"AK Parti sözcüleri Kılıçdaroğlu'nu mağdur mu göstermek istiyor?"

Osman AROLAT
Osman AROLAT AROLAT'tan [email protected]

Seçimlere erken olursa bir yıl, zamanında olursa iki yıla yakın süre varken iç siyasetin bu kadar gergin bir ortamda, karşılıklı sert söylemle devam etmesinden duyduğum kaygıyı bir siyaset duayeni, akil adamla ele alıp sohbet ettim. İlginç yanıtlarından biri, 'Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şiir okuduğu için hapse girmesinin mağduriyetini AK Parti sözcüleri on yıldır dile getirip tekrarlıyor. AK Parti sözcüleri Kılıçdaroğlu'nu tutuklatarak mağdur göstermek mi istiyorlar? Bundan kim karlı çıkar düşünmüyorlar mı...' şeklindeydi.

Sohbet sırasında sorduğum bazı sorulara aldığım yanıtlar şöyle oldu:

-Şu anki siyasal ortamı ve iktidar muhalefet arasındaki sert söylemi nasıl değerlendiriyorsunuz?

-Daha seçimlere uzun süre var. İç ve dış siyasetteki sert söylem seçimlere kadar sürdürülürse ekonomide ve sosyal hayatta olumsuzluklara neden olur. Bu sürdürülebilir bir durum değil. İlişkileri yumuşatmak için siyasilerin üsluplarına dikkat etmeleri gerekir. Zaten dışarıda birçok sorun yaşanırken, Irak'ta Kürtlerin bağımsızlık ilanından, Almanya ve Amerika'yla gergin ilişkilere kadar birçok konu ile uğraşırken, siyasilerin bir de iç politika söylemlerinin gerginliğe yol açması önlenmelidir. Halkın özlemi de bu yönde, geçenlerde Anadolu'da bir kentte bir vatandaş bu özlemi dile getirirken, 'Sayın vekilim bir sabah kalksak Sayın Cumhurbaşkanı başta, bütün parti liderlerinin bir çorbacıda aynı masada çorba içtiklerini görsek, parasını da biz halk olarak ödesek ne iyi olur' dedi. Halk bu özlem içersinde...

-İktidar sözcülerinin MİT TIR'ları konusundaki haberlerle ilgili Kılıçdaroğlu'nu hedef göstermeleri adeta tututklanmasını talep etmeleri konusunda düşünceniz nedir?

-Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şiir okuduğu için hapse girmesi on yıldır dile getirilip tekrarlanıyor. AK Parti sözcüleri Kılıçdaroğlu'nu tutuklatarak mağdur etmek mi istiyorlar? Tutuklatarak muhalefetsiz, dikensiz bir siyasal ortam olacağını mı düşünüyorlar? Bundan kim karlı çıkar düşünmüyorlar mı?

-Bu ortamdan nasıl çıkılır?

-Hem iktidar hem muhalefet sözcülerinin söylemlerinin tonunu indirmeleri bence ilk yapılması gereken. Bunun yanı sıra 'Kraldan çok kralcı' tavrı içerisinde olan bazı medya kuruluşları ve köşe yazarları da 'Yangına körükle gider tutumdan' vakit kaybetmeden vaz geçmelidirler. Yer yer abartıyla yer yer yalanla hazırlanan haberlere yorumlara son vermelidirler. Bütün bunlar toplumda önce, kutuplaşma ve gerginlik yaratıyor. Ardı sıra belirsizlik ortamına girildiği için önemli ekonomik zararlara yol açıyor. Herkesin karşıya aldıklarına empati ile yaklaşma dönemi geldi de geçiyor. Toplumda kutuplaşma, kamplaşma arttıkça artıyor. Buna katkısı olan herkesin başta siyasilerin, durup düşünüp geri adım atması, üslubunu yumuşatması gerekir.

Bu yanıtlarından sonra siyaset duayeni, akil siyasetçiye başka bir şey sormama gerek kalmadı...

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar