ABD’nin ticaret politikalarının küresel etkileri

Cenk AKYOLDAŞ
Cenk AKYOLDAŞ PİYASA DİNAMİKLERİ [email protected]

Seçilmiş Başkan Trump’ın pazartesi attığı sosyal media mesajı ile Çin için yüzde 10, Meksika ve Kanada için yüz­de 25’lik gümrük vergisi koyacağına iliş­kin mesajı Ticaret savaşlarının ilk adımı olarak görülebilir.

Bilindiği gibi seçimler öncesinde Donald Trump’ın yaptığı açık­lamalarda göre gümrük tarifelerinin, ABD’nin Çin’den ithalatına yüzde 60, di­ğer tüm ticaret ortaklarına ise yüzde 20 oranında tarife uygulanması beklenmek­te. Bu politikalar bu seviyeye evrilmesi halinde ABD’nin küresel ticaretteki pa­yının tahminlere göre, ABD’nin küresel ti­caretteki payının 2028 itibarıyla yüzde 20’den yüzde 8,5’e kadar düşebileceği he­saplanmakta.

Trump’ın önerilen tarifelerinin etkileri yalnızca ABD ekonomisi ile sınırlı kalma­yıp, ticaret ortaklarının GSMH’sı ve tica­ret hacimlerini de etkileyecektir. Tüm ül­kelerin ABD’ye gümrük vergisi misilleme­si yaptığı bir senaryoda, ABD ithalatında yüzde 54, ihracatında ise yüzde 63 oranın­da düşüş beklenmektedir. Bununla birlik­te, küresel ticaretin geri kalanı ABD’nin ti­caretteki payının azalmasını telafi edebiil­mek için özellikle Asya ve Avrupa ülkeleri, yeni ticaret ilişkileri kurarak ABD’nin kay­bettiği pazar paylarını doldurma fırsatı bu­labilir.

ABD’ye ekonomik olarak bağımlı olan Meksika ve Kanada gibi ülkelerde GSMH kayıpları daha ciddi olurken, Çin gibi ülke­lerin alternatif pazarlar bularak etkileri sı­nırlayabileceği önörülmektedir

Sektörel etkiler

Tarım, petrol ve madencilik sektörleri ABD ithalatındaki düşüşlerden en çok et­kilenecek alanlardır. Elektronik, tekstil ve motorlu taşıtlar sektörlerinde alternatif pazarlar bulunabileceği için etkiler daha sınırlı kalabilir.

Ticaretin yeniden şekillenmesi ve zorluklar

ABD’nin tarifelerinden etkilenen tica­ret ortaklarının yeni pazarlar bulmakta zorlanması durumunda, küresel ekonomik maliyetlerin artması ve GSMH kayıpları­nın daha da büyümesi beklenebilir. Bu du­rum, yalnızca ABD ile ticaret yapan ülkeler için değil, küresel ekonomi için de riskler taşımaktadır. Uzun vadede, küresel ticare­tin merkezi ABD’den diğer bölgelere kaya­bilir. Böylece ABD’nin küresel ekonomik li­derliğini tehdit edebilir. Bu da diğer ülkeler için yeni fırsatlar getirecektir.

ABD ticaret politikalarının Türkiye üzerine yansımaları

Türkiye’nin ekonomik ve ticari yapısı, ABD’nin yeni ticaret tarifelerinden orta düzeyde etkilenmesi beklenen ülkeler ara­sında yer alırken, etkileri şu başlıklar altın­da toplayabiliriz:

İhracat Etkisi

-ABD’nin Türkiye’ye uygulayacağı tarifeler sonucunda, Türkiye’nin ABD’ye yaptığı mal ihracatında belirgin bir düşüş öngörülmektedir.

-Tam misilleme senaryosunda, Tür­kiye’nin ABD’ye olan ihracatında yaklaşık yüzde 20-30 arasında bir daralma beklen­mekte. Bu durum, Türkiye’nin ABD pazarı­na olan bağımlılığına ve yeni alternatif pa­zarlar geliştirme kapasitesine bağlı olarak değişebileceği için alternatif pazar arayış­larına bugünden bakılması gerekmektedir.

