ABD doları küresel fiyatlamalarda aşırı satım bölgesinde
ABD Dolar endeksi yılbaşından bugüne yüzde 9.8 değer kaybetti. Yıla 103.80 seviyelerinde başlayan dolar endeks (DXY), dün 93.63 seviyesine kadar geriledi. Bunun pek çok sebebi bulunuyor. En önemli neden Fed ve ekonomiyi canlandırma beklentisi ile geçen yıl son çeyrekte hızla satın alınan Trump politikalarının hayata geçemeyeceğine yönelik beklentilerin oluşması. Diğer yandan Avrupa tarafında, ECB’nin artık şahinleşen bir patikaya doğru ilerliyor olması da dolar endeksini aşağı iten nedenlerden oldu. Bilindiği gibi Euro, dolar endeksi üzerinde en büyük ağırlığa sahip para birimi. Buna paralel olarak EURUSD paritesi 2015 yılından bu yana geçmekte bir türlü başarılı olmadığı 1.16 seviyesine ulaştı. Parite bir süredir bu seviyenin üzerinde kalıyor ancak bir türlü 1.17 ve üzerine doğru yükselişine devam edemiyor. Bütün bunlar olurken içeride Dolar / TL paritesi 3.50 seviyesinin altına gerileyemedi. ABD Dolarının son bir yılın en düşük seviyesine gelmesine rağmen bu gelişme USDTRY paritesinin 3.50 seviyesini aşağı yönlü kırmasına yeterli olmadı.
Piyasalarda fiyatların kritik yerlerde olduğunu söylemek mümkün. Dolar endeksine teknik olarak bakıldığında haftalık göstergelerin aşırı satım bölgelerinde olduğunu görmekteyiz. 14 haftalık RSI göstergesi 30 seviyesinin altında ve bu en son 2011 Nisan ayında görülmüştü. Bu bize ABD Dolarının oldukça nadir rastlanan düşük seviyelere geldiğini gösteriyor. Diğer göstergelerde 2011 yılındaki dip noktalarına gelmiş durumda.
Soru şu aslında. Bu kadar dip noktalara gelmesi halinde 3.50 seviyesinin altına düşmeyen USDTRY kuru, ABD dolarında tepki yükselişleri başlaması halinde ne yapacak? Aynı şekilde 1.16 seviyeleri EURUSD için ideal Euro satış noktası mı olacak? Bir süredir G.Afrika Randı, Rus Rublesi gibi GOÜ para birimlerinde görülen değer kaybı, kısmen de olsa TL üzerinde yaşanıyor. Dolar endeksinin 98 seviyelerine doğru yükselmesi durumunda içeride dolar kurunun 3.61 direncini kırarak yeni bir yükseliş sürecine girmesi muhtemel olabilir. Böyle bir ortamda TCMB’nin yarınki toplantısında sıkı duruşunu koruması en doğru karar olacak gibi görünüyor.