Akıllı elektrik sayacı kime, ne kazandırır?
Elektrik dağıtım özelleştirmeleri, en geç bu yaz ortasında tamamlanacak. Bunun ciddi birtakım sonuçları olacak. Dağıtımı üstlenen şirketlerin bu işin maliyetlerini aşağı çekmesi, kayıp kaçak oranını düşürmesi hem kanun gereği, hem de tabiri caizse 'piyasa emri'.
EPDK bu şirketlere hedefler vermiş durumda. Diyor ki, "Devraldığın bölgedeki kayıp kaçağı şu kadar sürede şu oranın altına düşür. Düşürdüğün kadar kısmın sağladığı ekonomik avantaj, senin kârın. Üstüne çıkarsan, bırak kâr etmeyi, cebinden para ödersin..."
Devlet özel sektöre, dağıtım şebekelerinin akıllandırılması görevini de yüklemiş oluyor. Amaç, şebekeleri daha kolay yönetmek ve enerji iletim ve dağıtım maliyetlerini aşağı çekmek. Bir neden de, tüketiciyi elektriği gün içinde en uygun saatlerde kullanmaya yönlendirip hem arz güvenliğine hizmet etmek hem de sistemi daha kolay yönetilebilir kılmak.
İşte tüketimi gün içinde belli saatlere doğru yönlendirmek için, akıllı şebekenin olmazsa olmaz ayaklarından biri, akıllı sayaçların devreye alınması. Ayrıca tarife çeşitlendirmeleri için ileride elektrik satıcılarının işini de bu sayaçlar görecek.
Şu anda 32 milyon sayacın büyük bölümü eski ve değişmek zorunda. Önümüzdeki dönemde her yıl yaklaşık 4 milyon sayacın değişmesi şart. İsteyen herkes sayacını hemen de akıllandırabilir.
[PAGE]
Ancak akıllı sayaç, bugün itibariyle öyle herkesin elektrik faturasını düşürmeyebilir. Enerji Gazetecileri ve Medya Derneği (EGAD) üyeleri olarak ELDER'in konuğu olduk. TEDAŞ Genel Müdürü Haşim Keklik, kendi başından geçen bir olayı anlattı. Söyledikleri, akıllı sayaçlarla ilgili ders niteliğindeydi. Keklik şöyle dedi:
"1.5 yıl önce yeni bir eve taşındım. Elektrik faturası geldi. Ben faturadaki hangi unsurun ne anlama geldiğini biliyorum. Oturdum hesap yaptım. Baktım ki üç zamanlı tarifeye göre faturalandırılmış. Başkent Elektrik'i aradım, üç zamanlı tarife istemiyorum, tek tarife istiyorum dedim. Çünkü benim evimde hiç kimse hangi cihazı hangi saatte kullanacağına dikkat etmiyor. Ondan ötürü de ben gerçekten fazla ödüyorum. Beni tek tarifeye geçirdiler. Faturam 80 liradan 60 liraya düştü."
Tam burada ELDER Başkanı Nihat Özdemir devreye girip sordu: "Hanımefendi daha dikkat etseydi nereye düşerdi?"
Keklik'in cevabı şu oldu: "Çok daha aşağıya, örneğin 40-45 liraya düşebiliyor. Yani buna dikkat edilmesi lazım. Yüzde 30'a varan bir fark ortaya çıkabiliyor, dikkatli kullanıldığı zaman."
Ardından Nihat Özdemir söz aldı ve sanayide üç zamanlı tarife kullanımıyla ne kadarlık elektrik tasarrufu sağlanabileceğini anlattı:
"Bizim çimento fabrikalarında saat 17:00'de bütün değirmenler duruyor, gece 10'a kadar. Çünkü puant saatler bunlar ve kWh başına fiyat 24 kuruş. 22:00'den 06:00'ya kadar 8 kuruşa kullanıyorum. Yani akıllı sayaç bilinçli şekilde kullanıldığında sanayici için elektrik faturaları ciddi şekilde aşağıya düşüyor, yüzde 30 fark ediyor."
Son olarak ELDER'in eski başkanı, şimdiki başkan yardımcısı Ceyhan Saldanlı'nın söylediklerine kulak verelim:
"Diyelim ki tüketici 'Ben tek zamanlı tarifeden öderim' diyor. Elektriğin maliyeti saatlere göre değişiyor. Eğer o tüketici, elektriğin çoğunu puant saatlerde, yani fiyatın yüksek olduğu saatlerde çekiyorsa, bunun zararı diğer tüketicilere de yansır. Yeni sayaç kullanan bir tüketici ise elektriği gerçek maliyeti üzerinden kullanıyor. Bu da hem kendisi hem de diğer tüketiciler için faydalı."
[PAGE]
Evet, farkındayım, mesele biraz karışık görünüyor.
Sorularınız olursa ayrıntılara girmeye hazırız...
Ama özetle şunu söyleyebiliriz: Akıllı sayaç kullanımı ve akıllı şebeke kurulumu piyasa mantığı içinde tüketiciler arasındaki adaleti sağlamak için şart.
Ha bir de kurulacak elektrik borsasında derinlik ve ürün çeşitliliği için akıllı şebekeye ihtiyaç olacak...