ABD'de piyasaya gene para akıtılacak

ABD'de kamuoyu seçim sonuçları ile meşgulken ABD Merkez Bankası da (FED) önemli kararlar aldı.

ABD 'deki seçimin sonuçları da FED kararları da başka ülkeleri ve bizi ilgilendiriyor. Çünkü bu seçim sonucu ABD yönetiminde ortaya çıkacak politika değişiklikleri ve FED'in kararlarının ABD ekonomisine etkileri başka ülkelerinki gibi bizim ekonomimizi de etkileyecek.

Ekonomi ile ilgilenenler FED'in kararlarını izliyor ama, FED'in bugüne kadar doğru kararlar alıp almadığı da tartışmaya açık.

FED kararları doğru olsa idi ABD'de ekonomi kendini toparlardı ve Başkan Obama seçimde bu kadar yenilgiye uğramazdı.

Bu yazı yazılırken belli olan seçim sonuşlarına göre, Temsilciler Meclisinde Demokratlar 60 sandalye kaybetti. Sandalye sayıları 185 oldu. Cumhuriyetçiler 60 sandalye daha kazanarak sandalye sayılarını 239'a çıkardı.11 Sandalyenin sahibi henuz belli olmadı.

Senatoda ise Demokratların sandalye sayısı 6 kayıpla 51'e düştü, Cumhuriyetçilerinki 46 oldu. 3 sandalyenin sahibi belirsiz.

Bu tablo Obama'nın istediği kanunları geçirmekte daha da zorlanacağını gösteriyor.

Obama ise yenilgiyi ekonomi konusundaki başarısızlığına bağlıyor.

Obama Beyaz Saray'da düzenlediği basın toplantısında ekonomik iyileşmenin yeterince hızlı gerçekleşmemesinden kendisinin sorumlu olduğu, hiçbir partinin tek başına ülkeye yön veremeyeceğini, Demokratlarla Cumhuriyetçilerin ortak bir zemin bulmak zorunda olduklarını söylüyor

Demokratların Kongre'de hakimiyeti kaybetmelerinden sonra Cumhuriyetçilerin lideri John Boehner'in, Kongre Ocak'ta toplandığında Temsilciler Meclisi Başkanı olması bekleniyor.

Boehner, partisinin ana hedefinin iş yaratmak ve hükümet harcamalarını azaltmak olduğunu, partisinin ayrıca geçen yıl Cumhuriyetçilerin şiddetli muhalefetine rağmen Kongre'den geçen sağlık reformu yasasını geri çevirmeye çalışacağını belirtiyor.

Bir yanda bütün bunlar olurken, FED iki gün süren toplantıların ardından gene önemli kararlar açıkladı.

Yüzde 0-0,25 aralığındaki gösterge faiz oranını sabit tutma kararı aldı.

Ekonomik büyümeyi desteklemek amacıyla 2011 yılı Haziran ayı sonuna kadar 600 milyar dolar tutarında uzun ve orta vadeli hazine bonosu ve tahvil satın alınacağı açıklandı.

Açıklamada, ABD ekonomisinde toparlanma hızının hala yavaş olduğuna dikkat çekilerek, FED'in kredi musluklarının açılmasını teşvik etmek ve işsizlikle boğuşan ekonomiyi desteklemek için ayda ortalama 75 milyar dolar tutarında yeni hazine bonosu ve tahvil alımı gerçekleştireceği belirtildi.

FED'in hazine bonosu ve tahvil alım programını ihtiyaç oldukça ayarlayacağı vurgulanan açıklamada, 2011 yılı ikinci çeyreğine kadar FED'in 250-300 milyar dolar tutsat (mortgage) ürünlerine yeniden yatırım yapmayı planladığı ifade edildi.

Açıklamada, üretim ve istihdamda toparlanma hızı yavaş olmaya devam ettiği belirtilerek, ülkede çekirdek enflasyonun son çeyreklerde aşağı yönlü bir trend izlediği ve enflasyon konusunda ilerlemenin hayal kırıklığı yaratacak şekilde yavaş olduğu vurgulandı.

FED, Aralık 2008-Mart 2010 arasında uyguladığı ilk tahvil alım programında, 1,75 trilyon dolar tutarında tahvil almıştı.

Bütün bunlar gösteriyor ki, FED ekonomi harekete geçinceye kadar piyasaya para akıtmaya devam edecek. İnanılan şu ki, para bollaşınca ekonomi harekete geçecek.

Bütün bunlar olurken, bugüne kadar piyasaya akıtılan paranın neden yatırıma ve üretime gitmediği, neden işsizliği azaltmadığı konusu tartışılmıyor.

Daha da kötüsü piyasaya akıtılan paranın güçlü ekonomilerde balon yarattığı, güçsüz ekonomilerde de sıcak para girişi sonucu sorunları artırdığı dikkate alınmıyor.