Sektörel etkiler

Türkiye’nin ihracatını etkileyebile­cek kritik sektörler şunlardır:

-Tekstil ve diğer mallar: Türkiye’nin ABD’ye yaptığı ihracatta önemli bir yer tu­tan tekstil sektörü, tarifelerden en çok et­kilenecek sektörlerden biridir. Ancak, bu sektördeki bazı pazar kayıpları Avrupa ve Asya gibi alternatif pazarlarda telafi edile­bilir.

-Tarım ve gıda ürünleri: ABD’nin tarı­ma uyguladığı tarifeler, bu alanda Türki­ye’nin rekabet gücünü sınırlayabilir. An­cak bu sektör, Türkiye’nin ABD dışındaki pazarlarla ticaret kapasitesine bağlı olarak daha az etkilenebilir.

-Metaller ve elektronik ürünler: Tür­kiye’nin ABD’ye yaptığı ihracatın bir diğer önemli kalemi olan metaller ve elektronik ürünler, tarifelerin artmasıyla ciddi mali­yet artışlarıyla karşı karşıya kalabilir.

3 GSMH üzerindeki etki

-Türkiye’nin GSMH’sı üzerindeki etkinin sınırlı düzeyde olacağı görülüyor. Yapılan analizlere göre, Türkiye’nin GS­MH’si, tarifeler nedeniyle temel senaryo­ya kıyasla yaklaşık yüzde 0,5-1 arasında bir kayıp yaşaması beklenmektedir Bu sınırlı daralmanın, Türkiye’nin ABD’ye doğrudan bağımlılığının diğer ülkeler kadar yüksek olmamasından kaynaklandığını belirtmek isterim.

-Ancak, gelişmeler Türkiye’nin diğer ticaret ortaklarının da etkilenmesinin so­nucuna göre küresel ekonomik yavaşla­ma yaşanması durumunda, dolaylı ola­rak Türkiye ekonomisini de zayıflaması beklenebilir.

Yeni pazarlar bulma potansiyeli

-Türkiye, ABD’ye yapacağı ihracat­ta yaşanabilecek olası Pazar kayıpları­nı Avrupa Birliği, Orta Doğu ve Asya gi­bi bölgelere yönelenerek telafi edebilir.

-Özellikle tekstil, gıda ve elektronik sektörlerinde Türkiye’nin alternatif pa­zarlar arayışı, tarifelerin etkisini hafif­letirken, Türkiye’nin rekabet gücü ve ticari ilişkilerdeki esnekliği kritik öneme gösterecektir.

5 Ticaret ortaklarıyla işbirliği ve mi­silleme

-Türkiye’nin ABD tarifelerine karşı misilleme yapması durumunda, ekonomik etkiler daha belirgin hale gelebilir. Özellik­le ABD’den ithal edilen ürünlerin maliyet­lerinin artması, Türkiye’nin iç pazarındaki fiyat seviyelerini ve tüketici harcamalarını negatif etkileyebilir.

-Tam misilleme senaryosunda Türki­ye’nin ekonomik kayıpları daha fazla olur­ken, misilleme yapmaması durumunda ekonomik etkinin sınırlı kalabileceğide ön­görülmektedir.

Sonuç

Türkiye’nin ABD tarifelerinden etkile­neceğini, ancak etkilerin diğer ülkelere kı­yasla daha sınırlı kalabileceğini hesaplan­maktadır. Özellikle tekstil, tarım ve elekt­ronik sektörleri, Türkiye’nin ABD ile olan ticaretindeki ana risk alanları olurken, Türkiye’nin alternatif pazarlar bulma ka­pasitesi, bu etkilerin hafifletilmesinde ana belirleyici olacaktır. Bu nedenle, küresel ti­caretteki değişimlerin dolaylı etkileri göz önüne alındığında, Türkiye’nin de ekono­minin yeniden yapılandırması ve ihracat pazarlarını çeşitlendirme adımları atması önemli olacaktır.

 

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar