrupa Birli­ği’nin en büyük ülkesi Almanya’da yapılan erken ge­nel seçimlerden çı­kan sonuçlar bütün taşları yerinden oy­nattı.

Almanya’da geç­tiğimiz pazar günü yapılan seçimlerin­den hem parlamento aritmetiğini hem siyasi par­ti başkanlarını hem dış poli­tikayı hem de AB ile Türkiye ilişkilerini derinden etkile­yecek sonuç çıktı. Almanya her alanda sil baştan…

Erken genel seçimlerden Hıristiyan demokrat birlik partileri CDU/CSU yüzde 28,6 (208 sandalye) ile birin­ci parti oldu. Oylarını ikiye katlayan aşırı sağcı AfD, yüz­de 20,8 (152 sandalye) ile ta­rihteki en yüksek oy oranına ulaşarak ikinci parti konu­muna geldi. Yüzde 16,4 ora­nıyla (120 sandalye) tarihi­nin en düşük oyunu alan sos­yal demokrat parti SPD ise ancak üçüncü parti olabildi. Yeşiller partisi Grüne yüz­de 3,1 oy kaybederek yüzde 11,6’ya (85 sandalye) gerile­di. Sol Parti ise yüzde 8,7 (64 sandalye) oy aldı. Seçimler­de yüzde 4,3 oranında oy alan bir önceki koalisyon hükü­meti ortağı liberal parti FDP ise yüzde 5’lik seçim barajı­nın altında kaldı.

Seçim sonuçlarının açık­lanmasının ardından iki par­ti başkanı görevlerinden ay­rıldıklarını, bir parti başkanı da olası yeni koalisyon hükü­metinde görev almayacağını açıkladı.

Bir önceki koalisyon hükü­metini oluşturan “SPD-Ye­şiller-Liberal FDP”nin baş­kanları görevlerini bıraktı. Bir önceki hükümetin baş­bakanı SPD’li Olaf Scholz seçim yenilgisinden sonra olası yeni koalisyon hükü­metinde yer almayacağını açıkladı. Parlamento dışın­da kalan liberal parti FDP Başkanı Christian Wolfgang Lindner ve Yeşiller partisi Grüne Başkanı Robert Ha­beck görevlerinden istifa et­tiklerini ve aktif siyaseti bı­raktıklarını açıkladı.

Dün Berlin’de basın men­suplarının karşısına çıkan seçimin galibi CDU/CSU li­deri Friedrich Merz, baş­ta ABD’ye karşı olmak üze­re AB’nin her konuda tek ses olmasını ve 24 Şubat 2022’de başlayan Rusya-Uk­rayna Savaşı’nda Alman­ya’nın daha aktif rol alması­nı istedi. Merz, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (ICC) 21 Kasım 2024 tarihinde çı­karttığı tutuklama emri ol­masına rağmen İsrail Baş­bakanı Benjamin Netanya­hu’yu Berlin’e davet etti.

Başbakan tavrıyla konu­şan Merz’in açıklamaları, Almanya’nın dış politikada “değişimi” olarak yorum­landı.

Yeniden yapılanma

Koalisyon hükümeti kur­ma görüşmelerinin uzun sür­mesi beklenen Almanya’da, yeni hükümetin dış politi­kada büyük zorluklarla karşı karşıya kalacağı ve hatta ne­redeyse tüm alanlarda yeni­den yapılanmaya gidileceği konuşuluyor.

Hıristiyan demokrat par­ti CDU’nun dış politika uz­manı Roderich Kiesewetter, “Almanya, demokratik yapı­sının ve hukukun üstünlü­ğüne dayalı düzeninin gide­rek daha fazla tehdit altında olduğunu anlamalı. Örneğin Çin, şu anda nüfuzunu ar­tırmak ve Almanya gibi de­mokratik ülkeleri kendine bağımlı hale getirmek için her şeyi yapıyor” değerlen­dirmesi yaptı.

Almanya’nın devlet ve eko­nomik çıkarlarını merkeze alan bir politika izlemesi ge­rektiğini savunan Kiesewet­ter, “Aksi takdirde eko­nomik sonuçlar ağır olacak. Bunun önüne geçmek için dış ve gü­venlik politikasında net bir stratejik ve si­yasi yeniden yapılan­ma gereklidir” dedi.

Türk kökenli milletvekili 18’den 19’a çıktı

Almanya’nın 630 sandal­yeli federal parlamentosu “Bundestag”a farklı partiler­den toplam 19 milletvekili seçildi. Almanya’da 2021 se­çimlerinde 18 olan milletve­kili sayısı 19’a yükseldi.

Sosyal demorkat SPD’den Aydan Özoğuz, Metin Hak­verdi, Serdar Yüksel, Ma­cit Karahmetoğlu, Derya Türk-Nachbaur, Hakan De­mir ve Mahmut Özdemir ol­mak üzere toplam 7 millet­vekili seçildi. Sol partiden Gökay Akbulut, Nils Ateş Gürpınar, Ferat Ali Koçak, Cansu Özdemir, Cem Ha­mit İnce, Cansın Koktürk ve Edis Mirze, Hıristiyan de­mokrat birlik partileri CDU/ CSU’dan Serap Güler, Tijen Ataoğlu ve Dr. Hülya Düber, Yeşiller’den Filiz Polat ve Ayşe Asar önümüzdeki 5 yıl boyunca Federal Parlamen­to’da milletvekili olarak gö­rev yapacak.

Yeniden “ayrıcalıklı ortaklık”

Almanya seçim sonuçla­rı Türkiye ile Avrupa Birliği ilişkilerini açısından da ye­ni dönemin başlangıcı olarak değerlendiriliyor.

Genel anlamda Alman Hı­ristiyan demokrat birlik par­tileri CDU/CSU ve bu par­tilerin başbakan adayı CDU Genel Başkanı Friedrich Merz, Türkiye’ye AB “tam üyeliği” yerine “ayrıcalıklı ortaklık” verilmesini savu­nuyor.

Önümüzdeki dönemde Türkiye “tam üyelik” yerine “ayrıcalıklı ortaklık”, “stra­tejik ortaklık” veya “strate­jik işbirliği” tanımlamaları­nı sıkça duyacağız hiç kuşku­suz…

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Ya tuz kokarsa! 19 Mart 2025