Akaryakıt sektörümüzün çifte kavrulmuş lokumu
Ulaştırmada akaryakıt tüketimi ardından, egzozdan sera gazı salımı ile iklim değişimine olan etki artan taşıt sayısı ile yükselirken, yeni-yerli-temiz motor yakıtı seçenekleri, iklim dostu taşıtlar için önde gelen çözümlerden biridir. Bu bağlamda motor biyoyakıtı olarak biyodizel uygulamaları önemlidir. Yasal süreci 5015 Sayılı Petrol Piyasası Kanunu (4 Aralık 2003) ile başlayan biyodizel standardı TS EN 14214, 2005 yılında yayınlandı. Motorine yüzde iki oranında yerli tarım ürünlerinden üretilen biyodizelin harmanlamasında, katılan miktara Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) muafiyeti getirilerek, indirimli ÖTV uygulaması başlaması sonrasında, gönüllü harmanlama 2014 yılında başarıldı. 1 Ocak 2018 tarihinde başlayarak motorinde binde beş oranında biyodizel katkısı zorunlu oldu.
Ülkemizde biyodizelin yirmi yılı aşkın öyküsü var. Bu öykü çoğu kez akaryakıt sektörümüzün hileli sıvılar ve kaçakçılık sorunlarıyla karıştı. Bugün sayısı az, gücü yüksek teknik yeterli tesislerde, diğer deyişle biyorafinerilerde, biyodizel üretilmekte ve akaryakıt sektörümüze hak ettiği standart ürün, sürdürülebilir tedarik ilkelerine uygun sunulmaktadır. Çünkü akaryakıt sektörümüz kıymetlidir. Gönüllü harmanlamayı başaran sektörümüz zorunlu harmanlamaya da hazırdır. Sektörel talep mevcudiyeti yeni biyorafinerilerin kurulmasını, enerji tarımının artmasını ve Kullanılmış Kızartma Yağı (KKY) toplama miktarının yükselmesini sağlayacak ve tarladan egzoza yerli motor biyoyakıtı katkısı hem ekonomik hem de çevresel avantaj sağlayacaktır.
2018 yılında aspir ve kolza ile enerji tarımında artış ve Ulusal Atık Yönetimi ve Eylem Planı (2016-2023) gereğince KKY toplanmasının artması sayesinde de KKY kayıt dışı uygulamalarında düşüş öngörülüyor. KKY döngüsel ekonomide ulusal bir servetimiz olarak değerli bir hammaddedir. İklim değişimi ile mücadelede KKY kökenli biyodizel özel bir seçkin konuma sahip. AB Yenilenebilir Enerji Yönergesi 2009/28/ EC (RED) uyarınca “Atık, Artık, Gıda Dışı Selülozik, Lignoselülozik Biyokütle” girdili biyodizelin ulaştırmadan kaynaklı sera gazı emisyonunda etki değeri çift sayılıyor. Bu iki kat değerli sera gazı azaltım niteliğinden dolayı biyodizele “Çifte Kavrulmuş Lokum” demeyi doğrusu yakışır buluyorum. Akaryakıt sektörümüzde giderek artacak biyodizel harmanlama oranını beklerken, biyodizelle yeşilleşen sektörümüze bereketli kazançlar diliyorum.
İTÜ Öğretim Üyesi Prof.Dr.Filiz Karaosmanoğlu tarafından kaleme alınan Sürdürülebilir Yaşam köşesi, SÜ T-D işbirliği ile hazırlanmıştır.