Affın nereden çıkacağı belli olmaz!
ANKARA'DAN / Taylan Erten [email protected] Af mı, değil mi derken... "Bazı Kamu Alacaklarının Uzlaşma Usulü ile Tahsili Hakkında Kanun Tasarısı" dün Meclis Genel Kurulu'nun gündemindeydi... Bugün "kanunlaşmış" olarak Resmi Gazete'ye gönderilebilir. Tabii, bir aksilik çıkmazsa... Tasarıyı Maliye Bakanlığı hazırlamıştı. Bakanlar Kurulu 12 Aralık 2007'deki toplantısında görüşmüş ve Meclise sevkini kararlaştırmıştı. Tasarı, 7 Şubat 2008'de TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nun kaydına girdi. Hızlı bir müzakereyle Genel Kurul'un dünkü birleşimine sunuldu. Ne zaman bir vergi düzenlemesi gündeme gelse "çarşı" karışır! Bu tasarı da öyle... Yeni bir vergi koymamasına, vergi artırmamasına, görünürde devletle mükellef arasındaki "ihtilafları" uzlaşma yoluyla çözmeyi amaçlamasına rağmen tartışma yarattı. Özellikle "vergi kaçakçılığına", "çarşıda" naylon fatura diye bilinen evrak sahteciliğine, hileli vergi işlemlerine, "çift defter" katakullilerine "af" kuşkusu yarattı. İnce işler! Kuşkular yersiz değildi. Çünkü, bu tasarının Bakanlar Kurulu'ndan çıkan şeklinde kaçakçılık kapsamına giren "vergi ziyaı cezaları" ile ilgili "ihtilaflara" da uzlaşma yolunu açan bir düzenleme vardı (1. madde). Basının üzerine gitmesi, CHP ve MHP'li üyelerin karşı çıkması üzerine bu madde komisyon aşamasında tasarıdan çıkartıldı. İyi de edildi! Ancak, kuşkular devam ediyor. Çünkü, Prof. Dr. Şükrü Kızılot, 13 Şubat'ta Hürriyet Gazetesi'nde başka bir yasaya dikkati çekti: "Temel Ceza Kanunlarına Uyum" amaçlı 5728 sayılı kanunda kaçakçılık kapsamındaki "vergi ziyaı cezalarıyla" ilgili bazı "ince" düzenlemelerin bu dosyalara "af" sağlayabileceğini vurguladı. Düzenlemenin "düzeltilmesini" önerdi. Türkiye'de dili, üslubu karmaşık nice yasaların "derinliklerinden" olmadık aflar, birilerine "kıyaklar"; kişiye, şirkete özel teşvikler çıkmıştır! Bu nedenle vergi yasalarına; özellikle "torba yasalara" çok dikkatle bakmak gerekir. Bir de Kızılot Hoca'nın yazdığı yöntem var: Bu yasada yapamadığını, başka bir yasada yapmak! Kaçakçılığın "uzlaşma" yasasından çıkarılması da bu "cinliğin" eseri mi? Af değil, rahatlatma TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nun iki "muhalefet" üyesi: Mehmet Akif Hamzaçebi (CHP) Uzlaşma Yasası'nın yeni bir "af" yasası olduğunda ısrarlı. Bunu, uzman maliyeci birikimiyle söylüyor. Emin Haluk Ayhan (MHP) de aynı görüşte. Ayrıca, yasayı adalet ve devlete güven duygularını sarsıcı buluyor. Nurettin Canikli (AKP) ise "bu düzenlemenin kalıcı hale getirilmesinden" yana. İktidar ile muhalefet arasındaki yaklaşım farkı bu kadar keskin. "Piyasa" bu tartışmaların dışında yasadan memnun görünüyor. Ama, yeterli bulmuyor. İstanbul Serbest Muhasebeciler Mali Müşavirler Odası Başkanı Yahya Arıkan, "Af ve benzeri uygulamalara karşıyız, ama, koşullar zaman zaman bu tür rahatlıkların oluşmasını gerektiriyor" görüşünde. Arıkan'ın ilginç bir önerisi de var: Bu tür rahatlatmalar sadece devletle "ihtilafa düşenler" için değil, vergi borcunun ödemekte zorlananlara da sağlansa daha iyi olacak. Çünkü, reel sektör tıkanmış durumda!