ABD ve Almanya’da KOBİ’ler ve bizim KOBİ’lerimiz

İki araştırma Amerikan ve Alman KOBİ’lerinin sorunlarının arttığını ortaya koyuyor. Alman KOBİ’lerinin bizim KOBİ’lerimizle işbirliği yapabileceği yeni dönemde bunun ortamının hazırlanması için düzenlemaler yapılması isteniyor...

Ülkemiz ekonomisinde KOBİ’ler büyük önem ve yer tutuyor. Birçok ülkede de  böyle. O nedenle bugün Amerikan ve Alman KOBİ’leriyle ilgili iki çalışmanın özetini size sunacağım. Ve Alman KOBİ’leriyle işbirliği imkanına değineceğim.

İlki Denrie-Geduldig’in Amerika KOBİ’leri üzerine çalışmalarında 1999 yılında KOBİ’lerin Amerika’da 4.7 milyon istihdam yaratırken bunun 2009’da 2.7 milyona düştüğü ortaya konuluyor. KOBİ başına istihdamın da 7 kişiden 5’e düştüğü açıklanıyor.

İkili, Amerikan Kobiciliği konusundaki olumsuzluğun temelinde yer alan unsurları şöyle sıralıyorlar:
Bunlardan ilki, yeni girişimcilerin yüzde 50’ye varan ağırlıkla göçmenler olmasına karşın, Amerika’da göçmen girişimcilere sıcak bakılmıyor. Kolaylaştırıcı değil zorlaştırıcı uygulamaya gidiyor.

Obama yönetimi, 2009-11 döneminde 106 yeni düzenleme yapmış. Kuruluş kolaylaşıp ucuzlayacağına, zorlaşıp pahalılaşmış. Yeni düzenlemelerle 1 milyon istihdam yaratılması beklenirken 261 milyar dolarlık vergi yükü yaratılmış. Kobi’lerin kaynak yaratması da 2008 krizi sonrası zorlaşmış durumda. O dönemden bu yana Amerika’da hane halkı servetinde yüzde 40 azalma olmuş. Sarbanes-Oxley (SOX) yasası halka açık şirketlere 1 milyar dolarlık ek yük yaratmış. Oysa,

ABD’nin son 40 yılında  istihdamın yüzde 90’ını halka açık strat-up şirketleri sağlıyordu.
Yazarlar resmi çektikten sonra,  önerilerinde “Hiç olmazsa SOX yasasının kapsamındaki KOBİ’lere 5 yıllık bir bağışıklık dönemi uygulanabilir. Bu yetmezse 5 yıllık süre için yüzde 5 sabit gelir vergisi uygulamasına geçilebilir” deniliyor. Yazarlar tarafından Amerikan KOBİleri için birşeyler yapılması öneriliyor.

Alman KOBİ’lerinin durnumuyla ilgili olarak Global Entrepenerial Monitör  (GEM) bir araştırma yaptı. Bu araştırmada GEM  Alman halkının sadece yüzde 50’sinin yeni bir KOBİ kuruluşuna pozitif baktığını ortaya koyuyor. Bu oran komşularından Fransa’da yüzde 65, Holanda’da ise yüzde 80.

GEM’in daha önemli bir saptaması ise Almanya’da KOBİ’lere dönük kaynaklarda önemli azalma olduğunun saptanması. 1milyon dolarlık yatırımla birçok KOBİ’nin Alman ekonomisine kazandırılabileceğinin altı çizilirken, Amerika’da benzer bir hareket için, 6 milyon dolar gerektiği belirtiliyor.

GEM buna dayalı olyarak Almanya’da KOBİ’ciliğin ivmelenmesi için 18 aylık bir süre beklenmesi gerektiği  bilgisi yer alıyor. Almanya’da KOBİ’lerin serpilip güçlenmesi için Silicon Valley gibi KOBİ vadilerinin olması gerektiığide GEM tarafından belirtiliyor.

Özellikle Alman KOBİ’lerinin durumu bizi yakından ilgilendiriyor. Bizim mukayeseli üstünlüğümüz olan alanlarda Alman Kobi’leriyle işbirliği ve evlenmeler yapmamızın ortamı doğduğu bu alanın uzmanlarınca açıklanıyor. Ancak, bizim KOBİ’lerimizin bu işbirliklerine girebilmeleri büyüklük açısından yeterli görülmüyor. Bir kaç Türk  KOBİ’sinin kendi aralarında işbirliği ile Alman KOBİ’leriyle ortaklığa ve işbirliğine girebileceği belirtiliyor. Bunun ortamının hazırlanması isteniyor.