ABD’siz iletişim mümkün mü?

Edip Emil ÖYMEN
Edip Emil ÖYMEN YENİLEŞİM [email protected]

Almanya Hükümeti, Amerikan Verizon telekom şirketiyle sözleşmesi 2015’te bitince, yenilemeyecek. Almanya İçişleri Bakanlığı, hiç lafı döndürmeden, “Verizon’un, Amerikan Ulusal Güvenlik Kurumu’na (NSA) vermekle yükümlü olduğu bilgiler nedeniyle Verizon’la ortaklığımızı sürdürmeyeceğiz” dedi. Almanya, resmen ABD’nin AT&T’den sonraki ikinci önemli telekom şirketini, NSA ile “işbirliği” yaptığı için kenara koyuyor. Böyle bir kararın işaretleri geçen yıl Edward Snowden’in açıklamaları ardından Almanya’da ortaya çıkmaya başlamıştı.

Avrupa Birliği içinde Almanya, İngiltere’den sonra ABD’nin en yakın ve güvenilir müttefiği. Ancak bu durum, NSA’nin, Başbakandan başlayarak bütün Almanya’yı dinlemesine engel olmamıştı. Buna haklı olarak tepki gösteren Başbakan Merkel haftalık podcast’ında şöyle demişti: “Avrupa, vatandaşlarına güvenlik sunmalıdır ki e-posta ve diğer bilgileri Atlantik ötesine yollamak zorunda kalmayalım.” 

Bir başka lider de NSA’den şikayetçi: Brezilya Cumhurbaşkanı Roussef, “İnternet insanlığın mükemmel icatlarından biri. İnternetin tarafsızlığını güvenceye almak konusunda görüş birliğine vardık. Bu bir demokrasi konusudur ve ifade özgürlüğünü korumamız gerekiyor,” derken edebiyat yapmıyor. Tam da bu nedenle, Brezilya ile AB arasında Atlantik tabanına “sıfırdan” fiberoptik hat döşenecek. Bu, hem iki bölge arasında doğrudan iletişime yarayacak, hem de NSA gözetiminden “uzak” olacak: En azından teoride... Fatura: 185 milyon dolar. 

Halen Brezilya-AB arasındaki 600 internet bağlantısının, biri hariç hepsi ABD üzerinden geçiyor. ABD’den geçmeyen o bir tane bağlantı ise sadece ses iletimi için. Çekilecek yeni hattı Brezilya’nın Telebras ve İspanya’nın IslaLink Submarine şirketleri yönetecek. Brezilya, ne yapacaksa ABD’den uzakta yapacak... Ya da öyle sanıyor! 

NSA “yüzünden” ABD’nin ekonomik zarara gireceğini hesaplayanlar da var. Amerikan Yönetimi’ne teknoloji politikaları için fikir ve strateji öneren önemli düşünce kuruluşu Bilgi Teknolojisi ve İnovasyon Vakfı (ITIF), 2016 yılına kadar, NSA nedeniyle Amerikan şirketlerinin 22-35 milyar dolar zarara uğrayacağını hesap etti. Ancak, Forrester Research’in hesabında daha vahim bir rakam var: 180 milyar dolar. 

Cisco, IBM, HP gibi büyük bilişim şirketlerinin, NSA Skandalı ardından özellikle Çin’le ticaretlerinde düşüş olduğuna dair haberler yayınlanıyor. IBM’in hissedarlarından bir emeklilik fonu, IBM’in NSA ile ilişkisi yüzünden Çin’le ticaretinde zarara uğradığı ve 12 milyar dolar kaybettiği gerekçesiyle IBM’i mahkemeye verdi. Cisco-NSA ilişkisi de küresel iş dünyasında kocaman bir mercek altındayken, Cisco CEO’su John Chambers, “NSA iyi müşterimizdir” demez mi! Tam bir kurumsal iletişim berbatlık şaheseri... 

İş ve finans uygulamalarında mahremiyete öncelik veren İsviçre ise, NSA “korkusunu” bir yıldır paraya çeviriyor. Örneğin, İsviçre’nin en büyük web barındırma şirketi Artmotion, barınma taleplerinin arttığını, bunun da gelirde yüzde 45 artış sağladığını açıkladı. 

MIT ve Harvard’dan bir grup bilim adamı ise, yenilikçi bir girişimle, 16 Mayıs’ta İsviçre’de ProtonMail adlı bir eposta servisi kurdular. NSA’nın, İsviçre’ye erişemeyeceği kanaatindeler: “ProtonMail, ifade özgürlüğünün önemli bir aracı olacak. Bu hizmeti bütün dünyaya sunduğumuz için mutluyuz.” 

Bütün bu olup bitenler, küresel iletişimde mahremiyet konusunda huzursuzluk ve belirsizliğin daha da artacağını gösteriyor. Bu ve ilişkili sorunlar, 2-5 Eylül’de İstanbul’da toplanacak Birleşmiş Milletler Internet Governance (Yönetişim) Forum’da ele alınacak. Güzel konuşmaların ardından, kimsenin tatmin olmayacağını tahmin zor değil.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Hollywood’a yapay zekâ 02 Ağustos 2019