Adım adım çevreci fabrikalara doğru...

Mehmet KARA
Mehmet KARA ENERJİ GÜNDEMİ [email protected]

Önce, Türkiye’nin enerji meselelerinin kilit taşlarını oluşturan ya da oluşturması gereken birkaç cümle... Yenilenebilir kaynaklardan enerji üretimine öncelik tanınmalı. Elektrik üretiminde yerli kaynaklara ağırlık verilmeli. Artan elektrik ihtiyacı için yatırımlar kesintisiz devam ettirilmeli. 

Enerji güvenliği için kaynak (enerji türü) ve tedarikçi (ülke) çeşitliliği sağlanmalı. Özellikle son üç yılda, yukarıdaki cümlelere bir yenisi eklendi ki, diğerlerine göre daha kısa: Enerji verimli kullanılmalı. Evet, doğru, enerji verimli kullanılmalı. Verimli kullanımla ya da enerjiyi israf etmemekle ekonomiye sağlanabilecek katkı, belki de yüzlerce yeni enerji yatırımının yapacağından daha fazla olacak. Ve bu katkıyı somutlaştıracak bir projeden söz edeceğim. Bursa’da, yüzde 75’ini Ekonomi Bakanlığı’nın karşıladığı bir enerji verimliliği proje geliştirme çalışması yürütüldü. Ekim 2013’te başlayıp, geçtiğimiz ay sonuçlanan çalışmayı Alman EWE’nin Türkiye’deki şirketi Enervis yürüttü. 

Çalışma kapsamında, Bursa Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan 6’sı tekstil, 10’u otomotiv sektöründeki toplam 16 firma incelendi. İncelemelerin hedefi, bu firmalarda enerjinin daha verimli kullanmasını sağlayabilecek çözümleri ortaya çıkarmaktı. Ve 16 şirket için 131 proje geliştirildi. Bunların hayata geçirilmesi halinde, söz konusu şirketlerin yıllık geliri 5.7 milyon lira olacak. 

Hemen aklınıza, bu projelerin kaça malolacağı sorusu gelmiş olabilir. Haklısınız. Bu projelerin kaça malolacağına ilişkin bir rakam telaffuz edilmedi. Ancak bu projelere yapılacak harcamaların ortalama geri dönüş süresi 1.5 yılla sınırlı. 

Bursa OSB’deki 16 sanayi kuruluşundan bazılarında yüzde 45’e varan oranlarda enerji verimliliği potansiyeli tespit edildi. Bu işe Almanlar çok şaşırdı. Çünkü Almanya’da yüzde 3-5 düzeyinde verimlilik sağlanması, büyük başarı sayılıyor. Peki, madem bu kadar verimlilik, yani maliyet düşüşü, ya da bir başka deyişle gelir artışı sağlanıyor, ne tür projeler bunlar? 
Hangi projenin hangi firma için geliştirildiği şimdilik açıklanmıyor. Ancak isim vermeden birkaç örnek anlatmak mümkün. Diyelim ki bir tesiste ısıtma soğutma için kullanılan elektrik motorları yerine gazla çalışan motorlar devreye alınıyor. Binayı soğutan motorun gaz yaktığı için yol açtığı ısı, gerek üretim proseslerindeki basınçlı su ihtiyacı için gerekse elektrik üretiminde kullanılabiliyor. Yani, iklimlendirme için kullanılan elektriğe göre, yakılan gazın faturası daha düşük. Üstelik ortaya çıkan ısı da havaya savrulmuyor, bir şekilde değerlendiriliyor. Buna benzen onlarca farklı örnek anlatmak mümkün. Ama sorunlar yok mu? Var tabii... 

Enerji verimliliği projesi kapsamında üretilebilecek elektriğin şebekeye entegrasyonu mevzuat çerçevesinde imkansız görünüyor. Tıpkı solar sektöründeki projelerin şebekeye bağlanmayla ilgili yaşadığı sorunlar gibi. Neyse konuyu fazla dağıtmayalım. Önümüzdeki dönemde Bursa OSB’deki enerji verimliliği konusundaki örnek çalışmaları görmeye başlayacağız. İşte o zaman tüm Türkiye’deki işletme sahipleri, konunun önemini çok daha hızlı kavrayıp hem maliyet düşürecek hem de çevreyi daha az kirleterek iş yapmanın hazzını duyabilecek.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar