Akıllı saatler hızla geliyor
Birkaç yıl önce ilk kez duyurulan giyilebilir teknolojiler, kısa zamanda büyük yol kat etti. İlk önce egzersiz yardımcısı olarak çıkan ve yalnızca günlük aktivitelerinizi tutan kol bantları, yerlerini şimdi daha kapsamlı ürünlere bırakıyor. GPS üzerinden konumunuzu tespit etmek, tüm aktivitelerinizi kontrol etmek, nabzınızı ve hatta yeni nesil cihazlar sayesinde kan şekerinizi ölçmeye kadar birçok işlevi yerine getirmeye başladılar.
Kullanıcıların akıllı saat beklentisi aslında çok yeni değil. Yaşıtım olanlar Casio marka hesap makineli saatleri hatırlarlar. Daha sonra databank özelliği olan, TV izleten ya da radyo dinleten modeller çıkmıştı. Tüm bu dijital saatlerde takvim, çoklu alarm, barometre, termometre ve daha birçok özellik eklenmiş olarak geliyordu. Saat tutkunlarını bir kenara bırakacak olursak, kolumuzda taşıdığımız bu cihaz için bir işlevsellik beklentisi çok yeni değil.
Son birkaç yıl içerisinde küresel markaların akıllı saatleri hızlı bir şekilde pazarda yerlerini almaya başladılar. Samsung bu alanda öncülük edenler arasında yer alıyor.
Gear S ile çok işlevli akıllı saat, Gear Fit tarafında ise antrenman ve günlük aktivite yardımcısı olarak iki farklı segmentte ürünler çıkarıyor. Geçtiğimiz haftalarda piyasaya sürülen Gear S2, bir anlamda markanın bu alandaki amiral gemisi.
Akıllı saatlere hep temkinli yaklaşmış bir kişi olarak Gear S2’nin performansı gayet tatmin edici. Eğer benim gibi klasik mekanik saatlere, hele kinetic enerji ile çalışanlara merakınız varsa, 3 günde bir saat şarj etmek oldukça tuhaf geliyor.
Evdeki şarj ünitesine bir yeni cihazın eklenmiş olması pek keyifli değil.
Ancak Gear S2 Classic’in görüntüsü ve seçtiğim arabirim, en azından analog saat görüntüsünü halen sürdürmeye devam ediyor. Çantanızda ya da cebinizde taşıdığınız cep telefonuna sürekli bakmak yerine gelen bildirimleri saat üzerinden görmek ya da aramaları cevaplamak oldukça kullanışlı.
Elbette küçük ekranda tüm işlemleri yapmak mümkün değil. Ancak cep telefonu bildirimlerine çok daha hızlı bir şekilde erişmek, takviminizi ve e-postaları kontrol etmek ve eğer bluetooth kulaklık kullanıyorsanız gelen aramaları cevaplamak oldukça kolaylaşıyor.
Pek çok marka akıllı saat pazarındaki bu büyümeyi fark etti. Tag Heuer tamamen Android bir cihaz çıkartırken, Guess bildirimleri gösteren bir analog saat ile yoluna devam ediyor. Tüketicilerden gelecek beğenilere ve taleplere göre saatlerin cep telefonları ile ilişkisinin artması bekleniyor. Yani yakın gelecekte popüler saat markaları da akıllı saatlerini piyasaya sürecektir.
Akıllı saat ve toplamda giyilebilir teknoloji Pazarı hızla büyümeye devam edecek. 2015 yılındaki toplam satışların 76,1 milyon adet olduğu tahmin ediliyor. 2014 yılındaki satışlar ile kıyaslandığında % 163 oranında bir artış var demektir. IDC’nin tahminlerine göre ise 2019 yılında toplam satışlar 173,4 milyon adede yaklaşmış olacak. Önümüzdeki her sene % 23 civarında bir artış bekleniyor.
Elbette teknoloji trendlerinin değişmesi ve yatay sektördeki farklı çeşitlenmeler ile birlikte bu satışların artması beklenebilir. Örneğin hızla artan güvenlik endişelerine yönelik olarak çocuklar için takip özelliği olan tekstil, ayakkabı ve çanta ürünleri birbiri ardına piyasaya çıkıyor. Akıllı tekstil ürünleri yalnızca takip yapmakla kalmıyor aynı zamanda sağlık verilerinin kayıt edilmesini de sağlıyor. 2017 yılında akıllı tekstil ürünlerinde de 2.6 milyar dolarlık bir pazar oluşması bekleniyor.