ABD-Çin çatışmasının arka planı

Ömer Faruk ÇOLAK
Ömer Faruk ÇOLAK EKONOMİ ATLASI [email protected]

Türkiye faizle yatıp, faizle kalkan bir ekonomi basınına sahip. Halkın da dünyadan pek haberi yok. Geçim derdine boğulmuş durumda. Bir avuç insan ise, her ne kadar ülke siyasi ve kültürel olarak yerelleşme batağının içine düşmüş de olsa da, dünya da ne oluyor sorusuna yanıt aramaya devam ediyor.

Biz de onlara katılalım ve dünyaya bakalım. Ekonomi dünyasında bu aralar en çok konuşulan konu ABD-Çin ticaret-kur-savaşı. Bu savaşta her türlü araç kullanılıyor, hem de belden aşağıya. Ancak bu yapılırken kibarlığa da özen gösteriliyor (bazen Trump köylülüğü tutup kabalaşıyor).

Savaş iki ülke arasındaki rekabetten kaynaklanıyor

Basit olarak savaşın özünde ne olduğunu söyleyelim: ABD Çin’e daha çok mal satmak buna karşı daha az mal almak istiyor. Trump bu güne kadar Çin’den ithal edilen malların üzerine yüzde 10 vergi koydu. Bazı malların girişine kota getirdi. Çin’in bu hamlelere karşı en önemli atağı ABD’den tarım ürünleri ithalatını yasaklaması oldu. Yani aslında savaş, iki ülke arasında rekabetten kaynaklanıyor.

Çatışmanın ilk gözle görünür sonucu Çin Yuan’ının son 11 yılın en düşük düzeye gerilemesi, ABD borsalarında da şirket hisselerinde değer yitirmesi oldu.

Tehdit ve patırtıya rağmen ticaret açığı ABD aleyhine büyüyor

Trump esasında uyguladığı politikalara rağmen dış ticarette istediğini alamadı. ABD-Çin arasındaki dış ticaret açığı ABD aleyhine sürüyor.

Trump’ın seçildiği 2016 yılında ABD, Çin karşısında 346.826 milyon dolar dış ticaret açığı verirken, onca tehdit ve patırtıya rağmen açık 2018 yılı sonunda 419.527 milyon dolara ulaştı.

Bu hamleler yapılırken, geçen hafta Trump, sürmekte olan görüşmeleri uzatan Çin’e, “görüşme süresini seçime kadar (2020) uzatma niyetiniz var ise, yeniden seçildiğimde daha sert olacağım” dedi.

Trump, ABD’li Şahinlere karşı fazla bir şey yapamıyor

Trump da aslında bu işin böyle yürümeyeceğinin farkında. Ancak kendisini seçimlerde destekleyecek olan Şahin’lerin Çin’i şeytanlaştırma söylemine karşı fazla bir şey yapamıyor. Şahin’ler Trump’dan insan haklarını, özellikle toplama kamplarındaki başta Uygur Türkleri olmak üzere diğer etnik kimliklere yapılan baskıları gündeme getirmesini istiyor (Türkiye’de Milliyetçi-İslamcı koalisyon hükümeti Uygur Türklerini ağızlarına bile almıyor). Trump, bu söylemi göreli olarak yumuşatarak Çin’e karşı kullanıyor. Çin de Trump’ın seçim çıkmazını görüp büyük çoğunluğu Trump’ı destekleyen tarım sektöründekileri ihracatını engelleyerek, onları Trump’a karşı kışkırtıyor. Çin bu tavrı ile adeta ABD seçimlerinde rol kapmış bir oyuncu gibi.

Çin’in bu hamlelerine karşı ABD’de orta yolcu bakış açısında olanlarda var. Onlar iki ülke arasındaki görüşmelerin sürmesinden yana. Özünde daha akılcı düşünüyorlar. Çünkü çatışmanın sürmesi ticaret hacminin daralmasına neden olabilir.

Trump mevcut durumu korumanın bile kendine yararına olduğunu düşünüyor. Çünkü tipik sağcı bir politikacı olarak dış düşman yaratarak ülke içindeki sorunları gözden kaçırıyor (bizdeki beka söylemi gibi). Dolayısıyla bu tablo büyük olasılıkla ABD seçimlerine kadar sürecek (Kasım 2020).

Çin'in ihracatında beklenmedik artış

ABD ile yaşadığı ticaret savaşına rağmen dünyanın ikinci büyük ekonomisi Çin'in temmuz ayında ihracatı beklenmedik şekilde artarken, ithalatı ise beklentilerin altında bir düşüş gösterdi. Temmuz ayında ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3.3 attı. İthalat ise yüzde 5.6 azaldı. Ekonomistler Temmuz ayında ihracatın yüzde 2.0 ve ithalatın yüzde 8.3- 9.0 azalmasını bekliyorlardı. Haziran ayında ihracat yüzde 1.3 ve ithalat yüzde 7.3 azalmıştı. Temmuz ayında Çin'in ticaret fazlası ise Haziran ayındaki 50.98 milyar dolardan 45.06 milyar dolara geriledi. Ýılın ilk 7 ayına bakıldığında ise Çin'in ihracatı yüzde 0,6 artarken ithalatı yüzde 4.5 azaldı.

İyi bayramlar, sevgiyle ve okuyarak kalın.

_______________

Not: Rekabeti anlamak için okuma önerisi, Robert Frank, Darwin Ekonomisi.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
Çin böyle gider mi? 04 Ekim 2019
Yeni parasal ralli 27 Eylül 2019
Trump etkisi 13 Eylül 2019
Kapıyı çalan kimdir? 06 Eylül 2019
Talep mi borç sorunu mu? 30 Ağustos 2019