Abe, ‘bebek bakıcısı ordusu’ kuracak

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN [email protected]

Japonya, kadın olmanın kolay olmadığı ülkelerden birisi. Japon kadınların iş dünyasında çok uzun senelerdir “adı yok”. Ülke, kadın nüfusunun yarısını yok saymanın bedelini senelerdir oldukça ağır ödedi. Başbakan Shinzo Abe ise, bu durumu değiştirmek için oldukça çaba sarfediyor.

Japonya’da kadınların sahip olduğu eğitim düzeyi, dünya ortalamasının en üst sıralarında yer alıyor. Fakat ülkede kadınların iş dünyasına katılım oranı yüzde 63. Bu oran diğer gelişmiş ülke ortalamalarının oldukça altında. 

Japonya’da kadınların yüzde 70’i çocuk sahibi olduğunda işi bırakıyor. Goldman Sachs’a göre, kadın istihdamını erkek istihdamı ile aynı düzeye çıkarmak, Japonya’nın azalan işgücüne 8 milyon insan kazandırmak anlamına geliyor. Bu da GSYIH’nın yüzde 15 artması demek. Japon kadınların evde oturup sürekli çocuk doğurması ve bu çocukların işgücünü artırması stratejisinin başarılı olamadığı ortada. Kadınların evde kalmasını destekleyen bu strateji sonrasında, 2005 yılında kadın başına 1.26 olan doğurganlık oranı; 2012’de sadece 1.41’e ulaştı. Bu tablo doğrultusunda, Japonya’nın işgücü 2050 yılında yüzde 40 oranında azalmış olacak. İşte bu yüzden, kadınları işe çağırmak Japon ekonomisinin geleceği açısından büyük önem taşıyor. 

Shinzo Abe, kadınların ekonomik hayatta parlamasını “Abenomics” olarak adlandırılan büyüme stratejisinin temeline yerleştirdi; bu yaklaşımındaki önemli bir diğer unsur da çeşitlilik kavramına olan inancı. Abe’ye göre yönetimde çeşitlilik; daha iyi karar alma, daha iyi risk yönetimi ve değişime karşı daha esnek yapı anlamına geliyor. Öyle ki Abe; “Eğer Lehman Brothers (Lehman Kardeşler), Lehman Brothers & Sisters (Lehman Erkek ve Kız Kardeşler) olsaydı, batmazdı” şakasını yapmaktan çok hoşlanıyor. 

Kadınlar parlayacak 

Japonya Ekonomi, Ticaret ve Sanayi Bakanlığı kadınların iş yaşamına katılması için önemli çalışmalar gerçekleştiriyor. Bakanlığın Ekonomi ve Sosyal Politika Ofisi Direktörü Riwa Sakamoto’nun görevi, Japonya’yı “kadınların parlayacağı bir ülke”ye dönüştürmek. Aslında dört çocuk annesi olan Sakamoto, kadınların hem anne hem de başarılı bir iş kadını olabileceklerinin en güzel kanıtı. 

Bugün Japonya’daki çocuk bakım merkezleri kar amacı gütmeyen kamu kurumları tarafından yönetiliyor. Rekabet olmadığı için hizmet de yetersiz kalıyor. Bu kurumların kapılarında bekleme listeleri oluşuyor. Hükümetin hedefi 2014 sonuna kadar 200 bin, 2007’ye kadar 400 bin çocuk için yeni yer açmak. Bu kapsamda özel sektör yardıma çağrılıyor. Hatta Tokyo Borsası ile bir işbirliği gerçekleştirilmiş. 

Sakamoto, “kadın evde oturur ve çocuk doğurur” algısının değişmeye başladığını söylüyor. Örneğin Sağlık Bakanlığı, babaların çocuk bakımında daha fazla rol üstlenmelerini teşvik ediyor. 

200 bin yabancı işçi 

Abe’nin hedefi, 2020 yılına kadar liderlik pozisyonlarının yüzde 30’unda kadınları görmek. Tabi ki kadınları iş dünyasına çekmek için algıları değiştirmek kadar, teknik zorlukları da ortadan kaldırmak şart. Bu noktada Japonya’nın en büyük ihtiyacı bebek bakıcısı ordusu yaratmak. Çocukları konusunda aşırı korumacı olan Japon anneler, bakıcılara güven duymuyorlar. Zaten ülkede bakıcı bulmak da kolay değil. Abe bu yüzden Japonya’nın göç yasalarının esnetilmesi gerektiğini düşünüyor. Bu sayede yabancı işçilerin ülkeye girişi daha kolay olacak ve ihtiyaç duyulan bebek bakıcısı ordusu kurulabilecek. Abe’nin hedefi çocuk veya yaşlı bakımı için 200 bin yabancı işçiye kapılarını açmak.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar