AB'ye üyelikte gecikmemizin faturası büyük

Tevfik GÜNGÖR
Tevfik GÜNGÖR OLAYLARIN İÇİNDEN [email protected]

AB'ye tam üyelik için Yunanistan ile birlikte başvurmamanın faturasının ne kadar büyük olduğu Yunanistan'ın AB'den kullandığı imkanlardan anlaşılabiliyor.

Geçtiğimiz günlerde medyada yer alan haberlerde Yunanistan'ın üye olduğu 1981 yılından bu yana Avrupa Birliği'nden sağladığı gelirin 85 milyar Euro'yu aştığı, AB kaynaklarından 27 yılda her Yunanlı'ya yaklaşık 7 bin 700 Euro ödendiği belirtiliyordu.

AB'nin yıllık bütçelerine her ülke belli ölçüde katkı yapıyor. Daha sonra bu bütçenin imkanları ülkelere dağıtılıyor. Bazı ülkeler verdiğinden az, bazıları verdiğinden çok alabiliyor.

AB bütçesine her yıl devamlı olarak en fazla katkı yapan ülke Almanya.

Geçtiğimiz yıl da birlik bütçenin yükünü tek başına sırtladı. AB'nin 2008 bütçe gerçekleşmelerine göre 22.2 milyar Euro'yla geçen yıl bütçe gelirlerinin neredeyse 5'te 1'ini tek başına sağlayan Almanya, bunun sadece 11.2 milyar Euro geri alabildi.

Almanya'nın birliğe net katkısı 11.2 milyar Euro ile son yılların en yüksek düzeyine ulaştı. Kuruluşundan itibaren AB bütçesinin yükünü çeken Almanya'nın net katkısı, 2006 yılında 8.3 ve 2007'de ise 9.2 milyar Euro düzeyindeydi.

Geçen yıl AB'ye en fazla mali katkı yapan diğer üyeler İtalya, Hollanda, Fransa ve İngiltere şeklinde sıralandı.

AB bütçesine aldığından fazlasını veren diğer üyeler ise İsveç, Danimarka, Avusturya, Finlandiya ve Kıbrıs Rum Kesimi oldu.

Yunanistan ise kara delik konumunu sürdürdü. AB'nin 2008 bütçesine 2.3 milyar Euro gönderirken birlik içinde gelir dağılımındaki bozukluğu azaltan yapısal fonlar ve ortak tarım politikası başta olmak üzere AB fonlarından 8.5 milyar Euro kullanan Yunanistan, 6.2 milyar Euro ile en büyük net alıcı konumunu sürdürdü.

Bir önceki yıl da ortak bütçeden net 5.4 milyar Euro alan Yunanistan'ın, üye olduğu 1981 yılından bu yana AB'den sağladığı gelir 85 milyar Euroyu aştı.

Böylece son 27 yılda AB, her bir Yunanlı'ya yaklaşık 7 bin 700 Euro ödemiş oldu. Yeni üyelerden Polonya, AB bütçesinden aldığı 4.2 milyar Euro ile Yunanistan'ı izlerken en fazla net katkı alan diğer üyeler Portekiz ve İspanya oldu.

Kişi başına düşen milli gelirde AB'de ilk sıralarda yer alan Belçika ve Lüksemburg, AB kurumlarına ev sahipliği yapmaları nedeniyle personel maaşlarından giren parayla ortak bütçeden net alıcı olmayı sürdürdü. Geçen yıl AB'den Belçika'nın kazancı 1.5 milyar Euro'yu ve Lüksemburg'un kazancı 1.2 milyar Euro'yu buldu.

AB ortak bütçesinde verdiğinden fazlasını alan diğer üyeler 1.4 milyar Euro ile Romanya, 1.1 milyar Euro ile Macaristan, 1 milyar Euro ile Çek Cumhuriyeti, 800 milyon Euro ile Litvanya, 650 milyon Euroyla Slovakya, 600 milyon Euro ile Bulgaristan, 475 milyon Euro ile İrlanda, 400 milyon Euro ile Letonya, 200 milyon Euro ile Estonya 50 milyon Euro ile Slovenya ve 27 milyon Euro ile Malta oldu.

Geçen yıl AB bütçesinden 5.6 milyar Euro, Türkiye dahil aday ülkelerle AB'nin komşuluk politikasına dahil ülkelerdeki projelere ya da kalkınma yardımlarına harcandı.

Medyada yer alan bu haberlerden açıklıkla görüldüğü gibi, AB ortaklığı en fazla Yunanistan'a imkan sağladı. Daha sonra katılan ülkeler de AB bütçesinden yararlanıyorlar ama yararlanma imkanları sınırlı.

Türkiye'nin tan üyeliğinin ne zaman gerçekleşebileceği belli değil ama gerçekleşse bile Türkiye'nin Yunanistan ölçüsünde IMF kaynaklarından yararlanabilme şansının olamayacağı bir gerçek.

Yazara Ait Diğer Yazılar Tüm Yazılar
40 yılda ne değişti? 03 Ağustos 2018
Vizyon sahibi olmak 30 Temmuz 2018