Adli tatil hatırlatmaları
1.Adli Tatil Dönemi
Danıştay Kanunu'nun 86. maddesi gereği Danıştay Daireleri ve İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 61. maddesi gereği de bölge idare, idare ve vergi mahkemeleri her yıl ağustosun birinden eylülün beşine kadar çalışmaya ara vermektedirler.
Bu hükümler gereği 1 Ağustos 2010 - 5 Eylül 2010 döneminde yukarıda belirtilen yargı organları çalışmaya ara verecek, diğer bir ifadeyle adli tatilde olacaklardır.
2. Çalışmaya Ara Veren / Vermeyen Mahkemeler
Adli tatil bazı mahkemeler için söz konusu değildir. İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 61. maddesine göre, yargı çevresine dahil olduğu bölge idare mahkemesinin bulunduğu il merkezi dışında kalan idare ve vergi mahkemeleri çalışmaya ara vermemektedir.
Buna göre vergi mahkemesi itiraz mercii olan bölge idare mahkemesiyle aynı ildeyse çalışmaya ara verir, farklı ilde ise çalışmaya ara vermez. Hak kayıplarının önlenmesi açısından bu konuya özellikle dikkat edilmesinde yarar vardır.
3. Adli Tatilin Sürelere Etkisi
İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 8. maddesine göre bu kanundaki sürelerin son gününün adli tatile rastlaması halinde süre, adli tatilin sona erdiği günü izleyen günden itibaren yedi gün uzamaktadır.
Adli tatil nedeniyle uzayacak süreler, İdari Yargılama Usulü Kanunu'yla belirlenen bütün süreleri kapsamaktadır. Adli tatil nedeniyle uzayacak sürelerden önemli bazıları şunlardır:
- İYUK'nun 7. maddesinde yer alan dava açma süresi.
- İYUK'nun 16. maddesinde yer alan cevap verme süresi.
- İYUK'nun 27. maddesinde yer alan yürütmenin durdurulması hakkında karara itiraz süresi.
- İYUK'nun 45. maddesinde yer alan itiraz süresi.
- İYUK'nun 46. maddesinde yer alan temyiz süresi.
- İYUK'nun 53. maddesinde yer alan yargılamanın yenilenmesi süresi.
- İYUK'nun 54. maddesinde yer alan kararın düzeltilmesi talep süresi.
Öte yandan, yukarıda da belirtildiği üzere, bazı mahkemeler çalışmaya ara vermemektedir. Çalışmaya ara vermeyen mahkemelerle ilgili sürelerin adli tatilden etkilenmediği unutulmamalıdır.
4. Adli Tatilden Etkilenmeyen Süreler
Yukarıda da belirtildiği üzere, İdari Yargılama Usulü Kanunu'ndaki sürelerin son gününün adli tatile rastlaması halinde süre, adli tatilin sona erdiği günü izleyen günden itibaren yedi gün uzamaktadır.
Buna göre, adli tatilden etkilenen süreler sadece İdari Yargılama Usulü Kanunu'ndaki sürelerdir. Diğer kanunlarda yer alan süreler adli tatilden etkilenmemektedir.
Bu çerçevede örneğin, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'da yer alan ödeme emrine ve haciz işlemlerine karşı açılan davalarda süre uzamamaktadır.
Yine uzlaşmanın sağlanamaması halinde Vergi Usul Kanunu'nun ek 7. maddesi uyarınca tanınan dava açma süresi ile ilgili de, ödeme emirleri yönünden geçmişte verilen Danıştay kararlarından hareketle, sürenin uzamayacağı sonucuna varılabilir.
5. Mali Tatil Nedeniyle Uzayan Sürelerin Son Gününün Adli Tatile Rastlaması
15.03.2007 tarih ve 5604 sayılı Mali Tatil İhdas Edilmesi Hakkında Kanun'un 1. maddesi gereği 01.07.2010 - 20.07.2010 dönemi mali tatildir.
Mali tatil uygulamasına ilişkin açıklamalar 30.06.2010 tarih ve 2010/42 sayılı Vergi Bültenimizde yapılmıştır.
Söz konusu bültende açıklandığı gibi, dava açma süresinin mali tatile rastlaması halinde süre, mali tatil süresince işlememektedir.
Mali tatil nedeniyle işlemeyen sürenin dikkate alınmasıyla bulunan dava açma süresinin son gününün adli tatile rastlaması halinde süre, adli tatilin sona erdiği günü izleyen günden itibaren yedi gün uzamaktadır.
6. Diğer Konular
- Adli tatil dönemi nedeniyle 7 gün uzayan süreler için son günün (11 ve 12 Eylül günleri tatil olduğundan İYUK'nun 8. maddesi gereği) 13 Eylül 2010 tarihi olarak dikkate alınması gerekir.
- Adli tatil dönemi içerisinde dava açılmasına ve adli tatilden etkilenen diğer başvuruların yapılmasına hukuken bir engel yoktur. Bu çerçevede adli tatil dönemi içinde dava açılması mümkündür.
- İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 61. maddesine göre, adli tatilde, bölge idare mahkemesi başkanının önerisi üzerine, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca, her bölge idare mahkemesi merkezinde idare ve vergi mahkemesi başkan ve üyeleri arasından görevlendirilen üç hâkimin katıldığı bir nöbetçi mahkeme kurulmaktadır.
Nöbetçi mahkeme, yürütmenin durdurulmasına ve delillerin tespitine ait işler ile kanunen belli süre içinde karara bağlanması gereken işleri yapmaktadır.
Benzer şekilde Danıştay Kanunu'nun 86. maddesi gereğince Danıştay'da bir nöbetçi daire kurulmaktadır. Bu daire esas olarak hükümetçe verilen ivedi ve kanunen belli sürede karara bağlanması gereken işler ile yürütmenin durdurulmasına veya delillerin tespitine ait işleri yapmaktadır.