ABD’nin gümrük vergisi kararı ve global otomotiv sektöründeki tedirginlik

Koray ÖZTOPÇU
Koray ÖZTOPÇU Mobilitiye Doğru koray.oztopcu@dunya.com

ABD’nin otomobil ve otomotiv parçaları ti­caretinin büyük kısmına %25 oranında gümrük vergisi koyması, dünya çapındaki glo­bal otomotiv endüstrisini ciddi şekilde etki­leyeceği gerekçesiyle tüm sektör temsilcileri tarafından konuşulmaya başlandı.

ABD’nin ti­caret alanındaki tarife değişiklikleri, diğer ül­kelerin ABD’deki satış kayıplarını telafi etmek için aralarındaki ticareti artırmalarına yol aça­bilirken, ne olacağı hala belirsizliğini koruyor. Öte yandan dünya genelinde otomotiv endüst­risinde oluşan endişe giderek artıyor.

Tarifelerde değişiklikler ve son durum

ABD’nin, tüm mallara uygulanan %10’luk ge­nel gümrük vergisinin yanı sıra, AB için %20, Japonya için %24, Güney Kore için %25 ve İn­giltere için %10 oranlarında belirlediği görülü­yor. Çelik ve alüminyumda uygulanan %25’lik tarife ise tüm ülkeler için geçerliliğini koruyor. Kanada ve Meksika’nın otomobil ihracatları için %50 Amerikan içeriğine sahip araçlarda %12,5’lik daha düşük bir tarife uygulanacak.

Kanada, yeni ABD tarifelerine karşı “amaçlı ve güçlü” bir şekilde mücadele edeceğini açık­larken, AB ise bu tarifelerle başa çıkmak için Avrupa otomotiv sektörüyle “stratejik bir di­yalog” başlatacağını duyurdu. Ayrıca, küresel ekonominin bu durumdan zarar göreceği de öngörülüyor.

İngiltere’de ise bu tarife maliyetlerinin üre­ticiler tarafından karşılanamayacağı belirtili­yor. Bu durum, ABD’li tüketicilerin daha yük­sek maliyetlerle ve daha az seçenekle karşı kar­şıya kalmasına yol açabilecek. İngiliz üreticiler için de kısıtlı talep nedeniyle üretim planlarını yeniden gözden geçirmek zorunda kalabilecek.

Tarifelerdeki değişiklikler yeniden yerelleşme anlamına mı geliyor?

ABD’nin tarifelerine yönelik, misilleme ön­lemleri nedeniyle ihracatta yaşanabilecek po­tansiyel kayıp konusunda farklı görüşler bulu­nuyor. Öte yandan, otomobil üretiminin yeni­den yerelleştirilmesinin, tarifelerin yarattığı etkinin gücüyle hız kazanması ön görülüyor. ABD’nin %25 tarife uygulamasını yürütme ka­rarının arkasında, üretimdeki sübvansiyonlar ve agresif endüstriyel politikalarla destekle­nen yabancı otomotiv endüstrilerinin önemli ölçüde büyümesi yatıyor. Buna karşın, ABD’de satılan araçların yaklaşık yarısının ülke içinde üretildiği görülüyor.

Avrupa’nın endişeleri

Avrupa’da da benzer endişeler yoğun şekil­de gündemde. AB, ticaret tarifelerine yönelik yapıcı bir çözüm bulunmasından yana açıkla­malar yaparken, ortak çaba temelinde adım­lar atmak isteğini de dile getiriyor. Avrupa’nın otomotiv endüstrisi, Kuzey Amerika’da araç ve parça üreten Avrupa firmaları da dahil olmak üzere hem üreticiler hem de tedarikçiler üze­rindeki potansiyel etkiye dikkat çekiyor.

Avrupa Otomobil Üreticileri Derneği (ACEA) verilerine göre, Avrupa otomobil üre­ticileri 2024 yılında 38,9 milyar euro (43,3 mil­yar $) değerinde 757.654 yeni aracı ABD’ye ih­raç etti. Bu rakam, AB’nin ABD’den ithal ettiği 7,8 milyar euro değerindeki 169.152 yeni aracı büyük ölçüde gölgede bırakıyor.

Buna karşın ACEA, uluslararası otomobil üreticilerinin ABD’de yılda yaklaşık 4,9 mil­yon araç ürettiğini, bunun toplam üretimin %48’ine denk geldiğini belirtiyor. Avrupa mer­kezli firmaların yaklaşık 830 bin araçtan so­rumlu olduğu, ABD yapımı araçların ise %50 ila %60’ını ihraç edildiği ifade ediliyor.

İki kat daha fazla etkileniyorlar

Avrupa otomotiv tedarikçileri ve parça üre­ticileri hem doğrudan otomobil tarifelerinden hem de alüminyum ve çelik bileşenlere uygu­lanan tarifelerden iki kat daha fazla etkileni­yor. Daha önce Çin’in Avrupa’ya yaptığı itha­latın iki katına çıkmasıyla oluşan negatif tica­ret dengesini telafi etmek isteyen AB tedarikçi endüstrisi, ABD ile olan ticaretini artırdı. Bu da sektörü tarifelere karşı özellikle savunmasız hale getirdi. Son beş yılda ABD’ye yapılan yıl­lık 8,7 milyar euro değerindeki otomotiv bile­şeni ihracatı, Avrupa tedarikçileri için 7 milyar euroluk küresel ticaret fazlası yaratılmasına katkı sağladı.

ABD’nin ithal otomobillere uyguladığı %25’lik tarifeler geçen perşembe günü yürür­lüğe girerken, global otomobil üreticilerinin istihdam planlamalarından, sevkiyat durakla­malarına, fiyat artışlarının gecikmesinden üre­tim planlamalarına kadar pek çok alanda ciddi adımlar atmasına neden olabilir. Sonuç olarak, küresel ölçekte bu tarifelerin otomobil fiyatları­nın artmasına yol açması bekleniyor. Karşılıklı tarifelerin otomotiv endüstrisine doğrudan et­kisi sınırlı olsa da, küresel ekonomi üzerindeki yansımalarının ciddi olacağı öngörülüyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar