ABD verileri takip ediliyor
Yeşim SARIŞEN / YAPI KREDİ YATIRIM
Geçen hafta 28 Ekim’de gerçekleşen FOMC açıklamaları beklenenden şahinceydi. Amerika Merkez Bankası’nın (FED) Eylül toplantısında dikkat çektiği global ekonomik ve finansal risklere yönelik ifade kaldırıldı. “Aralık ayı toplantısında faizleri artırmanın uygun olup olmayacağına karar vermek için istihdam ve enflasyon göstergeleri değerlendirilecektir” ifadesi ise Aralık ayı toplantısında faiz artırım kapısını aralık bıraktı. Uyarı niteliğindeki bu ifade, şahince algılamada etkili oldu. FOMC açıklamaları ile birlikte ABD tahvil faizleri de yükseldi. Ekim ayında güvercin Avrupa Merkez Bankası (ECB) Çin faiz indirimi ve gerektiğinde ek gevşeme umudu veren Japon Merkez Bankası (BOJ) ile birlikte genişlemeci politikaların desteğiyle risk iştahında artış görmüştük. Riskli varlık sınıfında yer alan hisse senetlerinde yükseliş eğilimi devam etmişti. Ancak FED’in geçen haftaki sürpriz şahin uyarıları ardından piyasaların soru işaretleri ile karşı karşıya olduğu söylenebilir. FOMC sonrasında FED fund kontratlarına göre Aralık ayı faiz artış olasılığı yüzde 35’lerden yüzde 50’lere doğru yükselmiş durumda.
Geçen hafta sınırlı kar satışlarının etkili olduğu hisse senetlerine baktığımızda MSCI Dünya endeksi yüzde 0.05, gelişmekte olan ülke piyasalarında ise MSCI EM endeksi dolar bazında yüzde 2.39 ekside haftayı tamamladı.
FED’in 28 Ekim açıklamaları ile birlikte bu hafta Cuma günü açıklanacak tarım dışı istihdam verisinin öneminin arttığını belirtelim. ABD’de son açıklanan makro veriler karışık sinyaller üretti. Tüketim harcamalarında güçlenme görülürken, imalat sektörü zayıf dış talep ve güçlü doların olumsuz etkisiyle zayıf sinyaller üretiyor. Örneğin geçen hafta açıklanan 3Ç büyüme verisi aşağı revize edilmiş olsa da detaylarda tüketim harcamalarındaki güçlenen görünüm devam etti.
Dolayısıyla bu hafta açıklanacak tarım dışı istihdam verisinde son bir kaç ayda görülen istihdam artışındaki tempo kaybının geçici mi yoksa genele yayılan bir zayıflama mı olup olmadığına yönelik sinyaller önemli olacak. 15-16 Aralık FED FOMC toplantısı öncesinde güçlü içerikli makro veriler, Aralık ayı beklentilerini gündemde tutan 28 Ekim FOMC ardından ABD tahvil faizlerinde yükselişlere neden olabilir.