ABD ekonomisi battı, Çin ekonomisi fark yaratamazsa, sürdürülebilir olam

DİDEM ERYAR ÜNLÜ
DİDEM ERYAR ÜNLÜ YAKIN PLAN didem.eryar@dunya.com

Nobel Ödülü sahibi ve Columbia Üniversitesi Politik Ekonomi Profesörü Edmund S. Phelps genel anlamda küresel ekonominin geleceğine yönelik çok olumlu bir bakış açısına sahip değil. Ekonomik iyileşmenin tam anlamıyla söz konusu olamayacağını söyleyen Phepls'e göre artık "yeni normal" dönemi. ABD ekonomisinin battığını ve ekonomik büyümenin asla eskisi gibi olmayacağını söyleyen Prof. Phelps, "Çin'in ekonomik büyümesinin sürdürülebilir olması ne derece yenilikçi olduğuna bağlı+ diyor. Küresel Ekonomik Sempozyum sonrasında görüşlerini aldığımız Nobel Ödülü sahibi Phelps'in DÜNYA'ya yaptığı açıklamalar şöyle:

· ABD iflas etti, gerçek bir ekonomik toparlanma olmayacak

ABD'nin en büyük sorunu yüksek işsizlik oranı.  İyimser düşünenler, bu sorunun daha önce de yaşadığını fakat daha sonra normale döndüğünü söyleyebilir. Benim gibi kötümserler ise, asla gerçek anlamda bir ekonomik toparlanma olmayacağına inanıyorlar. Artık eskisi gibi olmayacak. Bu yüzden "yeni normal"den bahsediyoruz. Yeni normal, eski normal kadar iyi olamayacak. Bu kapsamda da ABD için iki hareket planı söz konusu: Bunlardan birincisi; ekonominin yeniden dinamik bir yapı kazanması ve "yeni normal"in iyileştirilebilmesi için mümkün olan her alanda düğmeye basmak. İkincisi ise, şirketlere teşvik vererek, düşük maaşlı istihdam oranlarını korumalarını sağlamak. İşsizlik oranlarının azaltılması açısından, ikincinin yolun daha etkili olduğunu düşünüyorum. Bu arada vergi politikaları da ekonomik dinamizmin sağlanmasında çok büyük bir etkiye sahip olacak.

· G20, Singapur'u örnek almalıydı

Çok sayıda ülkenin dahil olduğu uluslar arası işbirliklerinin çok sağlıklı olduğunu düşünmüyorum. Örneğim G20 daha çok bürokratik bir kurum gibi. Oysa G20'nin kriz sürecinde Singapur'u örnek alması gerekirdi. Singapur, krizde şirketleri destekledi ve bu sayede şirketler düşük maaşlı istihdam sağlamaya devam ettiler. Bunu çok kolay bir şekilde gerçekleştirdiler. Bir bilgisayar programı sayesinde, şirketlerin sosyal güvenlik ödemelerini kesmek yerine, onlara finans desteği sağladılar. G20'nin alabileceği bir diğer önlem de bankaları kısa vadeli kredi ödemesi mecburiyetinden kurtarmak olmalıydı. Oysa G20 üyeleri ortak sonuçlara ulaşabilecekleri konuları düşünmeye yeterince vakit ayırmıyorlar.  

· Bir ekonominin sağlıklı olması için, yaratıcı olması gerekli

Dünya genelinde ekonomik dinamizm eşit şekilde yayılmış değil. Brezilya'da havacılık sektörü çok dinamik, Çin'de teknoloji ve yeşil enerji sektörü ön planda. 20. yüzyılda ekonomik gelişmeler büyük ölçüde inovasyonlarla ilgiliydi. Bugün ise ABD başta olmak üzere gelişmiş ülkelerde inovasyon motorunun yok olmuş olması endişe verici. Yeni düşünceler yok. Yeni ticari düşünceler yeterli düzeyde değil. Oysa dinamik bir ekonomi için, diğerlerinden farklı olmak fark yaratmak gerekli. Bir ekonominin sağlıklı olması için, yaratıcı olması şart. Kriz sürecinde batan bankalardan, iflas eden şirketlere kadar herkese finansal destek sağlandı. Sadece yeni fikirlere, yeni kurulacak şirketlere destek verilmedi.

· Çin ekonomisi fark yaratamazsa, sürdürülebilir olamaz

Çin, ihracata dayalı bir büyüme sürdürüyor. Ülke çok uzun bir süredir batılı ekonomileri izledi; onların üretim metotlarını inceledi ve uyguladı. Oysa, farklılaşması ve sürdürülebilir bir ekonomik büyüme sağlayabilmesi için, fark yaratması gerekiyor. Uzun vadede, Çin ABD ekonomisine yaklaşabilir, fakat kendi yenilikçi yaklaşımını ortaya koymadıkça, Çin ve ABD arasında her zaman bir fark olacaktır. Çin, üretim alanında bile tehditlerle karşı karşıya. Bunun başlıca nedeni ise batı dünyasında tüketimin yavaşlaması. Dolayısıyla ülkenin iç tüketimi desteklemesi çok önemli. Çin de ihracatın sonsuza dek sürmeyeceğinin farkında. Bu yüzden birçok konuda, diğer dünya ülkeleri ile işbirliği ortamına dahil olmak istiyor.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar